Zihin sağlığını arttıran 12 ipucu

Vücut sağlığını koruyabilmenin en önemli unsurlarından biri ise doğru beslenmekten geçiyor. Zira yediğimiz besinler beynin performansını doğrudan etkileyebiliyor. 📌 Yumurta, somon, kemik suyu, balık yağı, ceviz, yabanmersini, brokoli, bitter çikolata ve kahve, beyin açısından sağlıklı gıdalar arasında yer alıyor. Beyin fonksiyonlarının gelişmesi ve güçlenmesi için Omega-3 bakımından zengin gıdaları beslenmenin bir parçası haline getirmek gerekiyor. Omega-3, beyin siniri olarak adlandırılan ve bilgi aktarımı sağlayan nöronların hücre zarına yerleşir ve bilgi alışverişinde aktif rol oynuyor. Sağlıklı bir yaşam için hastalıklara karşı temel beslenme kuralları Egzersiz yaparken vücut oksijeni emiyor ve bu oksijen, beyne de iletiliyor. Düzenli yapılan spor, düşünme yetisini ve hafızayı güçlendiriyor. 📌 Özellikle tempolu yürüyüş, koşu, yüzme, bisiklete binme ve kardiyo gibi egzersizler, kalp ve damar sağlığının yanında beyin sağlığını da koruyor. Kan basıncı ve vücut ağırlığı koruyan fiziksel egzersiz, stres ve depresyonu azaltıyor, duyguları olumlu yönde etkiliyor. Orta yaş ve daha ilerisi için sağlıklı yaşam alışkanlıklarının oluşturulması, beynin nasıl korunacağı konusunda hayati öneme sahip. Zira bunama ve kognitif bozuklukların, düzenli yapılan egzersizlerle önüne geçilebiliyor. Su, bütün canlılar için vazgeçilmez bir yaşam kaynağı olmasına karşın çoğumuz, beyin sağlığımızı korumak ve zihnimizi daha taze tutmak için su tüketmemiz gerektiğinin bilincinde olmayız. 📌 Uzmanlar, vücudun yüzde 1-2 oranında dahi olsa sıvı kaybına maruz kalınmasının bile ciddi sonuçlarına değiniyor. Buna göre su kaybı, bilgiyi işleme sürecinde yavaşlamaya, dikkat eksikliğine, kısa süreli hafızada ve gözle takip becerisinde bozulmaya neden oluyor. Bu sebeple yeni bir şey öğrenmek ya da önceden bilinenler hatırlamak zorlaşıyor ve beyin daha yavaş çalışıyor. Günde en az 2-2,5 litre su tüketilmesi öneriliyor ve terleme, sıcak hava ya da egzersiz gibi sıvı kaybının arttığı durumlarda bu oranın arttırılması gerekiyor. Her bireyin uyku ihtiyacı farklı olsa da insan ömrünün üçte birinin uykuda geçirdiğini söylemek mümkün. Bu nedenle yediğimiz besinler ya da soluduğumuz hava kadar iyi bir uyku da oldukça önemli. 📌 Kaliteli bir uyku için her gün aynı saatte uyumak, uyku öncesi egzersiz ve yemekten kaçınmak, teknolojik cihazların kullanımını sınırlamak gerekiyor. Uyku için doğru ısıyı ayarlamak, melatonin hormonunun salgılanması için ışıksız bir ortamda uyumak, nefes egzersizi gibi rahatlama tekniklerini öğrenmek ve kafein tüketiminden kaçınmak, kaliteli bir uyku için kaçınılmaz unsurlardan. Uyku konusunda 'sirkadiyen ritm' olarak adlandırılan vücudun biyolojik saati ile ilgili bilgilerden de yararlanabilirsiniz. Yaşam tarzınız biyolojik saatinize ne kadar uygun? Yaşın ilerlemesiyle birlikte hafıza, sebep sonuç ilişkisi kurma ya da tepki verme gibi zihinsel fonksiyonlarda azalma görülür. Bu nedenle bazı yöntemlerle beynin yeniden yapılandırılması gerekir. 📌 Beyni yeni şeyler yapmaya ya da farklı şeyler öğrenmeye yöneltmek, zihnin ufkunu genişleten bir aktivitedir. Böylece beyinde bulunan nöronlar, yeni bir şey deneyimlerken düşünme kabiliyetini arttıran yollar açacaktır. Araştırmalara göre sık kullandığınız eliniz yerine diğer elinizi kullanmanızın dahi bu konuda etkili olduğunu, beyin korteksinin bilgiyi işleyen kısımlarının daha hızlı bir şekilde aktive olduğunu gösteriyor. 📌 Öyle ki yapılan araştırmalar da iki ya da daha fazla dil bilen kişilerin beyinlerindeki aktivasyonun daha yoğun olduğunu kanıtlıyor. Pek çok kişi yaşın yeni bir dil öğrenme sürecinde önemli olduğunu düşünse de yeni dil öğrenmek özellikle hafıza ile ilgili sorun yaşayanlara, Alzheimer hastalarına sıklıkla tavsiye edilen bir yöntem. Hatta dil öğrenmenin bunama üzerindeki etkisi, ilaçlarla elde edilebilecek etkilerden daha yüksek olabileceği ifade ediliyor. Ayrıca dil öğrenmek dikkati arttırdığı gibi aynı anda birden çok işe daha hızlı geçiş yapabilmeyi de kolaylaştırıyor. Yabancı dil öğreniminde önemli püf noktaları Bu anlamda en tehlikeli konu ise teknolojiyi kullanım konusunda herhangi bir sınır koymamak. 📌 Teknolojik cihazlar beynin elektriksel aktivitesi ve işleyişini bozuyor. Çevreye yaydıkları ışınlarla beyin hücrelerine zarar verebiliyor. Özellikle akıllı telefonların hayatımıza girmesiyle durum daha da ciddi bir hale gelmiş vaziyette. Çünkü bireylerin bu cihazlarla etkileşimi daha fazla arttı ve pek çok işlevi aslında teknoloji ile yerine getirir hale geldiler. Bu nedenle uzmanlar, teknolojinin beyni kullanmayı azalttığını, zihinsel tembellik yaratabileceği konusunda uyarılarda bulunuyorlar. 📌 Yapılan araştırmalara göre hayal kurmak, bilişsel yeteneğin ve yüksek beyin kapasitesinin bir işareti olabilir. Uzmanlar, sıklıkla hayal kuran kişilerin, hayal kurmayanlara kıyasla düşünsel testlerde daha yüksek puanlar aldıklarını, yaratıcılığa daha meyilli olduğunun belirtiyor. Hayal kuran kişilerin beyin sistemleri daha verimli çalışıyor ve düşünme kapasitelerinin daha yüksek olduğu ifade ediliyor. Beynin sürekli aktif olması, stres ve endişenin yüksek olması, beyinde zehir etkisi yapabiliyor. 📌 Bu sebeple kimi zaman beyni dinlendirmemiz ve zihinsel faaliyetlerimizin sağlığı için her türlü aktiviteden tamamen uzaklaşmamız gerekiyor. Eğer iyi bir dinlenme süreci sağlayamıyorsanız, meditasyon ya da farkındalık temelli tekniklerden faydalanarak zihninizi dinlendirebilir ve daha sağlıklı bir düşünme sistemi kurabilirsiniz. 📌 Yüz yüze görüşen, telefonda konuşan ve sadece yazışarak iletişime geçen bireyler arasında yapılan bir araştırmaya göre, sosyal iletişime geçen kişilerin beyin bölgelerindeki bağlantılar daha fazla. Uzmanlar, arkadaş sayısı arttıkça bu bölgelerin büyüdüğünü, sosyal olmayan kişilerde ise bu bölgelerin küçüldüğünü belirtiyorlar. Sosyal iletişimin hafıza işlevlerini geliştirdiği ve koruduğu ifade ediliyor. Kitap okurken karşılaşılan yeni karakter, olay ve durumlar, akılda tutulması gereken pek çok durum hafızayı kuvvetlendiriyor. 📌 Öte yandan yapılan araştırmalar, yüksek sesle kitap okumanın depresyona meyilli kişilere iyi geldiğini ortaya koyuyor. Sıklıkla kitap okuyan ileri yaşlardaki bireylerin Alzheimer'a yakalanma riskleri azalıyor. Okuma alışkanlığı olan kişilerin anlama düzeyinin olmayanlara göre daha fazla olduğu, kitaplardaki girift ilişkileri anlama ve yönetme becerisinin gerçek hayattaki olaylarda da etkili olduğu ifade ediliyor. Uzmanlar, bu tür aktivitelerin zihinsel faaliyetleri yavaşlattığını belirterek bunun yerine oyun oynamayı tavsiye ediyorlar. 📌 Video oyunlarının beyin fonksiyonlarını yavaşlattığı düşünülse de aslında sanal bir dünyada vakit geçirmenin bilişsel açıdan faydaları bulunuyor. Oyun oynayan bireylerin, hızlı analiz yapma ve hızlı karar verme gibi yeteneklerinin arttığı, algılama ve dikkat yeteneklerinin geliştiği vurgulanıyor. Ancak, video oyunu konusunda aşırıya kaçmak, sosyal ilişkileri ve sağlığı olumsuz etkiliyor. ------------------------------------------------------------------------------ ** Fikriyat.com'un ürettiği özel içeriklere ulaşmak için tıklayınız: https://www.fikriyat.com/fikriyat-ozel ***Podcast kayıtlarıyla İslam'dan fıkha, edebiyata, tarihe dair bilgiler içeren programları dinleyebilir ve güncel olayların tarihte yer alan örnekleriyle, edebiyattan sanata dair birçok içeriği de takip edebilirsiniz: https://www.fikriyat.com/podcast ***Dijital medyanın tüm mecralarında yer alan Fikriyat.com sosyal medyada da aktif olarak faaliyet gösteriyor: TWITTER: https://twitter.com/fikriyatcom INSTAGRAM: https://www.instagram.com/fikriyat/ FACEBOOK: https://www.facebook.com/fikriyat/ PODCAST'LER: https://www.fikriyat.com/podcast MOBİL UYGULAMASI https://play.google.com/store/apps/details?id=com.turkuvaz.fikriyat Ayrıntılı bilgi: https://www.fikriyat.com/kultur-sanat/2020/07/10/dijital-medyaya-yeni-bir-soluk-getiren-mecralar-fikriyatcom-ve-vav-radyo

Zihin sağlığını arttıran 12 ipucu

DOĞRU BESLENMEK