Şifayı internette arama hastalığı: Siberkondri

Siberkondri hastalığından muzdarip kişiler interneti adeta bir hekim gibi görürler. Vücutlarında meydana gelen belirtileri arama motorlarında arayarak, benzer belirtileri olan ciddi hastalıkları kendilerinde olduğunu hissedip endişeye kapılırlar. İnternet kullanımının artmasıyla birlikte bireyler hastalıklara ve tanılarına çok çabuk erişebilmektedir. Ancak belirtileri yanlış yorumlayarak ya da yanlış bilgilere erişerek sağlığını da olumsuz etkileyebilmektedir. Siberkondri hastalığının bilimsel tanımı ise tıbbi kaynaklar yerine internetin kullanımının tercih edilmesidir. Ekonomik şartlar ve bilgiye kolay erişebilme olanağı Siberkondri hastalığının yaygınlaşmasına sebebiyet veriyor. Ayrıca uzmanlar bu vakaların artış gösterdiğini ve her geçen yıla oranla yüksek bir artışın olduğunu belirtiyor. Harris Interactive 2002 yılında bir çalışma yürüttü ve yetişkinlerin %53'ünün sağlık bilgileri aramak için internet kullandığını ortaya koydu. Siberkondri hastaları genellikle genç ve eğitimli kişilerdir. *'The Harris Poll' adıyla bilinen güvenilir bir pazar araştırma şirketidir. Bireyler, internet siteleri üzerinden rahatsızlıklarının şiddetleri ve tedavileri hakkında oldukça fazla bilgiye çok çabuk ulaşabilmektedir. Fakat interneti bir tanı aracı olarak kullanmak ne kadar doğru? Genellikle Siberkondriyak kişiler yanlış bilgileri ayırt etmeden gördüklerine inanıp asılsız endişeye kapılırlar. Bilgisayar ve internet teknolojisinin hızlı bir şekilde her eve girmeye başlaması, tedavi arama yöntemlerini de değiştirdi. Birçok kişi, yakalandığı rahatsızlığa internetten tedavi aramaya çalışırken, uzmanlar sanal ortamdan hastalığın tedavi edilemeyeceğini aksine daha büyük ve çözümü zor sağlık problemleriyle karşılaşılabileceği uyarısında bulunuyor. İnternetten hastalık araştırmak bireyi bambaşka bir dünyaya sürükler. Birey, yaptığı araştırmalar sonucunda kendi kafasında ''Acaba kanser miyim?'', ''Beynimde tümör mü var?'' gibi sorularla uğraşır. Bu durum bazen öyle bir hal alır ki birey hastalığa yakalandığına kesin olarak inanır ve etrafındakilerin düşünceleri onu pek etkilemez. Böylelikle birey kendi kendini depresyona sürüklemiş olur. Siberkondrinin birkaç temel nedeni, korkunun yayılması ve etkilenmesine yol açmaktadır. Tarih boyunca insanlar hipokondri sahipliğiyle ya da bir hastalık belirtisine yönelik bilgi dolayısıyla ortaya çıkan korku ile tanımlanmıştırlar. Uzmanlar tarafından yazılmayan bilgiler veya tamamen internette popüler olma uğruna yazılan bilgilerden yola çıkarak, kişiler kendi hastalığına teşhis koymamalıdır. Bu durum, kişilerde kendi sağlıkları ile ilgili kaygılarının artmasına ve psikolojilerinin olumsuz yönde etkilenmesine neden olmaktadır. İnternetten araştırma yapmak kişiyi yanıltabilir ve internetten edindiği bilgiler sayesinde kendisine farklı bir tedavi yöntemi uygulayabilir. Ama kişi, hastalığından tam emin olmadan veya uyguladığı bu tedavi yönteminin vücuduna bir yan etkisi olup olmadığını öğrenmeden harekete geçerse bünyesine zararlar verebilir. Bu sebepten dolayı birey, kendi sağlığıyla ilgili bir şikâyeti olduğunda mutlaka bir doktora başvurmalıdır ve doktorun çizdiği yoldan gitmelidir. Örnek verecek olursak; boğaz ağrısı şikâyeti için gelen 10 ayrı hastanın da boğazının ağrıması 10 farklı nedene dayanabilir. Birçok vakada insanlar herhangi bir semptom göstermezler, ancak bir hastalığa karşı direnmek istediklerinden çevreye yönelik korku yaşamaktadırlar. Bu tür durumlarda Siberkondri ciddi bir kaygı ve depresyona yol açmaktadır, bu da birinin sahip olabileceği herhangi bir semptomun durumunu kötüleştirebilir. Kişi, sosyal hayatın yaşamındaki öneminin farkına varmalıdır. Dikkatini vücuduna değil, dış dünyaya vermelidir. Böylelikle hem kendi daha mutlu olur hem de etrafındakileri mutlu etmiş olur. Bu tür vücudumuzla ilgili en ufak bir sıkıntıda internete başvuran kişiler, psikolojik destek almaktan çekinmemeli ve bunu kendi istemelidir. Kendilerine teşhis koyarak en küçük bir sivilceyi dahi kanserin belirtisi olarak görmeye başlayan hastalara depresyona giriyor. Bu hastalar doktora gittikleri halde doktorun koyduğu teşhise inanmıyorlar. Kişi, hastalıkla ilgili takıntılı olur ve internetin başından ayrılamaz. Yaptığı bu tür araştırmalar kişinin zamanı boşa harcamasına neden olur. Ayrıca kişi kafasında hep ''hasta mıyım'' sorusuyla dolaştığından, etrafındaki kişilerle iletişime geçemez ve kendini yalnızlığa doğru iter. Siberkondri hastaları genellikle hayattan kopmuş, asosyal haldelerdir. Kısacası hayattan zevk almayan, içine kapanık ve endişeli insanlar Siberkondri hastalığına meyillidir. Nelere dikkat edilmeli? Hasta kesinlikle kulaktan doğma bilgilere inanmamalı ve internetten okuduğu bilgilere göre hareket etmemelidir. Ayrıca eş, dost, arkadaş gibi sosyal çevreden söylenen doktor onaysız yöntemleri denememelidir. Çünkü hastalıklar her kişide ve bünyede farklı tepkiler verebilir. Ya da kullanılan bir ilaç herkeste aynı etkiyi yaratamayabilir.

Şifayı internette arama hastalığı: Siberkondri

ÇAĞIMIZIN YENİ HASTALIĞI