Selçuklu tarihinin merkezi: Alaaddin Cami

📌 Konya'da Anadolu Selçuklu Devleti'nin miraslarından biri olan Alaaddin Camisi'nde genel restorasyonunun bitmesinin ardından mihrabın ve sultan sandukalarının düzenlenmesine geçildi. ➡ Anadolu Selçuklu sultanlarından I. Rükneddin Mesud zamanında şimdiki Alaaddin Tepesi'nde yapımına başlanan Alaaddin Camisi, I. Alaaddin Keykubad zamanında bugünküne benzeyen en yakın halini alarak ibadete açıldı. Selçuklu döneminde yetişen alimler ➡ Caminin mihrap ve sandukalarında, Anadolu Selçuklular tarafından sıklıkla kullanılan mozaik çini tekniği görülür. Buradaki desenler çizimle değil, parçaların birleştirilmesiyle oluşturulurdu. Tek tek her bir parça, alt yapı malzemeye yapıştırılarak ana şekil tamamlanırdı. Restorasyonda 800 yıl önceki bu yöntem uygulanacak. Yapılan çalışmalarda mihrapta kullanılan yaklaşık 8 bin parça tek tek kesildi ve geleneksel usulle yapıldı. 📌 Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat'ın ismini taşıyan Alaaddin Cami, bu dönemin en eski ve önemli eserlerindendir. ➡ Yapımına, Selçuklu Sultanı I. Rükneddin Mesud tarafından başlandı ve Alaeddin Keykubat tarafından 1221'de tamamlandı. Caminin iç avlusunda Selçuklu sultanları; I. Mesut, II. Kılıçaslan, II. Nükrettin Süleyman, I. Gıyaseddin Keyhüsrev, Alaaddin Keykubat, II. Gıyasettin Keyhüsrev, II. Kılıçaslan ile III. Gıyasettin Keyhüsrev'in mezarları yer alır. Selçuklu tarihi hakkında bilinmesi gereken terimler 📌 Alaaddin Cami, Anadolu Selçuklu Devleti'nin en büyük yapılarından biriydi. 📌Selçuklu mimarisinin en belirgin özelliklerini barındıran cami, yığma bir tepenin üzerine yapıldı. ➡ 1155 yılında abanoz ağacından yapılan minberi, Anadolu Selçuklu ahşap işlemeciliğinin şaheserlerinden biridir. Kündekârî denilen teknikte, geometrik şekillere göre biçilmiş parçaların yine geometrik desenlere göre birleştirilmesi suretiyle meydana getirilmiştir. Selçuklu Devleti'nin iktidar ve gücünü simgeleyen anıtsal nitelikte bir yapıdır. 📌 Alaaddin Cami, Anadolu'nun İslam beldesi olmasında büyük hizmet eden Selçuklu'nun merkeziydi. Tarihe dair bilgiler vermesinden dolayı burada yer alan kitabe, süsleme ve türbeler oldukça değerlidir. ➡ Cami farklı dönemlerde inşa edildiğinden dolayı yapımında değişik malzemelerden faydalanıldı. Mescid-i Aksa'da saklı Selçuklu kitabesi Sultan Mesud'un yapımını başlattığı ilk cami olduğu düşünülür. 📌 Caminin kuzeye açılan cümle kapılarında taş işçiliğinin en güzel örnekleri yer alır. Saraya geçişi sağladığı düşünülen bu kapı, Selçuklu sanatının sade ve zarif motifler ile bezenmiştir. Hemen üzerinde yer alan dört satırlık kitabesinde caminin Sultan Alaeddin Keykubat tarafından tamamlandığı yazılıdır. ➡ Yapıda yer alan kitabeler sayesinde caminin geçirdiği işlemleri öğrenebilmekteyiz. Bunlara göre mabedin mimarı Dımaşklı Mehmet bin Havlan, mütevellisi (bakımını üstlenen) ise de Atabeg Ayaz'dı. Giriş kapısının sağındaki bir başka dört satırlık Arapça kitabede ise cami ile türbenin Kılıçarslan'ın oğlu Sultan Keyhüsrev'in oğlu Alâeddin Keykubat'ın 1219 yılında Atabeg Ayaz kontrolünde yapılmasını emrettiği yazılıdır. ➡ Caminin doğu tarafında yer alan kapı üzerindeki kitabede 1889-1890 yılında Sultan II. Abdülhamid tarafından harap olan bazı yerler tamir edildiği yazılıdır. ➡ 1914-1918, 1920-1923 yıllarında da restore edildi. Selçuklu medreseleri hakkında 10 bilgi ➡ 6 yıl önce yapılan restorasyon çalışmalarının büyük çoğunluğu tamamlandı. Yapılan çalışmalar sonucunda caminin kuzey girişindeki avlusunun mezar olduğu ortaya çıktı ve birçok kemik tespit edildi. Sultanın ailesine ait bu kemikler tek tek ayrıştırıldı. ➡ Kemikleri tespit edilen sultanlardan ilkinin tarihte en uzun süre hüküm süren Anadolu Selçuklu Sultanı olarak bilinen ve 1156 yılında vefat eden I. Rükneddin Mes'ud olduğu belirlendi. ➡ Sultan II. Kılıç Arslan ve 10. sultan olarak tahta çıkan Sultan II. Gıyaseddin Keyhüsrev'e ait kemikler de saptandı. Uzmanlar, kambur olduğu bilinen Sultan II. Kılıç Arslan'ı, iki kemiğin birleşmesi olarak tanımlanan 'sinoztoz' görülen kemiklerden tespit etti. ➡ II. Gıyaseddin Keyhüsrev ise yaralanması ve ileri yaş özelliği itibarıyla uygun bulunan kemikler birleştirilerek kefenlendi. ➡ Ayrıştırılan kemikler tamamlanınca her medfun için ayrı bir mezar inşa edildi. Bahçede bulunan mezarların en büyüğü ise kubbeli şekilde yapıldı. Selçuklu sultanlarının kabirlerini barındırmasından dolayı aynı zamanda kümbedhâne özelliği de gösteren Alaeddin Cami önemli bir mimarlık mirasıdır. 📌 Çok sütunlu camilerin Anadolu'daki en eski örneğini oluşturur. Caminin doğu tarafında 41 adet sütunlu bölüm yer alır. Minberin kapı alınlığında Mü'min suresinin 16. âyetinin son kısmı yer alır.

Selçuklu tarihinin merkezi: Alaaddin Cami

KONYA’DAKİ SELÇUKLU MİRASI