Saraya sunulan istek mektupları: Arzuhal
Küçük daktilosu ve tezgahının önündeki tabelasıyla arzuhalciler, adliye binalarının önünde yer dikkatimizi çeker. Halkın yüksek mevki ile iletişiminde aracı olurlar. Bu meslek, ilk olarak Osmanlı zamanında şekillendi. Arzuhallerin içerikleri, yazı stilleri değişmiş olsa da günümüzden pek de farklı olduğu söylenemez. O dönemde de halk, meramını saraya anlatmak için 'arzuhal' denilen dilekçeleri yazıyordu. Bu dilekçeler padişah tarafından dikkate alınarak okunuyor, gerekli olan neyse hemen yapılıyordu.
ARZUHAL OSMANLI İÇİN ÖNEM TAŞIYORDU
Kaynaklarda rika', ruk 'a, mahzar, kağıt ve son dönemlerde bazen arîza şeklinde de geçen arzuhal (arz- ı hal), özellikle Osmanlılar'da en tabii bir hak olarak yaygın şekilde kullanılmıştı. Tarihi kaynak ve belgelerden, Türk-İslam devletlerinde şikayet veya istek sahibi kişilerin tek tek veya topluca, yazılı veya sözlü olarak arzuhal sundukları bilinir. Arşivlerde bulunan on binlerce arzuhal örneği Osmanlılar 'da da bu hakkın daha başlangıçtan itibaren kullanıldığını göstermektedir.
İbn Hacer, Tabib Şemseddin b. Sagir'den naklederek Yıldırım Bayezid'in sabah erkenden yüksekçe bir yere oturduğunu, haksızlığa uğrayanların ona başvurduklarını ve işlerinin derhal halledildiğini belirtir. Sunulan arzuhallerle başta padişah olmak üzere sadrazam ve diğer yetkililer yakından ilgilenirlerdi.