Naim Süleymanoğlu

Spor yapmayı seven Naim, evinin hemen karşısında bulunan havuzda yüzmeye giderdi. Daha sonra atletizm ve güreş yapan Naim, 1977 yılında 9 yaşındayken, halter antrenörü Hilmi Hoca tarafından keşfedildi. Böylece halter serüveni başlamış oldu.

Bulgaristan’da oldukça popüler spor olan halterde dünya olimpiyat şampiyonu olma hayali kuran Naim, yaklaşık bir buçuk sene Mestanlı’da, Hilmi Hoca’nın yanında antrenmanlarına devam etti. Ardından yetenekli sporcuların alındığı, “Sofya Spor Okulları Birliği”ne seçildi ve çalışmalarına burada devam etti.

14 yaşına geldiğinde Bulgaristan’da gençler ve yıldızlar şampiyonu olan Naim, 1982’de Brezilya’da düzenlenen Gençler Dünya Şampiyonası’nda ilk dünya şampiyonluğunu elde etti. Böylece “En Genç Dünya Rekortmeni” unvanını aldı.

1983 yılında Naim, Büyükler Dünya Halter Şampiyonası’nda 1. oldu. 1983-1986 yılları arasında gençlerde 13, büyüklerde 50 olmak üzere toplamda 63 rekor kırdı. Yine aynı dönemde dünya ve Avrupa şampiyonalarında 52, 56 ve 60 kilolarda şampiyonluklara imza attı.

1984, 1985 ve 1986 yıllarında dünyada “Yılın Haltercisi” seçildi. 1983 senesinin Şubat ayında Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan, “Rekortmenlerin Turnuvası”na katılan Naim, dünya rekorunu kırdı. Burada kendisine “Cep Herkülü” lakabı verildi.

1979’da Sovyetler Birliği’nin Afganistan’ı işgal etmesini protesto amacıyla, 1980 Moskova Olimpiyatları 35 ülke tarafından boykot edildi. 1984 yılında ABD’nin Los Angeles kentinde yapılan olimpiyatları ise Sovyetler ve Doğu Bloku ülkeleri boykot etti. Bu ülkeler arasında Bulgaristan da vardı. Böylece Naim Süleymanoğlu, 1984 Los Angeles Olimpiyatları’na katılamadı. Ancak, aynı yıl Doğu Bloğu ülkeleri arasında yapılan Kardeşlik Olimpiyatları’nda 1. oldu.

Bu süreçte Bulgar Hükümeti, Türk isimlerini yasakladı. Naim Süleymanoğlu’nun adı Naum Shalamanov olarak değiştirildi. Bulgaristan’da Türklere karşı sürdürülen zulmü kabullenmeyen Naim, Türkleri yok sayanlar için ter dökmek istemedi. Türkiye adına müsabakalara katılmak için 1986‘da Melbourne‘de düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası’nda Türkiye Büyükelçiliği’ne sığınarak iltica etti. Sığınmasında ve ülkeye getirilmesinde bizzat Sayın Turgut Özal devreye girdi.

Türkiye Halter Federasyonu Başkanlığı tarafından 1987 yılında Antalya’da düzenlenen bir Uluslararası Halter Şampiyonası’nda 10 yeni dünya rekoru kırdı.  1988 yılında Cardiff ’de Büyükler Avrupa Şampiyonası’na katıldı ve 3 altın madalya kazandı.

1988 Seul Olimpiyat Oyunları’nda 9 dünya, 5 olimpiyat rekoru kırarak şampiyon oldu. Ağırlığının 3 katından 10 kg fazlasını yani 190 kilo kaldırarak dünyanın “En İyi Haltercisi” ödülü aldı. Olimpiyat oyunlarında Türkiye’ye güreş branşı dışında ilk altın madalyayı getirdi.

1991’de Atina’da yapılan XI. Akdeniz Oyunları’na katıldı ve 3 altın madalyanın sahibi oldu. Aynı yıl Almanya’da yapılan Dünya Halter Şampiyonası’nda 1. oldu. 1992 yılında yapılan Barselona Olimpiyat Oyunları’nda Olimpiyat Şampiyonluğu unvanını korudu. 1993 yılında Avustralya’nın Melburn kentinde yapılan Dünya Şampiyonası’na katıldı ve orada da 3 altın madalya kazandı. 1996’daki Atlanta Olimpiyat Oyunları’nda 3. kez Olimpiyat Şampiyonu oldu. Böylece ‘ilk defa 3 kere üst üste Olimpiyat Şampiyonu olan sporcu’ unvanını aldı.

2000 yılına kadar tam 8 yıl boyunca zirvedeki tek isim Naim Süleymanoğlu oldu. 33 yaşında 2000 Sydney Olimpiyatları'na katılan Naim, hem yaşı hem de sakatlığı nedeniyle 3 kaldırış denemesinde başarılı olamadı ve sıfır çekti. Cep Herkülü, yarışmanın ardından 46 dünya rekoru ve sayısız başarı bırakarak 24 yıllık sporculuk hayatına son verdi. Bileği bükülemeyen isim, tüm dünyada yaşayan bir efsane olarak hafızalarda yer edindi.

28 Eylül 2017’de hastaneye kaldırılan Naim, karaciğer yetmezliğinden dolayı yoğun bakım ünitesinde tedavi gördü. 6 Ekim 2017 tarihinde karaciğer nakli oldu. Nakil sonrası karaciğer fonksiyonları sağlıklı düzeye ulaşan Süleymanoğlu, beyin kanamasına bağlı ödem nedeniyle bir ayı aşkın süre yoğun bakımda tedavi gördü.

Tarihler 18 Kasım 2017’yi gösterdiğinde hayatını kaybetti. Bu, Türkiye ve dünya spor camiası için büyük bir kayıptı.