"Asr-ı Saadetten Günümüze Mushaf Medeniyeti: İstanbul Mushafı"
Hattat Hüseyin Kutlu ve 66 kişilik ekibi tarafından hazırlanan "İstanbul Mushafı", "Asr-ı Saadetten Günümüze Mushaf Medeniyeti: İstanbul Mushafı" etkinliğinde anlatıldı.
Hattat Hüseyin Kutlu ve 66 kişilik ekibi tarafından hazırlanan "İstanbul Mushafı", "Asr-ı Saadetten Günümüze Mushaf Medeniyeti: İstanbul Mushafı" etkinliğinde anlatıldı.
İlim ve İrfan Akademisi tarafından telekonferans yöntemiyle gerçekleştirilen etkinliğe katılan Kutlu, İstanbul Mushafı'nın kağıdından mürekkebine kadar hepsinin bir ekip tarafından hazırlandığını söyledi.
Kutlu, 15 asır boyunca İslam coğrafyasının her köşesinde sayısız mushaf yazıldığına işaret ederek, "Üniversite yıllarından itibaren bir medeniyet sevdasına düştüm. Kendi medeniyetini kaybetmiş bir ümmetin evladı olarak, kaybolan medeniyetin peşinden koşmaya çalıştım. Burada yolumuz hat sanatıyla kesişmiş oldu." dedi.
İslam medeniyetine kendisini yaklaştıracak bir hizmet olarak "Mushaf sanatları tarihi" fikrini ortaya attığını belirten Kutlu, şunları kaydetti:
"Bu mushafa başlayacağımız zaman Japonya, İspanya, İtalya ve Çin'den kağıtlar getirttim. Sonra bunları eskitme ameliyesine tabi tuttum. Bu eskitme girişimlerimizde gördük ki bu kağıtlar yüz sene sonra bozuluyor. Bizim 1200 senelik mushaflarımız var, pırıl pırıl. 'Bunun gibi kağıt yapalım.' dedik. Hiç böyle bir şey yoktu aklımızda ama kendi kağıtlarımızı, kendi boyalarımızı yaptık. Kur'an'ın mucizelerini merak edenler için bunlar bir örnek. Şu an dünyada bizim yaptığımız kağıttan daha kaliteli bir kağıt yok. Bunlar benim şahsımla alakalı şeyler değil."
- "Kaybettiğimiz medeniyetin ne olduğunu bilmiyoruz"
Kutlu, İstanbul Mushafı'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teklif ve himayeleriyle hazırlandığına dikkati çekerek, "Mushafın tıpkı basımlarını da mushaf için ürettiğimiz kağıtlara yaptık. 10 ciltlik İstanbul Mushafı'nı aharlı el yapımı kağıtlara tıpkı basım yaptık. Bu baskı tekniği de henüz bilinmiyor." şeklinde konuştu.
İslam coğrafyasında bu zamana kadar yazılan mushaflar görülmek istense hepsini görmeye ömrün yetmeyeceğine işaret eden Kutlu, eserin Asr-ı Saadet'ten bugüne bütün İslam tarihi ve İslam coğrafyasını merkeze aldığını ve 10 cilt olarak yazıldığını ifade etti.
Kutlu, İslam dininin Müslüman kavimlerin birikimlerine karışmadığının ve tek tipleştirme yapmadığının altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İstanbul Mushafı'nda İslam medeniyetinin 15 asırlık seyri görülebilir. Kaybettiğimiz medeniyetin ne olduğunu ve neyi kaybettiğimizi bilmiyoruz. Bugün dünya üzerinde bir tek Müslüman şehri modeli yok. Mekke, Medine, Kudüs, İstanbul, Kahire... Nereyi sayarsanız sayın. Bunun ümmeti düşündürmesi lazım. Biz kendi medeniyetimizi inkar ettik. Şehirlerimiz Müslüman şehri değil. Biz bu medeniyeti aramak ve bulmakla yükümlüyüz. Eğer ben bu mushafla buna ufak bir kıvılcım saçabildiysem kendimi bahtiyar kabul edeceğim."
Program, soru-cevap etkinliğiyle sona erdi.