Ara Güler: "Biz Osmanlı’dan gelen bir devletiz, onların nesi var?"
Üsküdar Belediyesi tarafından "Foto Muhabiri Ara Güler'e Vefa Gecesi" düzenlendi. Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen programda konuşan Ara Güler, dünyada en mühim bilginin tarih olduğunu, çünkü ancak tarih ile geçmişin öğrenilebileceğini söyledi.
Amerikalı bir gazetecinin yanında yetiştiğini dile getiren Güler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğraflarını çekmesine ilişkin, "Bir gün bir yere gittik. Bir şey alıyordum. Orada bana yakın oldu. Bir süre evine gittim. Resimlerini çektim. Bugüne kadar kaç cumhurbaşkanı geçti bizden, 20 tane, 30 tane geçti. Bir tanesi de kafa tutmadı ya kimseye. Yani onun o tarafı hoşuma gidiyor. Niye çekinsin ki biz devletiz be, Osmanlı'dan geliyoruz biz. Uygur yazılarını Moğolistan'da çektim. Bütün bunlar var. Onların nesi var? Zavallı Amerika'nın nesi var?" dedi.
Vefa gecesine Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da katıldı. Kalın, Güler'in sözünün altını çizerek, "Foto muhabirliği tarihe düşürülmüş bir kayıt, tarihi dondurmak, o anı yakalamak aslında, bizim medeniyetimizin çok önemli değerlerinden birisine atıfta bulunuyor. "dedi.
"İSTANBUL'UN HİKÂYESİNİ ANLATIYOR"
İbrahim Kalın, Ara Güler'in hikâye anlatan fotoğraflar çektiğine işaret ederek, "İstanbul'un hikâyesini anlatıyor, Afrodisyas'ın, Dali'nin, Picasso'nun hikâyesini anlatıyor. Bu, hakikaten bizim üzerinde çok kafa yormamız gereken bir şey. Çünkü biz hikâyeleri, masalları olan bir coğrafyanın çocuklarıyız. Biz büyük hikâyeleri, masalları, destanları olan bir milletiz ama bugün hikâye anlatmayı unuttuk. Eskiler buna tahkiye sanatı derdi, hikâye anlatma sanatı. Hikâyelerimizi unuttuk. Düşünün, Binbir Gece Masalları'ndan Leyla ile Mecnun'a, Yusuf ile Züleyha'ya, Mem u Zin'e, onlarca hikâyeye kadar. Bunlar bizi var eden tasavvurumuzu inşa eden büyük hikâyeler, anlatılar ve bunlar yüzlerce yıla yayılmış, inşa edilmiş, her nesil tarafından üretilmiş hikâyeler." şeklinde konuştu.
"GÜLER, YAVUZ GEMİSİNİN HİKAYESİNİ YAPMIŞTIR"
Foto muhabiri Coşkun Aral, Güler'e 45 yıldır çıraklık yaptığını, fakat hala ona kalfa olamadığını söyledi. Ara Güler'in tanınmayan birçok özelliğinin olduğuna dikkati çeken Aral, şunları anlattı:
"Belgeselci olduğunu biliyor musunuz? Üstelik Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan önce milyonlarca kilometrekare Osmanlı'nın bugün 765 bin kilometrekareye inmesine yol açan Birinci Dünya Savaşı'nın sonucu değil, başlatıcısı olarak tanımlanan bir geminin, Yavuz'un hikayesini yapmıştır. Söküldüğü gün devreye girip, günlerce o geminin söküm hikayesini yapmıştır ama ne yazık ki ülkemizin bir kaderi vardır. Sansür denilen şey. O filmin orijinallerini getirmek bana nasip oldu, yıllar sonra 1980'lerde New York'tan. O zamanlar ne yazık ki Türkiye'de o belgeseli yayınlamadılar. Şu anda 'Kahraman'ın Sonu' olarak onu izleme imkanımız var. Hakikaten insanlık tarihini, ülke tarihini özellikle Birinci Dünya Savaşı'nı anlatan bir kurmaca film."