Geçmişten gelen miras: Darülaceze ve ciğer ağacı
İslam'ın vakıf anlayışıyla hareket eden Darülaceze, tüm dünya ve insanlığa güzel bir örnektir. 1895 yılında Sultan II. Abdülhamid Han tarafından kurulur. Dil, din, ırk, sınıf ve cinsiyet farkı gözetmeksizin bakıma muhtaç, yaşlı, engelli insanlara, sokağa terk edilmiş kimsesizlere hizmet verir. Peki, bu kurumun neden Okmeydanı'na inşa edildiğini biliyor musunuz?
Doğum; hepimizin yaşam boyu süren hikâyesinin başlangıcı... İlkin çevreyi fark ediyoruz hepimiz, sonra olup biteni. Yaş alarak devam ederken hayat; insanı bilmediği yerlere sürüklüyor. Bir de bakmışsın ki, yuvan bilmediğin bir yer olmuş.
Bu yuvalardan biri de Darülaceze.
GEÇMİŞTEN GELEN MİRAS: DARÜLACEZE
🔸 Darülaceze, Sultan Abdülhamid'in kadın-erkek, yoksul, sakat ve kimsesiz çocukları korumak için inşa ettirdiği kurumlardan biriydi. Öyle ki Sultan buraya inşa ettirmek için kişisel eşyalarını dahi sattı. Geniş bir katılım ile diğer hayırseverler de yardım kampanyasına bağışta bulundu.
🔸 Dünyada bir eşi daha bulunmayan Darülaceze'nin elbette bir kuruluş hikayesi vardır. Darülaceze'nin kuruluş serüveni, 1877'teki Osmanlı-Rus Harbi'ne kadar uzanır. Vakti zamanında Osmanlı'nın yaşadığı en derin dramlardan biridir, 93 Harbi... Erkeklerin hayatlarını kaybetmeleri nedeniyle kadınlar, çocuklar ve yaşlılarından oluşan insan seli payitahta göç edince kalacak yer sıkıntısı yaşanır. İstanbul sokakları, kimsesiz çocuklar, hasta ve çaresiz insanların yürekleri burkan görüntüleriyle doludur. Darülaceze kurulurken kimsesiz kalan bu insanların elinden tutmak, yetim çocuklara sıcak bir yuva olabilmek amaçlanmıştır.
93 Harbi nedir?
1877-1878 tarihlerinde Osmanlı ve Rusya arasına geçen savaştır.