Seyyahların dilinden Ayasofya
Seyahatnameler, tarihe dair önemli bilgiler edindiğimiz eserlerdir. Tarih boyunca pek çok ünlü seyyah, İstanbul'a gelmiş ve bu şehrin güzellikleri, eserleri, efsaneleri hakkında birçok bilgiyi kaleme almışlardır. İstanbul'u gören ve şehir hakkında kayıt tutan ilk kişi Müslüman seyyah Harun İbn Yahya'dır. Orta Çağ'ın en büyük seyyahı İbn Battuta, Türk ve dünya tarihinin en büyük gezgini Evliya Çelebi de Ayasofya'yı anlatan seyyahlardan bazılarıdır ve bu mabedin o günkü durumuna, tarihine ışık tutmuşlardır. Peki, Ayasofya Bizans döneminde nasıl görünüyordu? Fetih'ten önce Ayasofya'nın durumu nasıldı? Evliya Çelebi'nin Ayasofya hakkında kaleme aldığı rivayetlerde hangi bilgiler yer alıyordu?
BİZANS DÖNEMİNDE AYASOFYA
Bizans dönemindeki İstanbul'u gören ve şehir hakkında kayıt tutan ilk kişi Harun İbn Yahya'dır. Esir düşen Harun İbn Yahya, kilise karşısında yiğitçe direnip Hıristiyan olmayı reddeden bir şahsiyettir. Harun İbn Yahya'nın anlattıklarına göre, Ayasofya'nın dördü altından, altısı gümüşten on kapısı vardır.
Kralın oturduğu özel yerin mücevherlerle kaplı olduğunu anlatır. Kubbesinin ihtişamı ve on iki sütununun üzerinde yer alan şekiller de anlattıkları arasındadır. Kralın kiliseye teşrifi, ahalinin orada toplanışı, bu esnada yapılan törenler, hiyerarşi sırasına göre din ve devlet bürokrasisi temsilcilerinin bazı tavırları da onun anlattıkları arasındadır.