1800'lü yılların İstanbul'u ve hikâyesi
Fotoğraflar, geçmişin en somut belgeleridir. Üstelik tarihiyle, ihtişamlı İstanbul'uyla Osmanlı, her zaman meraklılarının odak noktasındaydı. Saray hayatının yanı sıra sosyal hayatı da birçok araştırmaya konu oldu. 1800'lü yıllar, İkinci Abdülhamid'in saltanat dönemine rast geldiği için İstanbul çok daha şanslıydı. Birçok yenilik, günlük hayat, tarihi doku ve mimari hakkında izlerin çoğu o döneme ait. Peki, bu durumda biz mi, yoksa o görüntüleri canlı görüp fotoğraflayanlar mı daha şanslı?
DOLMABAHÇE SARAYI
Osmanlı saray kültüründe modernleşmenin sembolü, Sultan Abdülmecid'in emri ile temelleri 1850'de atılan ve 1856'da tamamlanan Dolmabahçe Sarayı'dır. Sultan Abdülmecid, Dolmabahçe Sarayı tamamlandıktan sonra buraya taşındı. Ne var ki, bu sarayda sadece 4 sene geçirebildi ve 39 yaşındayken vefat etti.
Yerine geçen Sultan Abdülaziz 15 sene tahtta kaldıktan sonra bir sabah sarayına doğrultulmuş top namluları ile karşılaştı ve tahttan indirildi. İkinci Abdülhamid, bütün bu karışık günleri yaşadığı için tahtta çıkınca Yıldız'a taşındı ve Dolmabahçe Sarayı'nı bayramlaşma törenleri dışında hiç kullanmadı.
Fotoğrafın sağında görülen beyaz yapı Dolmabahçe Tiyatrosu'ydu. Açıldıktan kısa süre sonra yandığı için kullanılamaz hale geldi. 1930'a kadar tütün deposu olarak kullanıldı ve 1932'de yol genişletme çalışmaları sırasında yıktırıldı.