İstanbul’un Fethi ile gelen yenilikler
İnsanların yaşantıları, beslenme alışkanlıklarının belirlenmesinde ve değişiminde öncü olmayı arz eder. Zengin bir yemek kültürüne sahip olan milletimiz için de tahıl, et ve bakliyattan farklı olarak; üstelik yakın bir zamandan itibaren denizlerden gelen bir lezzet sofralarımızı süslüyor. İstanbul'un Fethi ile gerçekleşen birçok yenilik içerisinde deniz ürünleri de ziyafetlerimizde yerini aldı. Medeniyetlerin beşiği İstanbul'un kendine has kültürlerinden balık kültürünü sizler için derledik.
İSTANBUL’UN FETHİ İLE DENİZLERDEN GELEN BEREKET
Tahıl, et, bakliyat ve süt ürünleri ağırlıklı olan yemek kültürümüzde başta balık olmak üzere su ürünlerinin dâhil olması İstanbul'un fethinden sonradır. Fatih döneminde düzenlenmiş saraya ait mutfak defterlerinde padişahın sofrasına gelen yiyecekler arasında deniz ürünleri de yer alıyordu.
Türk sofrasına sonradan dâhil olması, denize ve suya bağlılığın balık kültürüne nüfuz edememesi yiyecek olarak balığı devamlı olarak kenarda bıraktı ve kıyı bölgelerimizde sınırlandırdı. Yurdumuzun üç tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen ağırlık İstanbul ve Doğu Karadeniz'de toplandı.
İstanbul, Marmara ve Karadeniz'in birleştiği noktada yer alması sebebiyle kültürel, jeopolitik özelliklerinin yanında aynı surette denizcilik ve balıkçılık şehri olarak da tanımlanması gereklidir.