Dünya tarihinin en gizemli 10 ezoterik örgütü

İlluminati, Latince kökenli bir kelimedir ve 'Aydınlanmış Olanlar' anlamına gelir. 1 Mayıs 1776'da Adam Weishaupt tarafından kurulan topluluk, masonluğu model almıştır. İlluminati örgütünde gizlilik esastır. İlluminati'nin asıl amacı aydınlanmak, özgür düşünceyi ve pozitif bilimin önünü açmak ve dinsel dogmalardan uzak durmaktı. Ancak İlluminati'nin daha sonra pek çok gizli siyasi amacı olduğu ortaya çıktı. İlluminati, dünya siyaset tarihinde üzerine en fazla komplo teorisi üretilen topluluk oldu. Örgütün bugünkü amacının ise halk kitlelerinin karar verme yetisini kontrol altında tutmak, dünya liderlerini ve ekonomiyi istediği şekilde yönlendirmek olduğu öne sürülüyor. İLLUMİNATİ ÖRGÜTÜNÜN AMACI NEDİR? Masonluk, dünyanın en yaygın ve kısmen gizli loca örgütlenmesidir. Mason, kelime anlamı olarak Fransızca'da 'duvar ustası' anlamına gelir. Örgütün temeli başlangıçta gerçek duvar ustalarından oluşuyordu. Ancak zamanla inşaatların azalması üzerine üye sayılarını koruyabilmek amacıyla başka meslek gruplarından da aynı ilkeleri benimseyen kişiler localara dâhil oldu. Masonluğun tarihinin 16. yüzyıla uzandığı düşünülür. Dünyanın farklı coğrafyalarına yayılan örgütün beş milyon üyesi bulunur. Sadece İngiltere, İskoçya ve İrlanda'da 480 bin, Amerika Birleşik Devletleri'nde ise 2 milyona yakın üyesi vardır. Farklı ülkelerdeki mason örgütleri, ortak amaç ve ülküde birleşme bakımından evrensel olarak hareket ederler. Hem geçmişte hem de günümüzde önemli yerlerde politik adamları ve bağlantıları bulunur. Masonlukta sır ve gizlilik büyük önem taşır. Örgütte semboller, Masonik ilkeleri daha iyi anlatabilmek, Mason ritüellerinin içerdiği öğütleri zihinlere yerleştirmek ve bunların uzun ömürlü olmalarını sağlamak için kullanılır. Tapınak Şövalyeleri ya da Mabed Şövalyeleri olarak bilinen örgüt, Fransız Hugues de Payen tarafından 1119 civarında Kudüs'te kurulmuştur. Başlangıçta, Hristiyan hacıları korumak için 9 şövalyeden oluşsa da Katolik Kilisesi tarafından resmi olarak 1129 yılında tanınan tarikat, kısa zamanda güçlenmiştir. En güçlü zamanlarında askeri olarak sayıları 20 bini bulmuştur fakat bunların sadece yüzde 10'u tarikata bağlı şövalyelerdir. Tarikatın ömrü neredeyse Haçlı Seferleri'yle eştir. Tapınak Şövalyeleri, döneminin en korkulan savaşçılarından olmuşlardır. Tapınak Şövalyeleri hiyerarşik bir yapılanmaya sahiptir. Tarikatın başında her zaman Fransız asıllı bir şövalye bulunmuş ve Avrupa'nın belirli şehirlerinde ve ülkelerinde bu başkana bağlı birer temsilci ve temsilcilere bağlı daha küçük gruplar şeklinde örgütlenmişlerdir. 1308 Papa, Fransa Kralı IV. Filip'in baskısıyla tarikatı aforoz etti ve tarikat üyeleri tutuklanarak işkence altında kabule zorlandıkları suçlamalardan dolayı idam edildiler. Ku Klux Klan Örgütü, 24 Aralık 1865 tarihinde ABD'de kurulan siyahi karşıtı, beyaz üstünlükçüsü ve göçmen karşıtı ırkçı gizli örgüttür. Ku Klux Klan örgütü Amerikan İç Savaşı sonrasında siyahilerin kazanmaya başladığı haklara, özgürlüklere ve siyah ırk-beyaz ırk eşitliğine karşı çıkmıştır. Ku Klux Klan Örgütü, amaçlarına ulaşmak için şiddet ve teröre başvurmuşlardır. İkinci Dünya Savaşı'na kadar ayrımcılık kılıfıyla yasa dışı faaliyetler gerçekleştirmişler ve pek çok cinayet işlemişlerdir. Özellikle siyahileri linç ettikleri bilinir. Örgüt, iki defa dağılmasına rağmen 1950 ve 1960'larda tekrar canlanmıştır. Günümüzde bazı bölgelerde sadece yerel bazda faaliyet gösterir. Opus Dei, Latincede 'Tanrının Eseri' anlamına gelir. 2 Ekim 1928'de Madrid'te sıradan bir papaz olan Jose Maria Escriva de Balaguery Albas tarafından kurulan İspanyol asıllı bir örgüttür. 1950 yılında papalık tarafından resmen onaylanmıştır. Papalık, güçlü anti-komünist misyonu nedeniyle açık destek verdiği 'Opus Dei'nin statüsünü 1982'de yükselterek, örgüt önderine, tarikat başkanlarına mahsus 'piskopos' unvanını bahşetmiştir. Gizli bir örgüt olan Opus Dei'nin tüm üyeleri Katolik meslek sahiplerinden oluşur. Bunun yanında her ülkede de örgütten sorumlu bir Kardinal bulunur. Onlara göre Papa'nın kimliği, Kilise'nin de, Papalık Makamı'nın da üstündedir. Opus Dei, Vatikan Devleti'ni yüceltir ve Kilise'yi ikinci planda görür. 2.8 milyar dolar serveti, 600 medya aracı, 15 üniversitesi, 97 teknik okulu, 36 ilköğretim okulu olan Opus Dei ile ilgili pek çok tartışma yaşanmış ve olumsuz görüşler dile getirilmiş buna rağmen örgüt herhangi bir açıklama yapmamıştır. Opus Dei, hakkında en az şey bilinen örgüttür. Kuru Kafa ve Kemikler Tarikatı, 1832 yılında William Huntington Russell ve Alphonso Taft tarafından Yale Üniversitesi'nde 'Society of Skull and Bones' ismi ile kuruldu. Gizli yapısı ve üye profilinin yüksek seviyesi sebebiyle tarikatın adı, o yıllardan beri sayısız komplo teorisine karıştı. Kuru Kafa ve Kemikler Tarikatı, amacı yenidünya düzenini gerçekleştirmektir. Topluluğun üye listesi, üniversite yönetimi de dâhil olmak üzere, tüm halka açılabilecek yerlerden gizli tutulur. Mezar adı verilen örgütün merkezi eski Yale kampüsüdür. Örgüte üye olabilmek için, Yale Üniversitesi'nde son sınıf lisans öğrencisi olmak gerekir. Pledge adı verilen adaylar, üçüncü sınıftayken örgüt üyeleri tarafından belirlenir ve aday oldukları, bir sene boyunca izlenecekleri ve uygun görülürlerse bir sene sonra üyeliğe kabul edilecekleri kendilerine söylenir. Uygun görülen adaylar ise bu bir senelik izlemenin ardından, son sınıfta iken üyeliğe alınırlar. Birçok ABD başkanının ve dünyanın en zenginlerinin içerisinde bulunduğu örgüt, bünyesindeki üyeleri daha iyi makamlara yerleştirmesi ile de biliniyor. Trilateral Komisyonu, ABD'de yeşertilen 'Yeni Dünya Düzeni'ni tüm dünyaya yayabilmek amacıyla David Rockefeller, Henry Kissenger ve Zbigniew Brzezinski tarafından 1973'te kurulmuş gizli bir örgüttür. Trilateral Komisyonu, Japonya, Avrupa ve Kuzey Amerika'nın iş, bankacılık ve politika alanındaki en en güçlü 325 insanını üyesi yapmıştır. Masonik sistemin yeni bir uyarlaması olan komisyon, ilk olarak Carter hükümetinde büyük güce ulaştı. Hükümette, Carter'ın kendisi de dâhil 20 önemli kişi komisyona üye idi. Komisyonun diğer üyeleri önde gelen finansörler, sanayiciler ve akademi uzmanlarıydı. Carter'ı izleyen hükümetlerde de Trilateral'ın etkisi sürdü; Bush ve Clinton birer Trilateral üyesiydiler. Pek çok araştırmacıya göre örgütün esas amacı, 'Yeni Dünya Düzeni'ni getirerek tüm dünyayı ekonomik ve politik açıdan tahakküm altına almaktır. Örgüt, çok uluslu banka ve şirketleri aynı çatı altında toplayarak tüm dünya adına kararlar almayı, dünya nüfusunu kontrol etmeyi, savaşları organize etmeyi ve kontrol altında tutulması gereken coğrafyalar için kararlar almayı amaçlamaktadır. Bohemian Kulübü, 1872'de kurulmuş bir örgüttür. ABD'nin batı yakasındaki elitleri bu topluluğun üyesidir. Cumhuriyetçi başkan ve başkan adaylarının tümü bu topluluğun üyesidir. Eski ve şimdiki üyeler arasında, Richard Nixon, Ronald Reagan, George H. W. Bush, George W. Bush, Gerald Ford, Henry Ford, Henry Kissinger, Henry Edward Huntington, Colin Powell, Donald Rumsfeld, Jack London, Paul Newmann, Theodore Roosevelt, David Rockefeller, Henry ve David Morgan, Neil Armstrong, Arnold Schwarzenegger gibi isimler bulunuyor. Faaliyetleri son derece gizli olan topluluğun özel vadisine giriş ABD devlet güçleri tarafından engellenmektedir. Merkezdeki çiftlik aynı anda yüzlerce kişinin hafta sonu toplantılarına katılabileceği niteliktedir. Bu toplantılarda ulusal ve uluslararası politik ve ekonomik kararlar alınır, planlar yapılır. Katılımcılar, eski ve yeni ABD başkanları, profesörler, CIA başkanları, asker ve dar yüksek devlet görevlileri, petrol ve enerji firmalarının üst düzey temsilcileri tarafından bilgilendirilirler. Atom bombasının atılması ile ilgili Manhattan Projesinin, Vietnam savaşının ve benzer kararların bu toplantılarda alındığı söyleniyor. Thule Cemiyeti örgütü, 17 Ağustos 1918'de tüm Nazilerin manevi babaları ve başöğretmenleri olarak gördüğü Rudolf von Sebottendorff tarafından kurulan Alman milliyetçi topluluğudur. Hitler'in bu örgüt sayesinde yükseldiği söylentiler arasındadır. Thule Cemiyeti, Alman aydın, bürokrat, asker, medya mensubundan ve aynı zamanda soylu ve zenginlerden oluşmaktaydı. Amaçları, 'zamanda insan ve taşıt naklini' gerçekleştirerek, dünyanın kaderini değiştirip üstün bir ırk meydana getirmek ve 'üst zekâlılarla' diyaloğa geçmekti. Örgütün merkezi, Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra, İstanbul'a taşınmıştır. Örgütün başkanı, Hitler tarafından İstanbul'a gönderilen, ancak daha sonra İstanbul'da intihar süsü verilerek öldürülmüş olan Baron Rudolf von Sebottendorff'tur. Araştırmacı yazar Jason Bishop, Baron Sebottendorff'un, İslam mistizmi ve Süfizmini tüm ayrıntıları ile çok iyi bilen ve tarikatlarla doğrudan teması olan bir kişi olduğunu belirtmektedir. Gül - Haçlılar Örgütü, 16. yüzyılda Avrupa'da kurulan ezoterik bir örgüttür. Adı, gül ve haçtan oluşan en önemli simgelerinden türetilmiştir. Kurucusu Christian Rosenkreuz olarak bilinir. Fakat bazıları örgütün eski Mısır'da filizlendiğini ve Platon, İsa ve İskenderiyeli Philo gibi, sıra dışı din ve felsefe önderlerinin de örgüte üye olduklarını ileri sürerler. Ancak, örgütün tarihini 16. yüzyıldan daha eskiye dayandıracak hiçbir kanıt mevcut değildir. Örgüt 1630'da Malineler konseyi tarafından sihirbazlık ve dinsel sapkınlık suçlamasıyla kapatılmıştır.