Gençleri intihara sürükleyen oyunlar

Momo oyunu nedir? Popüler iletişim platformu WhatsApp üzerinden yayılmaya başlayan Momo da dünyayı tehdit eden oyunlardan biri. Korku filmlerindeki karakterleri aratmayan bir yüzle kullanıcıların karşısına çıkan Momo kâbusunun ardından, yetkililer ciddi uyarılarda bulunmaya başladı. Korkunç Momo oyunu, 43 yaşındaki Japon heykeltraş Keisuke Aiso'nun yaptığı heykelden ilham alınarak oluşturuldu. Gerçek hayvan parçaları kullanan sanatç,ı Momo karakterinin oluşturulduğu 'Kuş Kadın' heykelini insan başlı kuş ayaklı bir yaratık olarak tasarladı. İlk olarak Latin Amerika üzerinden yayılmaya başlayan ve etkilerini Fransa, ABD ve Nepal ülkelerinde de hissettirmeye başlayan Momo; korku ve dehşet uyandıran bir yüzle WhatsApp aracılığıyla kullanıcıların karşısına çıkıyor. Korku filmlerindeki karakterleri aratmayan Momo, dünyanın en çok tercih edilen mesajlaşma uygulaması WhatsApp üzerinden kullanıcılara şiddet içerikli fotoğraflar veya tehdit içerikli mesajlar gönderiyor. ''Yeni Mavi Balina'' şeklinde tabir edilen şiddet içerikli yeni sanal oyun Momo, tıpkı Mavi Balina oyununda olduğu gibi intihara teşebbüs sebebiyet verebilme tehlikesi bulunuyor. Öte yandan Meksika Siber Suçlar Polisi tarafından yapılan açıklamalar doğrultusunda, kişilerin Momo ile mesajlaşmaları halinde taciz ve tehdit edilmelerinin yanı sıra kişisel bilgilerin de çalınabileceği ve oyunu oynayan kişilerden zorla para elde edebileceğine yönelik ciddi uyarılarda bulunuyor. İşin ilginç yanı şiddet içerikli sanal oyun olan Momo'nun ne olduğuna ve nasıl ortaya çıktığına ilişkin henüz net bir bilgi bulunmuyor. Momo'nun bir sosyal medya grubu şeklinde ortaya çıktığını belirtiliyor. Bir sosyal paylaşım platformunda bir grup kişi, yabancı bir numarayı aramak konusunda birbirlerine meydan okumaya başladı. Daha sonra ise birçok kullanıcı Momo'ya mesaj attıklarını ve geriye mesaj olarak şiddet içeren fotoğraf geldiğini söyledi. Bazıları tehdit içeren mesajlar aldıklarını ve hatta bazıları da kişisel bilgilerinin açıklanacağı konusunda tehdit edildiklerini söyledi. Meksika siber suçlar polisi tarafından, Momo'yla mesajlaşmanın tehlikelerini beş madde halinde açıklandı. Şiddet içerikli sanal oyun Momo'yu oynayan kişilerin başına gelebilecek tehlikeler ise şunlar: Momo oyununu oynayan kişiler, depresyon ve kaygı atakları geçirebilmektedir. Momo, kullanıcıları tehdit ve taciz edebilmektedir. Momo'la mesajlaşılması halinde kişisel bilgileriniz çalınabilmektedir. Momo'ya geri dönüş yapan kişilerden zorla para elde edebilmektedir. Şiddet öven bir dile yer verilebilmektedir ve kişiler intihara teşebbüse edebilmektedir. Japon heykeltraş Keisuke Aiso'nun 'Kuş Kadın' heykelinden ilham alınarak yaratılan 'Momo' oyunu çocuklar için giderek tehlikeli bir boyuta ulaştı. Çocukları korkunç Momo'dan korumak için: Çocuklarınızla düzenli olarak konuşarak onları internette kendilerini nasıl korumaları gerektiği hakkında bilinçlendirin. Hangi sitelerin onlara uygun olmadığını nedenlerini anlatarak anlaşın.Çocukların internette kendilerini üzen bir olayla karşılaştıklarında güvendikleri bir yetişkine anlatabileceklerini bilmeleri onların sağlıkları için çok önemli. Çocuğunuzun gerçekte tanımadığı kimseyle internet üzerinden arkadaş olmaması, kişi listelerine bilinmeyen numaralar eklememesi gerektiğini anladığından emin olun. Rusya'da doğan 'Mavi balina terörü' tüm dünyayı kuşatmış durumda. Gençleri intihara sürükleyen ve çok sayıda kişinin ölümüne yol açan sözde oyunda çocuklara verilen her bir talimat onları zombiye dönüştürüyor. Dünya çapında yüzden fazla kişinin ölümüne sebep olan oyun çoğu şiddet içeren 50 talimattan oluşuyor. Sosyal medyanın da faktörüyle hızlı bir şekilde yayılan bu ölümcül oyun özellikle 10-14 yaş arasındaki çocukları hedef alıyor. Belli etiketler kullanılarak ya da ya da sıkça ziyaret edilen gruplara mesaj atılarak oyunu düzenleyenler gençleri oyuna dâhil etmeye çalışıyor. Dünya çapında çok sayıda gencin intiharına neden olduğu belirtilen oyuna bir şekilde katılan kişilerden, çoğu şiddet içeren 50 talimatı yerine getirmesi isteniyor. Bu komutlar 50 günlük bir süreyi kapsıyor. Yapılması istenilen talimatlar arasında derin olmayacak şekliyle kol ve bacakların kesilmesi, toplumdan soyutlanması amaçlanarak belirli bir süre boyunca kimse ile görüşülmemesi, yüksek sesli olarak müzik dinlenilmesi gibi aşamalar yer alıyor. Oyuna katılan kişilerin zamanla psikolojik olarak mantıklı düşünme örgüsü devre dışı kalıyor. Gece yarısı uyan, şu korku filmini izlemeye başla, sürekli bu filmi 1 gün boyunca izle denilerek sübliminal mesajlar bilinçaltına iyice yerleştiriliyor. Film karşı taraftan gönderiliyor. Böylece gence hükmedilme noktasına gelinmiş oluyor. İzlettirilen korku filmleriyle çocuklara intiharı kolaylaştırmak için cesaretlendirmeye çalışıyorlar. Bu ölümcül oyunda 6,24 ve 32. görevler bilinmiyor. Henüz ispatlanmasa da cinsel ilişki içerme ihtimali olduğu bunu da sonradan şantaj malzemesi olarak kullanıldığı iddia ediliyor. 50. günün sonunda ise kişiye son aşama olan 'yüksekten atlayarak ya da kendini asarak' intihar etme komutu veriliyor. Fakat oyunun örgüsüyle muhakemesi kapanan genç ölümü kendi istiyor. İntiharı reddeden oyuncu için birini öldürme görevi verilebiliyor. Mobil platform üzerinde oynanabilen Mariam oyunu, Ağustos 2017'de Suudi Arabistan'da geliştirildi. Oyunun yayınlanmasının ardından büyük tepkiler geldi. Birleşik Arap Emirlikleri'nin üçüncü büyük kenti Şarika'da polis, Mariam oyununa karşı vatandaşlarını uyardı. Uzmanlara göre oyun, yasa dışı amaçlar ve bilgi hırsızlığı için kullanıcıların kişiler bilgilerini ele geçirebiliyor. Mariam oyununun geliştirici olan Salman Al Harbi, oyunda cevap olarak verilen bilgilerin kayıt altına alınmadığını söylese de Salman Al Harbi'nin bu ifadelerine kanıt olabilecek herhangi bir delil ortada yok. Oyunda, 'Mariam' adında 9 yaşındaki kız, kaybolduğunu söyleyerek, eve dönmek için oyuncudan yardım istiyor. Oyun başlamadan önce kişinin ismi, adresi, yakın çevresi soruluyor ve Facebook, WhatsApp gibi uygulamalara erişim izni isteniyor. Oyunda kullanıcılara, 'Eviniz nerede? Facebook hesabınız ne?' gibi kişisel sorular soruluyor. Oyuncular ancak bu sorulara yanıt vererek bir sonraki aşamaya geçebiliyor. Bazen kişiye siyasi sorular da sorulabiliyor. Oyun kapatıldığında, tekrar oynamak için 24 saat beklemek gerekiyor. Ürkütücü ses efektleri ve görsellerle desteklenen oyunun son seviyesine gelenler, bilinmeyen bir numaradan gece çok geç saatte aranıyor. Sosyal medyada tecrübelerini paylaşan bazı bloggerlara göre, farklı dillerde konuşan bir robot, cep telefonundan arayarak 'Seninle tekrar görüşeceğiz' gibi kaygı verici bir ses dinletiyor ve oyunculara mesajlar yolluyor. Korku filmlerinde de kullanılan çığlık ve fısıltı efektleri olan müzikler dinletiliyor. Bu oyunu oynayan insanların çoğu oyunu oynamaya başladığından beri hayaletler gördüğünü, bir varlığın peşlerine takıldığını söylüyor. Bu tehlikeli oyun, çocuklar üzerinde psikolojik baskı ve çaresizlik duyguları aşılıyor. Kullanıcıların uyku kalitesi bozuluyor ve anksiyete, depresyon gibi çeşitli ruhsal bozukluklar görülebiliyor. Bu tür oyunların çocuk ve gençlerde intihar girişimlerine neden olabiliyor. Çocuklar, bu oyunlarla şiddete karşı duyarsızlaşıyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Ankara Sulh Ceza Hâkimliği'ne başvurarak, oyuna erişimin engellenmesini talep etti. Bakanlığın yazısında, oyunun kişisel bilgileri elde ettiğine ve çocuklar üzerinde psikolojik tehlike doğurduğuna dikkat çekildi. Yazıda, oyunun çocukların intiharı düşünmesine sebep olduğu, oyunda 'cinlerin musallat olması'' gibi unsurlarla korku psikolojisi oluşturulduğu belirtildi. Ankara 1. Sulh Ceza Hâkimi Sezer Söylemez, bakanlığın talebi üzerine oyuna erişimi engelleme kararı verdi. Saatlerce oyun oynamak obezite, uyku rahatsızlıkları, baş ağrıları, kuru gözler, karpal tünel sendromu (el bileği rahatsızlığı), kas hastalıkları ve aynı zamanda iskelet düzensizlikleri gibi risklerin artmasına neden olabilir. Sağlık üzerindeki diğer etkiler, kalp hızında artış ve yüksek kan basıncı olarak sayılabilir. Şiddet içeren mobil oyunlar ile agresif davranışlar arasında bir ilişki mevcuttur. İçinde çokça ateş etme ve öldürme eylemi bulunan oyunlara düşkünlük, çocuklarda öfke ve agresif davranışların artmasını tetikleyebilir. Mobil oyunları oynayan ve sonunda bir şeyler kazanan çocuğun özgüveni artar. Bu oyunlar zorbalık, küfür etme, akranlara veya kardeşlerle kavga etme gibi eğilimlerin artmasına neden olur. Zamanının çoğunu mobil oyun oynayarak geçiren ve derslerini aksatan çocukların, zayıf bir akademik performans gösterdikleri, okula gitmek istemedikleri, hatta okulu bıraktıkları gözlemleniyor. Çocukların sosyal medya ve internet ortamında bu tarz tuzaklara düşüp, geri dönmesi mümkün olmayan olayların yaşanmaması için aileler, çocuklarının internet kullanma alışkanlıklarını mutlaka takip etmeliler. Aileler, çocukların oynadıkları oyunları mutlaka birlikte belirlemeli ve oyun başında geçirilen sürenin sınırlandırılmasının yanında oyunun çocukların yaşına uygun olması gerekir. Ailelerin çocuğun kullandığı bütün elektronik aletlerde ebeveyn koruma sisteminin açık olduğundan emin olması gerekiyor.

Gençleri intihara sürükleyen oyunlar

DÜNYANIN YENİ KABUSU 'MOMO'