Kovid-19'da salgının seyri tedbirlere uyum ve toplumsal aşılama oranlarına bağlı

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının ne zaman biteceğinin öngörülmesinin şu an için zor olduğunu belirterek, "Ocak-şubat-mart aylarında tedbirlere ne kadar uyarsak ve aşılamayı ne kadar fazla miktarda yapabilirsek ülkemiz için haziran ve temmuz aylarını şu anda olduğumuzdan çok daha rahat geçirebileceğiz." dedi.

Aşılamanın etkisinin görülebilmesi için tolumun önemli bir kesiminin aşılanması gerektiğinin altını çizen Kayıpmaz, bunun içinse daha haftalar olduğunu söyledi.

AA muhabirinin görüştüğü Kayıpmaz, Türkiye'de bir süre önce rakamlara yansıyan vaka düşüşünde hayata geçirilen tedbirlerin etkisinin olduğunu ancak yarıyıl tatilindeki ihlaller ve mutasyonlu virüsün etkisiyle yeni vaka sayılarının tekrar yükselişe geçtiğini vurguladı.

Türkiye'de toplumsal bağışıklığın sağlanması için hayata geçirilen uygulama doğrultusunda ilk olarak 14 Ocak'ta sağlık çalışanlarının aşılandığını anımsatan Kayıpmaz, "Bu dönemde aşı olan kişiler ikinci dozlarını 11-12 Şubat'ta olacaklar." diye konuştu.

"Toplumdaki aşılanma ve bağışıklık oranı artıncaya kadar tedbirli olmalıyız"

Kayıpmaz, aşı olduktan sonra antikor gelişimine ilişkin de değerlendirmede bulunarak şunları kaydetti:

"İkinci doz uygulandıktan bir hafta sonrasında antikor yanıtları iyi bir düzeye ulaşıyor ve iki hafta sonrasında ise artık istediğimiz antikor yanıtını elde edebiliyoruz. Bu da ilk doz aşılamadan 6 hafta sonrasına tekabül ediyor. Aşılanan kişiler sağlık çalışanı olsun, sağlık çalışanı dışındaki kişiler olsun mutlaka tedbirli yaşamlarına devam etmeli. 'Ben aşılandım, maskeyi bir kenara bırakayım' diye bir düşünceye kapılmamak lazım. Çünkü, toplumdaki aşılanma ve bağışıklık oranı artıncaya kadar tedbirli yaşantımızı devam ettirmek durumundayız."

"Tedbirlere ne kadar uyarsak haziran-temmuz aylarını daha rahat geçirebiliriz"

Doç. Dr. Kayıpmaz, salgının küresel anlamda hala etkin olduğuna işaret ederek, dünya genelinde yıl içinde istenilen oranda aşılama yapılabilmesi halinde dahi tehlikenin ne zaman geçeceğinin şu an için tam olarak öngörülebilmesinin mümkün olmadığına dikkati çekti.

"Bunu öngörebilmek zor ama şunu söyleyebiliriz ki biz bu kış döneminde ocak-şubat-mart aylarında tedbirlere ne kadar uyarsak ve aşılamayı ne kadar fazla miktarda yapabilirsek ülkemiz için haziran ve temmuz aylarını şu anda olduğumuzdan çok daha rahat geçirebileceğiz. Öngörümüz bu şekilde." ifadelerini kullanan Kayıpmaz, bir sonraki sonbahar-kış döneminde tekrar solunum yolu kaynaklı virüslerle karşılaşılabileceği uyarısında bulundu.

Doç. Dr. Kayıpmaz, sözlerine şöyle devam etti:

"Ancak biz artık bununla nasıl mücadele edebileceğimizi öğrenmiş durumdayız. İnsanlar artık tedbirlere alıştı, şu anda sıkı tedbirlerimiz var. Bunların etkisiyle biz salgını sıkıntısız şekilde sağlık kapasitemiz zorlanmadan götürebiliyoruz. Ama tedbirsiz davranışlar içerisine girersek ve zamanından önce ve topyekun bir gevşemeye girersek vaka sayılarında tekrar yükseliş olarak hızlıca döner."