Kelimelerle teknolojinin şifresini veren bilim kurgu
Bilim kurgu, geleceğin dünyasını düş gücüyle tasarlarken, pozitif bilimleri ve edebiyatın ölçülerini temel alan bir tür olarak edebiyat literatüründe yerini aldı. Birçok okuyucuyu kendisine hayran bırakan bu tür, kimileri tarafından da hayal gücünün ötesini taşıdığı için uzak kalınan eserler oluyor. Birçok icadın yapılmasında bilim kurgu eserlerinin etkili olduğunu biliyor muydunuz? Bu türün teknolojideki yerini sizler için yazdık.
Bilim ve teknolojideki gelişmeler bilim kurgunun temelini oluşturur. Bunun yanında asıl kaygısı, mantıksal tutarlılık ve neden-sonuç ilişkisi içerisinde geleceği yorumlamaktır. Bilim kurgu, bilimsel verilerin sağladığı olanaklarla düşsel ve mantıksal tahminler yapar, bilimsel buluşların gelecekte nelere yol açacağı üzerinde durur. Gerçek dünyada karşılaşılan sorunları geleceğin değişik dünyasında tartışır, yeni düşünceler ve çözümler üreterek çoğu zaman bugünün eleştirisini yapar.
"Bilim kurgu bir büyüteçle gerçeğe yaklaşır, onu birtakım sayılarla abartarak gözümüzün içine sokar." (BAURDRİLLARD)
UZAYDAN VE ZAMANDAN DÜNYAYI İZLEMEK
Bilim kurgu, içinde bulunduğumuz dünyayı buradan değil, gerçek dünyadan saparak uzayın ya da zamanın farklı noktalarından betimler. Anlatımda sürprizlere yer verir, okuyucuyu şaşırtır.
Bilim kurgu romanlarında alışıldık dünyadan ve günlük yaşamdan farklı bir dünya yaratılır. Bu alışıldık dışı dünyanın, kendine özgü yasalara ve ilkelere göre işlediği okura inandırılarak onun merakı ve heyecanı artırılır. Olağanüstü buluşlar, keşifler ve teknolojik yenilikler gibi temaların (konuların) işlendiği öykülerde, açıklanması mümkün olmayan durumlar akla ve mantığa uygun bir biçimde açıklanır.
ROBOT, SİBORG, ANDROİD VE İNSAN
Bilim kurgunun yansıttığı başka dünyalardaki yaşam biçimleri, biyolojik olarak insana benzer. Bitki ve hayvan tasarımları farklı olsa bile insan dünyasındakilere aykırı değil. Çağdaş bilim kurguda yaratılan tiplerin başında robotlar, siborglar ve androidler gelir.
Robot sözcüğü, ilk kez 1920'de Çek yazar Karel Capek tarafından kullanıldı
Robot, Çekçe sürekli çalışan, başka dillerde de otomatik ve kendi kendine işler yapanlar için söylenmiştir. Bilim kurguda başlangıçta metalden ve insan biçiminde tasarlanmış, belli oranda da zekâya sahip oldu.
Siborg (ya da Cyborg), "sibernetik organizmanın" kısaltılmış biçimi
Bir bölümü metal ve elektronik sanayinin ürünü olan siborg gelişmiş bir yaratık. İnsan, duygusal ve sinirsel gelişmemişlik nedeniyle hata yapabilirken suni organ ve diğer vücut parçalarıyla oluşturulmuş siborglar, dünya dışı ortamlarda yaşamlarını sürdürebilmek amacıyla üretildiler.
Android, bilim kurguda insana benzeyen bir tip. İnsanlara yardımcı olmak amacıyla üretildi.
BİLİM KURGU, 'GERÇEKLİKLE SINIRLANDIRILMIŞ DÜŞÇÜLÜK'TÜR
Bilim kurgu, bugün ortaya çıkan ya da gelecekte ortaya çıkması mümkün olan bilimsel ve teknolojik gelişmeler üzerinden anlatısını gerçekleştirir. Bunu yaparken abartıya başvursa bile gerçekleri anlatır.
İnsanoğlu geçmişe doğru değil, geleceğe doğru yürür. Bu sebeple de geleceği zihninde canlandırmak ister. Bilim kurgu eserleri de bu durumda devreye girerek gelecekle ilgili çok sayıda çözüm ve seçenek üretir.
Bilim kurgunun hareket noktası bugündür
Geleceğe doğru yürürken, bilim kurgunun hareket noktası bugün, bugünün gerçekleri ve bu gerçeklerin geleceğe yansıtılmasıdır.
BİLİM KURGUNUN AMACI
Bilim kurgunun amacı, geleceğin bilinmezlikleriyle ilgili mantığa aykırı olmayan öngörülerde bulunmak, çözümler üretmektir. Zamana hükmetmek, mekânı fethetmek de bilim kurgunun işlevleri arasındadır. Bilim kurgu, bugün var olmayan ama gelecekte var olabilecek bir düzenin betimlemesini yapar. Bu düzen sadece geleceği değil, kimi zaman da şimdiyi ya da geçmişi kapsar. Tarihten de beslendiği olur.
"Göremediklerimize baktığımız zaman gördüklerimiz, kafamızın içindekilerdir. Düşüncelerimiz ve düşlerimiz, iyi olanlar ve kötü olanlar. Ve bana öyle geliyor ki, bilim kurgu gerçekten işini yaptığında ilgilendiği şey tam da budur.
(Ursula K. Le Guin)
BİLİM KURGU VE ÇOCUK
Bilim kurgu çocuklar için ilgi çekici bir türdür. Çocuklar serüveni sever; gelecekle ilgili yolculuklar ve yorumlar yapmak çocuk ruhuna uygun düşer. Bilim kurgu, bilimsel mantığa uygun olmayanı dışladığı için bilimi sevdirir.
BİLİM KURGUNUN TARİHİ
Tarih boyunca insan görülmeyene ve olağanüstü her duruma olan ilgisi fantastik öyküler kurgulamasına ve yaratmasına yol açtı. Bugününü merak eden insan her zaman geleceğin dünyasını görebilmeyi, başka dünyaların var olup olmadığını ve o dünyaların keşfini hayal etti.
MS II. yy.da Lukianos'un yazdığı "Olmuş Bir Öykü"den 17. yy.a kadar pek çok yazar başka dünyalara düşsel yolculuklara çıktı; fakat bunlar bilimsel temelli anlatılar değildi.
17.yy.da toplumsal devrimlerin, keşiflerin ve bilimsel buluşların yoğunlaşması, türün ortaya çıkışının asıl zeminini oluşturmuştu. Kepler, 1634'te "Sommirium" adlı kitabında ayda yapılan geziyi anlatır. İngiliz papaz Badwin, 1638'de "Ayda İnsan"ı, Cyrano de Becrac 1650'de "Ayda Gezi"yi yazar.
18. yy.da ise, ayla ilgili düşsel geziyi konu edinen bir başka yazar Voltaire'di. Türkçeye "Yıldızdan Yıldıza Seyahat" (1909) olarak çevrilen "Micromegas"ta Voltaire, evrensel ölçekte insanın küçüklüğünü işler.
19.yy.da ise bilim kurguya Victoria çağı (1837 – 1901) eğlence edebiyatı kaynaklık yaptı.
Bilim kurgunun ortaya çıkışı ve etkili oluşundaki en büyük etken, bilim ve teknoloji alanındaki baş döndürücü gelişmelerdi. Sanayi devrimiyle birlikte, bilim ve teknolojiye duyulan hayranlıktan dolayı, teknolojik ütopya kurma mümkün olmaya başlamıştı.
Bilim kurgu romanlarında teknoloji bir yerlere ulaşmak, bir yerlere adım atmak için kullanılmaya başlanmıştı. 19 ve 20. yy.da ise bilimkurgu, görülmeyenin ve olağanüstünün bilimsel bir temelde olabilirliği iddiasıyla ortaya çıktı.
BİLİM KURGU VE DİĞER TÜRLER
Bilim kurgu, öteki edebiyat türlerindeki cinayet öyküleri, casusluk gerilimleri, sosyal taşlamalar, anti-militarist siyasi hicivler gibi öğeleri kullanabilen, ama yine de kendine özgü niteliğini koruyabilen bir türdür.
Mitoloji ve füturoloji gibi türlerin yanısıra bilimkurgunun ortaya çıkışını besleyen asıl kaynaklar arasında fantastik ve ütopik edebiyat eserleri bulunur.
Bilim kurgu Ve Fantastik
Bilim kurgu ile fantastiği birbirinden ayıran temel özellik, gerçeklik karşısındaki tutumlarıdır. Fantastik romanlar, olayları gerçekdışı dünyada bilimsellikle bağdaşmayan, bilimin karşısına doğaüstü öğeleri (büyücülük vb.) çıkararak gerçekdışı olarak anlatır.
Bilim kurgu ve Ütopya
Bilim kurgunun ortaya çıkışında ütopyalar da etkin rol oynamışlardı. İnsanoğlu kaygılarını ve hoşnutsuzluklarını, kusursuz bir toplum öngören ütopik öykülerle gidermeye çalışıldı. 2500 yıldan beri kurgulanan ütopyalar da çoğunlukla geleceği konu alır. Ütopyalar, felsefi açılımlarını "Guliver'in Gezileri"nde olduğu gibi pozitif bilimlere dayandırmasalar da, insanoğlunun geleceğe umutla bakmasını sağlaması yönünden bilim kurguya kaynaklık yapar.
TOPLUMSAL AÇIDAN BİLİM KURGU
Bazılarının öngördüğü gibi bir 'gerçeklerden kaçış' edebiyatı değil, tam da bastırılan, susturulan, yok sayılan on binlerce farklı gerçekliğin, düzinelerce farklı siyasi tahayyülün, onlarca farklı toplumsal ve kişisel ilişki biçiminin ifade alanı bulduğu ve böylece gerçekliğin çoğullaştığı bir alandır bilim kurgu.
Özellikle kadınların bilim kurguda yeri şaşırtıcı… Kadınlar, bilim kurgu romanlarında yönetici kesimde yer alıyorlar, komutan oluyorlar. (…) Bilim kurgu filmlerinde kadınlar erkekleri kurtarıyor. Aslında bilim kurgu azınlıklara, kadınlara, ikinci sınıf görülen ötekilere, kendilerini ifade etme özgürlüğü tanıyor.
DÜNÜN HAYALLERİ BUGÜNÜN TEKNOLOJİSİ
Bilim kurgu hayal kurma becerisinin ürünüdür. İnsanlar hayal kurarak gerçekliğe ulaşır. Bugün kabul ettiğimiz ve yaşadığımız gerçekliklerin temelinde, geçmişte kurulan hayaller var. Bilim kurgu eserleri, insanoğlunun sınırsız hayal gücü sayesinde bilim ve teknoloji üstünden geleceğin dünyasına sayısız olabilirlikler, olasılıklar önerir. Bilim kurgu tarihi, geçmişteki hayal ve tasarımların bazılarının daha sonra gerçeğe dönüştüğünü göstermiştir.
Uçma rüyası bilim kurguyu besleyen kaynaklardan
Uçmak, mitolojik öykülerde önce dillendirilir, aradan yüzyıllar geçtikten sonra düş gerçeğe dönüştürülür.
Efsaneye göre labirente kapatılan Daidolos ve oğlu İkaros, kurtulmak için uçmayı düşünürler. Baba oğlu için kanat yapar ve balmumuyla bunları İkaros'un vücuduna yapıştırır. Havalandığında yüksekten uçmamasını söyler. Babasının öğüdünü dinlemeyen ve yükseldikçe yükselen İkaros, güneşe yaklaştıkça kanatları tutan balmumu erir ve Sisam Adası yakınlarında denize düşerek ölür. Bu öyküde yer alan insanoğlunun uçma isteği, 19. yy.ın sonu ile 20. yy.ın başında gerçekleştirildi.
Fransız yazar Cyrano de Bergerac, 1650'li yıllarda "Ay Devletlerinin ve İmparatorluklarının Gizli Tarihi" adlı kitabını yazar. Yazar, paraşüt ve gramofon gibi araçlara, henüz bu araçlar icat edilmeden kitabında yer verir. Kitabın kahramanı uçmayı da gerçekleştirir.
Günümüzün genetik mühendisliği
İngiliz yazar Mary Shelley, 1817 tarihli öyküsü "Frankeştayn"da çılgın bilim adamının tanrıya öykünerek canlı (yapay insan) yaratmasını anlatır. Yarattığı canlının denetimden çıkmasının yol açacağı felaketler üzerinde durulur. Günümüzde genetik mühendisliğini geldiği aşama, hayvan kopyalaması gibi gelişmeler düşünüldüğünde, kitapta yazılanlar insanlara artık düş olarak görülmüyor.
Ayrıca organ nakil işlemini de ilk kez bu kitapta gördük.
"Benim için küçük, insanlık için büyük bir adım." (Neil Armstrong)
Jules Verne ve H. G. Wels'in söz ettiği aya yolculuk düşü 20 Temmuz 1969 tarihinde astronotların ay yüzeyine ayak basmalarıyla gerçeğe dönüştü. Jules Vern'in anlatılarıyla, sonradan gerçekleştirilen ay yolculuğu birbirine çok benzer. Böylece aya yolculuk ve ay, bilim kurgu yazarlarının ilgi odağı olmaktan çıkmış, yazarlar başka gezegenlere ve yıldızlara yönelmişlerdi.
Metal insanlar
İlk kez 1920'de Çek yazar Karel Capek'in yazılarında geçen robot, otomatik ve kendi kendine sürekli çalışan anlamına geliyor. Bilim kurguda metalden ve insan biçiminde tasarlanan robotlar günümüzde de bu biçimleriyle sanayide kullanılıyor. Kimi sektörlerde insanların yerini robot işçiler almakta, ayrıca insana zarar verecek ortamlarda robotlar iş görmektedir.
Farkında olmadan atom bombasını anlatmış
ABD, II. Dünya Savaşı yıllarında atom bombası üretme çalışmalarına sürdürürken, bir bilim kurgu dergisinde çıkan bir öyküde atom bombasının nasıl yapılacağı anlatılır. Telaşlanan istihbarat örgütleri bir soruşturma yürütürler. Atom bombasını gerçeğine yakın bir biçimde betimleyen yazarın, devletin bu çalışmasından habersiz olduğu anlaşılır. Bomba yapma çalışmaları sürdürülür, Nagazaki ve Hiroşima'ya atıldığında, öyküde benzeri anlatılan bombanın niteliğini tüm insanlık acı bir biçimde öğrenmiş olur.
Günümüzde dünyayı avuçlarımızda tutan ağ
Mark Twain'in 1898 yılında yazdığı From the London Times of 1904 adlı kısa yazısında bahsi geçen, telelectroscope olarak adlandırılan, dünya çapında bir bilgi paylaşım ağı internetin ilk bahsiydi.
"John Brunner'in "Şok Dalgası Süvarisi" adlı eserinde, insanlar telefon tuşlarını kullanarak kredi işlemleri yapabilmekteydi. Dünyada iletişim, bir ağ sayesinde olmaktaydı. Yazar bu kitabını 1974 yılında yazdı. Günümüzde internet ile istediğimiz her türlü bilgiye ulaşabiliyor, posta gönderebiliyor veya herhangi bir ürünü sipariş edebiliyoruz."
Artur C. Clarke '2061′ adlı kitabında Jüpiter'den ve onun uydularından bahsediyordu, hatta birinde buz kitlesi olduğunu bile söylüyordu; kitabın yazıldığı tarihten sonra teknoloji gelişince bu araştırmalar yapıldı ve kita pta söylenenler doğrulandı.
Denizaltı
İcadın ana fikrini Jules Verne'ün Denizler Altında Yirmi Bin Fersah'tan alan Amerikan mucit Simon Lake, modern denizaltıların babası olarak bilinir. Lake, safra tankı, dalgıç kompartımanı ve periskop dâhil birçok icadında Jules Verne'ün bu güzel eserinden esinlenmişti. Lake'in kurduğu şirket 1898'de açık okyanusta kullanılabilen ilk denizaltı olan Argonaut'u üretmişti.
Helikopter
Jules Verne asıl kurguladığı denizaltıyla ünlüyken, Nautilus'la geleceğin uçağını öngördü. Modern helikopterin mucidi Igor Sikorsky de gençken okuduğu Jules Verne'ün Fatih Robur adlı kitabından esinlenmiş. Sikorsky sık sık Jules Verne'ün "Birinin hayal ettiğini, başka biri gerçeğe dönüştürebilir" sözünü dile getirir.
Roket
Amerikan bilim insanı Robert H. Goddard, 1898 yılında gazetede H. G. Wells'in Marslıların istilasını anlattığı Dünyalar Savaşı adlı romanıyla ilgili yazı dizisini okuduktan sonra çok etkilenir ve uzun uğraşlar sonucu 16 Mart 1926'da ilk akaryakıtla çalışan roketi üretir. Goddard'ın daha sonra söylediğine göre gezegenler arası uçuş kavramı "onun hayallerini son derece cezbeden bir şey" miş.
Nükleer enerji
H. G. Wells 1914'te The World Set Free (Özgür Bırakılan Dünya) adlı kitabını yayınladı. Kitap,1933'te 'yapay' bir nükleer enerjinin üretilerek, dünya savaşını başlatacağını ve daha sonra dünyanın barış içinde yaşayacağını konu alır. Kitabı okuyan fizikçi Leo Szilard, kitaptan çok etkilenir ve kitaptan aldığı ilhamla 1932'de nükleer zincir reaksiyonları problemini çözer.
Muharebe bilgi merkezi
1930'larda ve 40'larda E.E. "Doc" Smith, okuyucularının gönlünü Galactic Patrol'ün maceralarını anlattığı Lensmen öyküleriyle fethetti. Yazarın, 1947'de yazdığı romanda yer alan kontrollü savaş gemileri, Amerikan Deniz Kuvvetleri'ne ilham vermiş.
Uzaktan kumandalı protez el
Ünlü bilim kurgu yazarı Robert Heinlein 1942'de yayınladığı kısa öykü, uzaktan kumandalı protez eli icat eden Waldo F. Jones'a ilham kaynağı olmuş. Gerçek hayata uyarlanan kollar 1940'ların ortalarında nükleer endüstri için üretilen kollar, waldos adını almışlar.
Cep telefonu
Motorola'nın araştırma ve geliştirme müdürü Martin Cooper, 1970'lerin başlarında ilk cep telefonunu tasarlarken 'Star Trek'ten ilham almış. Yüzyılın en büyük icatlarından biri olarak nitelendirilen cep telefonunun mucidi Cooper eseri için, "Bu bizim fantezimiz değil, amacımızdı," diyor.
Şok tabancası
Gençler için yazılmış bilim kurgu romanlarının zeki kahramanı Tom Swift, 20. yüzyılın başlarının en ünlü edebi karakterlerinden biriydi. NASA fizikçisi Jack Cover Taser'ı bir fan olarak icat etmişti. Taser adını, Swift'in kurgusal icatlarından "Thomas A. Swift's Electric Rifle" (Thomas A. Swift'in Elektrik Tüfeği) ın baş harflerinden almış.
Ses / film oynatıcısı
Apple'ın bilim insanı Steve Perlman çığır açan multimedya programı QuickTime player (ses/film oynatıcısı)'ı yaratma fikrini karakterlerden birinin bilgisayarda müzik parçaları dinlediği Star Trek: Yeni Nesil'i izledikten sonra düşündüğünü söylüyor.
Sanal dünya oyunu
Neal Stephenson'ın 1992'de yazdığı Snow Crash (Kar Kazası), insanların kendileri yerine 'avatar'larıyla var oldukları üç boyutlu online 'Metaverse' (gerçeğe yakın sanal dünya) i tüm detaylarıyla tanımlıyor. Ünlü online ortamlardan biri olan Second Life'ın yaratıcısı Philip Rosedale, liseden beri sanal dünya fikriyle ilgilenmiş ve Snow Crash'ı izledikten sonra "yakın gelecekte sanal dünyanın nasıl görüneceğiyle ilgili" fikre vasıl olmuş.
Kulaklık
Ray Bradbury'nin 1951'de basılan bilim-kurgu romanı Fahrenheit 451′de fikri sunulan kulak içine uygun tasarlanmış küçük kulaklıklar, şimdilerde yanımızdan ayıramadığımız aksesuar ve ihtiyacımız.
Otomatik kapılar
H.G. Wells'in 1899 yılında yayınlanan When the Sleeper Wakes adlı bilim-kurgu romanında sözü geçen otomatik kapılar metropollerde binaların vazgeçilmezi.
Kredi kartı ve ATM
Bilindiği kadarıyla ilk defa Edward Bellamy'nin 1888 tarihli Looking Backward romanında benzeri tasvir edilen; kredi kartları ve para çekme makineleri günümüzde yine vazgeçilmezler arasında.
Gökyüzü yazıları
1889 tarihinde yayınlanan, In The Year 2889 isimli Jules Verne eserinde gökyüzüne yazı yazma fikri ilk kez karşımıza çıkıyor.
Pratik kahve makineleri
Isaac Asimov'un 1964 yılında kaleme aldığı Visit to the World's Fair of 2014 yazısında sözü geçen, şu an birçok yerde bulabildiğimiz kahve makineleri o zaman da kokusunu okuyucularına duyurdu mu dersiniz?
Kablosuz (Wireless) aygıtlar
Isaac Asimov'un Visit to the World's Fair of 2014 yazısında bahsi geçen, 2014 yılında kullanımda olacağını tahmin ettiği, elektrik bağlantılarına ihtiyaç duymayan kablosuz aygıtlar insanlar arasında iletişimin şu anda öncüsü sayılır.
Sanal gerçeklik teknolojisi
Stanley Grauman Weinbaum tarafından 1935 yılında yazılmış olan Pygmalion's Spectacles adlı kısa hikayede ilk izlerine rastladığımız sanal gerçeklik teknolojisi hayatımıza kısa süre önce dahil oldu.
(Sabitfikir, Esin Kaynağı Bilim Kurgu Olan 10 İcat; Kayıp Dünya, Blimkurgu Edebiyatı; nBeyin, Bilimkurgu Eserlerinde Temelleri Atılmış 30 Buluş)