Hayreddin Efendi
Hat san'atı'nın büyük isimleri - 40
Hayatı hakkında pek az şey bilinen hattatlardandır. Tuhfe, onun Kudüs'de doğduğunu, Rûmî ve Kudsî olduğunu belirten imzalarına rastlandığını yazmaktadır. Şu hâle göre, Anadolu'ya ve İstanbul'a sonradan gelerek aklâm-ı sitteyi Şeyh Hamdullah'dan öğrenmiş, ayrıca ta'lîk hattıyla da uğraşmıştır. Zübdetü'l- Hakāyık ve Gülşen-i Esrâr isimli telîfleri mevcuddur.
Hattatımız burada tanıtılan ve aslı İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütübhânesi A.6551'de bulunan mushafının ferağ kaydında ise kendisinin, Osmanoğullarının sâlih kişisi Sultan Bayezid'in kölelerinden ve Şeyh Hamdullah'ın öğrencilerinden olduğunu, Ali Paşa tarafından Sultan'a hibe edildiğini yazmaktadır (Resim 1).
Resim 1: Hayreddin Efendi mushafının tezhibli ser-levhası.
Amasyalı Hüseyin Hüsameddin (Yasan) Efendi ise Amasya Tarihi'nin yazma nüshasında (Süleymaniye Kütübhânesi, IX, 501), bütün Amasyalılar için yaptığı şekilde, hayalhânesinden bir başka aristokrat Hayreddin îcâd ederek, onun hakkında kaynağı olmayan bir hâl tercümesi kaleme almıştır. Lâkin bunu kabullenmek okuyanları çıkmaza sürükler.
Şeyh Hamdullah'ın çıraklarından olan Hayreddin Efendi, bunu 13 satırlı mushafının sonundaki hâtime tezhipleri içindeki iki dairevî yazı sâhasına surh mürekkeb ve rıkā' hattı ile yazmıştır (Resim 2).
Resim 2: Hayreddin Efendi'nin hayatına dâir ip uçları taşıyan imzâsının bulunduğu ferağ kaydı.
Bunun üzerindeki boşluğa "Hak Teâlâ'dan başka senin feryâdına yetişecek yokdur. Hak Teâlâ gibi şefkatli bir kimse yokdur" meâlinde Farsça bir beyit yazılmışdır. Tarih konulmamakla beraber, imzada adı geçen Sultan Bayezid'den "merhum" olarak bahsedilmediğine göre, mushafın yazılışının 918/1512'den önce olması gerekir. Bir ara sahîfesini verdiğimiz mushafta Hayreddin Efendi'nin nesih hattı ve sûre başlarındaki üstübeç mürekkebiyle yazılmış rıkā' hattı görülmektedir (Resim 3).
Resim 3: Hayreddin Efendi mushafından bir ara sahîfe.
Tezhîbi cihetinden, XVI.asır seviyesinden geride kalan bu mushafın salbekli şemse biçiminde sarılma rûmî ve hatâyî gurubu motiflerle işlenmiş bir zahriyesi (Resim 4); alışılmadık parlak renklerle iri motifli serlevhası, bunun zemîninde ise, nesih satırları âdetâ rahatsız eden beyne's-sütûr çalışması vardır.
Resim 4: Aynı mushafın zahriyesi.
Prof. Uğur Derman
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Derviş Hasan bin İlyas (05.12.2019)
- Şükrullah Halîfe (ö. 1543'den sonra) (21.11.2019)
- Mustafa Dede (08.11.2019)
- Osmanlının Cumhuriyete yâdigârı olan son hattat: Hâmid Aytaç (11.05.2018)
- XX. asır hat san'atının unutulmaz şahsiyeti: Mustafa Halim Özyazıcı (04.05.2018)
- Her hâliyle Beylerbeyli hattatımız: H. Mâcid Ayral (27.04.2018)
- Gelenekli san'atların renkli ismi: Hezârfen Necmeddin Okyay (20.04.2018)
- Hem hattatlıkda, hem neyzenlikde benzeri bulunmaz bir san'atkâr: Mehmed Emin Yazıcı (13.04.2018)