Probiyotiklerin insan sağlığı için önemi nedir? Reflü hastaları nelere dikkat etmeli?

Sağlığa dair akıllardaki pek çok soru işaretine cevap bulduğumuz Sağlık Arası programımızın yeni konuğu Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Alpaslan Tanoğlu. Reflü, gastrit hastalarının nelere dikkat etmesi gerektiği, probiyotikler ve prebiyotiklerin ne olduğunu Doç. Dr. Alpaslan Tanoğlu ile konuştuk. Burcu Sandıkçı: Gastrit ve reflü toplumumuzda sık görülen mide rahatsızlıklarındandır. Peki, bunlar nedir ve nasıl meydana gelir? Doç. Dr. Alpaslan Tanoğlu : 🔹 Ramazan ayında hem gastrit hem de refluden muzdarip olan maalesef hastalarımız var. Şimdi bu tabirler birbirine yakın gibi gözükse de aslında birbirinden farklı. 🔹 Gastrit dediğimiz hadise, mukoza dediğimiz midenin iç çeperinde tahriş olmasıyla beraber bir kısım mide problemlerinin olmasıdır. 🔹Reflü hastalığı, mide içindeki asitliğin o koruyucu mekanizmaları aşıp ağıza doğru asitliğin gelmesi özellikle yemek borusunu etkilemesi, ağız, dişler, çeşitli vücuttaki sıkıntılara neden olabilecek hadiselere sebep olmasıdır. Nefes darlığından tutunuz dişlerde erozyonlara kadar, ağız kokusundan tutunuz yemek borusunda ciddi yangınlara kadar çok farklı istenmeyen olaylara sebep olabiliyor reflü. Burcu Sandıkçı: Ramazanda iftardan sonra bir anda yemek yiyoruz. Reflü, gastrit gibi hastalıkları olanlar nelere dikkat etmesi gerekir? Doç. Dr. Alpaslan Tanoğlu : 🔹 Ramazan ayında beslenme düzenini iyi ayarlamamız gerekir. Ramazan ayı bir detoks sürecidir. Vücut kendini yenilemeye başlıyor. Bir tamir, onarım süreci başlıyor. Buna da bizim yardımcı olabilmemiz için dengeli ve yeterli beslenmemiz gerekiyor. Öncelikli olarak bu iki öğün olduğu için bir anda yüklenilmemesi olmazsa olmazımızdır. Hem sahurda hem de iftarda belli miktarda yemek ve ondan sonra ihtiyaç hâsıl oldukça veya arzu ettikçe bu iki ana öğünümüz arasında ufak ufak serpiştirmeler yapmamız lazım. 🔹 İftardan başlamak istiyorum. Bir çorbayla başlamak, ondan sonra mümkün olduğunca sebze yemekleri ya da et türü bir şey yenilecekse kızartma olmadan haşlama, ızgara gibi tencerede pişmiş gıdalarla gitmek çok uygun olacaktır. 🔹 Ramazan ayında beslenme düzenini iyi ayarlamamız gerekir. Ramazan ayı bir detoks sürecidir. Vücut kendini yenilemeye başlıyor. Bir tamir, onarım süreci başlıyor. Buna da bizim yardımcı olabilmemiz için dengeli ve yeterli beslenmemiz gerekiyor. Öncelikli olarak bu iki öğün olduğu için bir anda yüklenilmemesi olmazsa olmazımızdır. Hem sahurda hem de iftarda belli miktarda yemek ve ondan sonra ihtiyaç hâsıl oldukça veya arzu ettikçe bu iki ana öğünümüz arasında ufak ufak serpiştirmeler yapmamız lazım. 🔹 İftardan başlamak istiyorum. Bir çorbayla başlamak, ondan sonra mümkün olduğunca sebze yemekleri ya da et türü bir şey yenilecekse kızartma olmadan haşlama, ızgara gibi tencerede pişmiş gıdalarla gitmek çok uygun olacaktır. https://www.instagram.com/p/Cc0bmWQjWmE/ 🔹 Mide şikayetlerinden korunmak için asitli gıdalardan mutlaka uzak durmak lazım. Maalesef meşrubat türevi asitli gıdalar mideyi yoruyor. Ondan sonra kızartmalar, yağlı yemekler, tütsülenmiş gıdalar bir kısım salamura yiyecekler ya da turşu tarzı yiyecekler yine mide asidinin artmasına sindirim sisteminde maalesef hazımsızlıklara neden olacak gıdalar gibi duruyor. 🔹 Özellikle süt ve süt ürünleri derken mide ve bağırsak sistemimizde bize dost olan canlılar var. Biz buna mikrobiyota diyoruz. Burcu Sandıkçı: Probiyotikler son zamanlarda bağırsak sağlığı için oldukça sıklıkla gündeme geliyor. Peki, probiyotiklerin insan sağlığı için önemi nedir? Doç. Dr. Alpaslan Tanoğlu : 🔹 Mikroskobik canlıların dengesinin sürmesi için çok önemli iki bileşen var hayatımızda uygulamamız gereken. Probiyotikler ve prebiyotikler. Probiyotikler adı üstünde kendisi bu mikroorganizmaları barındıran ve vücudumuzda bize dost olan canlıları destekleyen gıdalar. Bunların en başında yoğurt ve kefir geliyor. Süt kaymağı ve tereyağ gibi hayvansal gıdalarda bulunabiliyor. Bunlar o kadar önemli ki, artık olmazsa olmazımız. 🔹 Vücudumuzu özellikle mide bağırsak sistemimizi probiyotik gıdalarla doğal bir şekilde besleyebilirsek sadece mide bağırsak sitemimizi değil karaciğerden tutunuz da ruh sağlığı, beyine, akciğer ve kalbe kadar vücudun birçok organında çok faydalı etkiler ortaya konulduğu bilimsel bir şekilde kanıtlanmış. Biz de hayatımızda sağlığımızda bu ürünleri tüketerek daha sağlıklı bir şekilde hayatımıza devam edebileceğimizden çok net bir şekilde eminim. Prebiyotikler ise aslında bizim gıdalarla aldığımız fakat tam olarak sindiremediğimiz ancak bağırsaktaki özellikle bu dost canlıları gıda olarak kullandıkları ve yine onları destekleyen onları güçlendiren gıdalardır. Örneğin sarımsak, soğan, bir kısım baklagiller gibi. Hem probiyotikleri hem prebiyotikler gerek günlük hayatımızda gerek Ramazan ayında hayatımıza soktukça çok daha sağlıklı bir şekilde beslendiğimiz bir beslenme tarzına girdiğimiz aşikar olacaktır. Onun dışında bir açlık dönemi olacağı için ve mide boşalmasını geç sağladığı için kuru baklagiller, fasulye, nohut, barbunya, yeşil, kırmızı mercimek gibi yiyecekleri tavsiye ediyoruz. Çok da sağlıklı olur, acıkma açısından da sıkıntı kalmaz. En çok sıkıntılardan biri de sahur yaptıktan sonra hemen yatmak ya da sahurda çok gıda tüketmek. Bunlara mutlaka riayet etmek gerekiyor. Bu tip hastalıklardan muzdarip olan izleyicilerimiz varsa mümkün olduğu kadar sahur saatini biraz daha erkene çekmek daha faydalı olacaktır. Özellikle reflüye sebep olacak baharatlı, asitli ya da karbonhidrat içeriği yüksek olan gıdalardan ziyade, mide boşalmasını pozitif yönde etkileyecek gıdalara yönelmeleri lazım. Mesela peynir, yumurta, yoğurt gibi veya hafif ağır olmayan çorbalar gibi. Probiyotiklerin insan sağlığı için önemi nedir? Asit içeren gıdaların mümkün olduğu kadar dengeli bir şekilde soframızda bulunması dengeli olarak tüketilmesi çok önemli. Reflü hastalarımızın gün içerisinde kendisine önerilmiş ilaçları varsa mide asit azaltıcı ilaçlar, şuruplar gibi bunlar iftar ya da sahurda kullanmaları uygun olacaktır. Yine reflü hastalarının mümkünse reflü yastığı ya da yattıkları alanın yatağın baş kısmını biraz daha yükseltmeleri ya da biraz daha yüksek yastık kullanmaları tavsiye olunur. Özellikle çok sıkı kemer bağlamamaları, yemek yemedikten sonra karın içi basıncı arttıracak hareketlerden kendilerini korumaları bir kısım önerilerimiz olabilir. Kendilerine önerilen ilaçları kullanmaları ve öğünleri fazla miktarda değil azaltarak ve kendine dokunan yiyeceklerden uzak durarak bu zaman dilimini atlatabilirler. Yine bizim kültürümüzde var çayı çok seviyoruz kahveyi seviyoruz. Çay içilecekse mümkün olduğu kadar açık çay içilmesini tavsiye ediyorum. Çünkü hem çay hem de kahve zayıf diüretik dediğimiz vücuttan su atıcı özellikleri vardır. Onun için biz sıvı tüketin derken ısrarla su, maden suyu özellikle sade maden suyu, ayran gibi bitki çayları olabilir, adaçayı, ıhlamur, kuşburnu gibi. Bunların tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Reflünün en önemli sebeplerinden biri de sigaradır. Hazır Ramazan ayında oruç tutarken yine iftar ve sahur arasında mümkün olduğu kadar sigaradan uzak durmaları, hem genel vücut sağlığı açısından hem de gastrit-reflü gibi mide hastalıklarından sıkıntıların doğmasını engelleyecek önemli bir yaklaşımdır.