İstanbul'un “sur içi camileri”
İslam medeniyetinin gelişip dünyaya yayılmasında eğitim ve öğretim faaliyetleri her zaman odak noktası oldu. Bu sebeple camiler ve külliyeler en önemli çekim merkezleri haline geldi. Felsefe, tıp, matematik, astronomi ve kimya gibi derslerin de öğretildiği camiler, Osmanlı için son derece önemli unsurlar olarak toplumun yaşayan mekânları arasında yer aldı. Osmanlı'da özellikle İstanbul'un fethinden sonra bilhassa da sur içi bölgesinde çok sayıda cami ve beraberinde külliye inşa edildi. Gelin, İstanbul'un sur içi bölgesinde hangi camiler var, kısaca bakalım.
Eminönü - Küçükpazar bölgesi
İstanbul'un sur içi bölgesinde kalan onlarca cami ve mescid bugün hala varlığını sürdürüyor. Bu cami ve mescidler, yerli - yabancı turistlerin İstanbul gezilerinde mutlaka yer buluyor.
📌Tarihi yarımadanın Eminönü bölgesinde, Yeni Cami, Ahi Çelebi Camisi, Rüstem Paşa Camisi, El Hac Timurtaş Mescidi, Sarı Timur Camisi yer alır.
👉Yeni Cami; Bugün Eminönü denilen yerde bulunan caminin temeli 1597 yılında atıldı. Sultan III. Mehmed'in tahta geçişiyle Valide sultan namı ile bütün nüfuz ve hükmü eline alan ve hatta siyasî işlere bile karışmaya başlayan Safiye Sultan, hayrat ve hasenatla şerefini yükseltmek arzusunu duyunca bir cami yaptırmaya karar verdi. Mimarlığa Ser Mimaran-ı Alem Davud Ağa getirildi.
Yapımı 66 yıl süren Osmanlı camisi: Yeni Camii
📌Küçükpazar bölgesinde, Üç Mihraplı Cami, Softa Hatip Camisi, Kepenekçi Sinan Mescidi, Hoca Hamza Mescidi, Saman Emini Evvel Camisi, atlama Taşı Camisi, Yavuz Er Sinan Camisi, Hacı Kadın Hızır Bey Camisi, Şebsafa Hatun Camisi yer alır.