Sanal turla gezebileceğiniz 10 mekan

Kur'an-ı Kerim'de on beş yerde Mescid-i Haram tabiriyle Kâbe, Kâbe'yi kuşatan ve ibadet için kullanılan alan, Mekke veya Mekke haremi kastedilir. Mescid-i Haram yeryüzünde bilinen en eski mesciddir. Hz. Peygamber İslamiyet'i tebliğ için zaman zaman Mescid-i Haram'ı kullanmış, yapılan baskılara rağmen Hacer'ül Esved ile Rüknülyemânî arasında namaz kılmıştır. Kâbe'nin doğu köşesine cennetten yeryüzüne inen Hacer-ül Esved bulunur ve gümüş bir çerçeveyle çevrilidir. Bu taşın Hz. İbrahim'den günümüze geldiği kabul edilir. Bu nedenle de tüm Müslümanlar için çok değerlidir. Kâbe'yi sanal turla ziyaret etmek için tıklayın. İslam tarihinde bir dönüm noktası olan Resul-i Ekrem'in Mekke'den Medine'ye hicretinden sonra gerçekleştirilen ilk faaliyetlerden biri Mescid-i Nebevî'nin (Mescid-i Nebî) inşasıdır. Mescid-i Nebevî'nin adı Kur'an-ı Kerim'de doğrudan geçmese de 'ilk günden takva üzerine kurulan mescid' ifadesiyle Mescid-i Nebevî veya Mescid-i Kubâ'nın kastedildiği rivayet edilir. Dünyanın en eski 20 camisi 'Nebevi' Arapça'da 'Peygambere ait' anlamına gelir, 'Mescid-i Nebevî' tamlamasının anlamı ise 'Peygamber Mescidi'dir. Mekke'de bulunan Mescid-i Haram'dan sonra Müslümanlara göre ikinci en mukaddes mescittir. Mescid-i Nebevi'yi sanal turla ziyaret etmek için tıklayın. Resul-i Ekrem Efendimiz, 'Yolculuk ancak şu üç Mescid'den birine olur: Benim şu mescidime (Mescid-i Nebevî), Mescid-i Haram'a ve Mescid-i Aksa'ya.' Buyurmuş; Mescid-i Aksa, tarih boyunca Müslümanlar tarafından mukaddes mekânlardan biri olmuştur. Yapım tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte Ebu Zerr el Gifârî'den nakledilen hadislerde bu mescidin, Kâbe inşa edildikten kırk sene sonra inşa edildiği ifade edilir. Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa, 'Morya Tepesi' adı verilen küçük bir tepe üzerine inşa edilmiştir. Üç semavi din için de kutsal kabul edilen bir mabettir. Mescid-i Aksa'yı sanal turla ziyaret etmek için tıklayın. Nur Dağı ya da Cebel-i Nur, Mekke'nin yaklaşık 6 kilometre kuzeyinde yer alır. Mekke'den Mina'ya giden yolun yakınında bulunur. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'e ilk vahyin geldiği Hira Mağarası, bu dağda yer alır. Resul-i Ekrem Efendimiz, kendisine peygamberlik gelmeden önce de putperestlikten nefret ederdi. Ramazan ayı gelince erzağını alır, Cebel-i Nur'daki (Nur Dağı) Hira Mağarasına çekilir, orada günlerce kalarak tefekküre dalardı. Cebel-i Nûr (Nur Dağı) üzerinde bulunan ve günümüzde de varlığını koruyan Hira Mağarası ancak bir insanın ayakta durabileceği kadar yükseklikte ve yatabileceği kadar uzunluktadır. Hira Dağı'nı sanal turla ziyaret etmek için tıklayın. Eyüp Sultan Camii, İstanbul'da Eyüpsultan semtinde Haliç kıyısında bulunur. Sahabe Eyyüb El Ensari'nin türbesinin bulunması nedeniyle de özellikle Ramazan aylarında yoğun olarak ziyaret edilen bir yerdir. Eyyüb El Ensari, Hicret'in ardından Peygamber Efendimizi Medine'deki evinde misafir eden sahabedir. İhtiyarlık döneminde bile İslam ordusunun için her yıl bir savaşta bulunmaya gayret etmiş; katıldığı seferlerin sonuncusu Müslümanların ilk İstanbul Kuşatması olmuş ve burada defnedilmiştir. Eyüpsultan'da kabri bulunan sahabeler Eyüp Sultan Camii, Fatih Sultan Mehmet döneminde inşa edilmiş, minareleri 1733 yılında yeniden yapılmıştır. Yine Fatih'in yaptırdığı imarette günde iki kere yemek pişirilmiş; normal günlerde pirinçli, buğdaylı yemek çıkarken Ramazan ayında etli yemek dağıtılımıştır. Cuma ve kandil günlerindeyse zerde ve zerbaç, pilav çıkarılıp yoksullara verilmiştir. Eyüp Sultan Camii'ni sanal turla ziyaret etmek için tıklayın. Konya'da bulunan, eskiden Mevlâna'nın dergâhı olan yapı, 1273 yılında vefat eden Mevlana'nın kabrini içinde barındırır ve Mevlana Türbesi olarak anılır. Mevlâna Dergâhı'nın yeri, Selçuklu Sarayı'nın Gül Bahçesi iken bahçe, Sultan Alâeddin Keykubad tarafından Mevlâna'nın babası Sultânü'l-Ulemâ Bâhaeddin Veled'e hediye edilmiştir. Onun ölümünün ardından İslam aleminin önemli düşünürlerinden Mevlana, Konya'dan dünyaya sevgi ve saygı dolu şiirlerle seslenmiştir. İnternet ortamında gezilebilen dünyaca ünlü 10 müze 'Kubbe-i Hadra' (Yeşil Kubbe) denilen türbe dört fil ayağı (kalın sütun) üzerine inşa edilmiştir. Müzeye çevrilen yapıda, Hz. Mevlâna ve Mevlevîliğe ait eserler ile el yazması kitaplar, levhalar, kandiller ve mûsıkî âletleri sergilenir. Mevlana Türbesi'ni sanal turla ziyaret etmek için tıklayın. Balıklıgöl, Şanlıurfa şehir merkezinin güneybatısında yer alır. Nemrut Kralı, evlatlık oğlu Hz. İbrahim'in putları kırdığı gerekçesiyle yakılmasını emretmiş; büyük bir ateş yakılmış ve Hz. İbrahim ateşe atılmıştır. Ancak o sırada ateş bir göle, odunlar ise balığa dönüşmüştür. Bu rivayetin geçtiği yerin Şanlıurfa'daki Balıklıgöl olduğuna inanılır. Balıklıgöl, bu rivayet nedeniyle ve çevredeki tarihi eserler ile Şanlıurfa'nın en çok ziyaretçi çeken yerlerindendir. Balıklıgöl'ü sanal turla ziyaret etmek için tıklayın. İstanbul'un en nadide eserlerinden biri olan ve bulunduğu semte adını veren Sultan Ahmet Camii, I. Ahmet tarafından 17'inci yüzyılda, Mimar Sinan'ın yetiştirdiği öğrencilerden Sedefkâr Mehmet Ağa'ya yaptırıldı. Duvarları 21 bin adet mavi renkli göz alıcı İznik Çinileriyle bezenen cami, dünyada Mavi Camii olarak da biliniyor. Sultan Ahmet Camii, Türkiye'nin altı minareli ilk ve tek selatin (Osmanlı sultanları ve ailesi tarafından yaptırılan sultan camileri) camisi olma özelliğine sahip. Evliya Çelebi, meşhur seyahatnamesinde Sultan Ahmet Camii'nden, 'mukaddes gecelerde altı minare 12 bin lambayla aydınlatıldığında, tutuşmuş yanan servi ağaçlarına benziyor' diye bahsediyor. Sultan Ahmet Camii'ni sanal turla ziyaret etmek için tıklayın. İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi'ne sanal yolculuk Ulu Cami, Bursa'da I. Bayezid tarafından 1396-1400 yılları arasında yaptırılmıştır. Bursa'nın tarihi sembollerinden olan yirmi kubbeli yapı, Türkiye'deki iç cemaat yeri en geniş camidir. Caminin kündekari tekniği ile yapılmış minberi, Selçuklu oyma sanatından Osmanlı ahşap oymacılığı sanatına geçişin en önemli örneklerinden biri kabul edilen değerli bir sanat eseridir. Caminin duvarlarında bulunan 19. yüzyılın ikinci yarısında ve 20. yüzyılın başlarında farklı hattatlar tarafından yazılmış 192 adet hat levhası ve duvar yazısı, hat sanatının özgün örnekleri arasında gösterilir. Caminin iç mekanında, tepesi açık bir kubbenin altında bulunan şadırvan, Ulu Cami'nin dikkat çekici özelliklerindendir. Bursa Ulu Camii'ni sanal turla ziyaret etmek için tıklayın. Sanat tarihçilerin tarafından 'Anadolu'nun Elhamrası' olarak anılan Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası olarak bilinen bu yapı topluluğu, cami, darüşşifa ve türbeden meydana gelen bir külliyedir. Anadolu Selçuklu Devleti'ne bağlı Mengücek Beyliği döneminde inşa edilmiştir. Ulu Cami, Süleyman Şah'ın oğlu Ahmet Şah tarafından yaptırılmıştır. 1228 yılında başlanıp 1243 tarihinde tamamlanan yapı kompleksinin Baş Mimarı Muğis oğlu Ahlatlı Hürrem Şah'tır. Başta kapılar ve sütunlar olmak üzere, külliyenin bir çok yerinde bulunan, taş işçiliğinin en nadide ve en ince örneklerini yansıtan harikulade motifler oldukça dikkat çekicidir. Bu eseri farklı ve özgün kılan bir diğer özellik de, uzaktan bakıldığında simetrik olduğu düşünülen, fakat özünde asimetrik olan bezemelerde yer alan on binlerce motifin hiç birinin bir daha kendini tekrar etmemesidir. Evliya Çelebi yüzyıllar önce bu eser için şöyle demiştir: 'Methinde diller kısır, kalem kırıktır.' Sivas Divriği Ulu Camii'ni sanal turla ziyaret etmek için tıklayın.

Sanal turla gezebileceğiniz 10 mekan

Kâbe, Mescid-i Haram