Uluslararası İstanbul Şiir ve Edebiyat Festivali başladı
Bu yıl 12.'si düzenlenen festivalin açılış töreni, Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirildi.
Bu yıl 12.'si düzenlenen Uluslararası İstanbul Şiir ve Edebiyat Festivali, divan şiirlerinin tablolara yansıdığı "Bercesteler" isimli sergiyle başladı.
Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen açılış töreninde konuşan festival direktörü şair ve yazar Adnan Özer, festivalin 12. yılına gelinmiş olmasının mutluluğunu ve gururunu yaşadıklarını söyledi.
İstanbul'un birçok tarihi, sosyal, kültürel ve akademik mekanında sözü ve şiiri yükseltmeye çalıştıklarını ifade eden Özer, "İstanbul'a dünyanın dört bir yanından şiir geldi, şairler geldi. Yine buradan da dünyanın dört bir yanına bizim şiirlerimiz, sözümüz ve şairlerimiz gitti." diye konuştu.
Türkiye'den yurt dışındaki festivallere giden şairlerin arttığını dile getiren Özer, Türkiye'den katılan şairlerin yanı sıra bugüne kadar yurt dışından 200'den fazla şairin festival kapsamında Türkiye'ye geldiğini anlattı. "Festivalimizin bizim edebiyat çevrelerimizi en geniş şekilde yansıttığı düşüncesindeyim." diyen Özer, festivalin programına ilişkin bilgi vererek katkıda bulunanlara teşekkür etti.
"BU TOPRAKLARIN EN ESKİ SANATI ŞİİR"
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Rektörü Prof. Dr. Handan İnci ise festivalin 12 yıl boyunca devam ettiğini anımsatarak, "Bu toprakların en eski sanatı şiirse bence çok geç bile kalmışız." dedi. Şiirin edebiyattan üstün olduğunu savunan İnci, MSGSÜ ile festivalin işbirliğinden mutluluk duyduklarını ve gelecek senelerde de mekanlarını açabileceklerini ifade etti.
Sergide divan şiirinden güzel örneklerin tablolara yansıdığına işaret eden İnci, şiirin görsel olarak ifade edildiği başka görsel çalışmaların da yapılabileceğini belirterek, katılımcılara ve festivale emek verenlere teşekkür etti.
"DİVAN ŞİİRİ, BİR KOR PARÇASI GİBİDİR"
Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. İskender Pala ise şiirin özne olduğu her mekanın güzel olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Bu duvarda gördüğünüz çok güzel eserlerin ortaya çıkmasına yarayan divan şiiri, bir kor parçası gibidir. Üzerinde küller vardır, külleri biraz savurmaya başladığınızda bütün sıcaklığı ve rengiyle onu avucunuza alasınız, bağrınıza basasınız gelir. İçinde bizim medeniyetimizin dili ve anlayışı vardır. İktisat sistemi, hukuk sistemi ve geleneği vardır."
Divan şiirinin içerisinde 600 sene boyunca bu topraklarda devam eden hayatı görmenin mümkün olduğunu vurgulayan Pala, "Gel gelelim biz bir dönem bu şiirden uzak durduk, onunla aramıza duvarlar ördük, perdeler çektik. Çok şükür ki bu sergiyi, bugünün şairlerini görünce, şiir ve edebiyat festivalinde divan konusunun merkeze alındığını görüp divan şiirinden yansımaların konuşulacağını duyunca ben kendi kendime şöyle diyebilirim; 'Ey geçmiş şairler ruhunuz şad olsun.' Ve şunu da söyleyebilirim; 'Burada gördüğünüz eserlerin her biri divan şiirine bir iade-i itibardır. O iade-i itibar için çalışan bütün genç arkadaşlarıma ve onların hocası olan değerli meslektaşlarıma ve buna imkan tanıyan Sayın Rektörüme çok teşekkür ediyorum." değerlendirmesini yaptı.
Yazar İskender Pala, bu iade-i itibarın devamının geleceğini ve sadece plastik alanlarda değil başka alanlarda da süreceğini ifade ederek, "Çünkü biz ancak kendimizi öğrendiğimiz zaman kimlikli ve nitelikli insanlar olarak entelektüel işler yapabileceğiz." dedi.
"GENÇ ŞAİRLERE DİVAN ŞİİRİNİ TAVSİYE EDERİM"
Pala, "Ben genç şairlere özellikle divan şiiri öğrenmelerini, oradaki tecrübelerden istifade etmelerini, hiç olmazsa zihinlerinde başka ufuklara başka pencerelerden bakarak yeni yollar alabileceklerinin farkına varmalarını tavsiye ederim." diyerek sözlerini tamamladı.
Açılış konuşmalarının ardından yurt içinden ve yurt dışından festivale katılan şairlerden Marianne Larsen, Azita Ghahreman, Najwan Darvish, Ömer Erdem, Paul-Henri Campbell ve Yaprak Öz sahneye gelerek kendi şiirlerini okudu.
Program, udda Bilen Işıktaş, kemençede Nağme Yarkın, kanunda Serkan Halili ve viyolonselde Volkan Ertem'in sahne aldığı "Türk Müziği'nde Saz Eserleri" konseriyle sona erdi. Onursal başkanlığını kuruluşundan beri Doğan Hızlan'ın üstlendiği festivale bu yıl, 10'u yurt dışından, 10'u da Türkiye'den olmak üzere toplam 20 şair ve yazar katılıyor.
MSGSÜ öğrencilerinin Prof. Dr. İskender Pala tarafından divan edebiyatından seçilen 40 beyit üzerine çalışmalarından oluşan illüstrasyon ve grafik eserlerinin yer aldığı "Bercesteler" sergisi, festival süresince Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi'nde görülebilecek.
Bu yıl hem "Divan Edebiyatı" hem de "Şehir ve Edebiyat" temasını öne çıkarak festival, konferans, şiir okuması ve şiir hatları vapuru gibi etkinliklerle 22 Şubat'a kadar devam edecek.