Cilt Maskesi (Kayısı - Elma Maskesi)
Değerli okuyucu, araştırmalarım esnasında hiç beklemediğim sonuçlar çıkabilmektedir. Bu sadece benim karşılaştığım bir şey değildir. Genelde araştırma yapan hemen hemen her bilim adamının karşılaştığı bir durumdur. Amerika Birleşik Devletleri Uzay Araştırma Merkezi, Uzay araştırmaları esnasında kuartz saati keşfetmiştir. Gerçekte uzay araştırma merkezinin hedefi veya amacı kuartz saati (dijital saati) bulmak değildi, uzay araştırmaları sonucunda bir yan ürün olarak ortaya çıkmıştı. Ama o kadar faydalı bir buluş oldu ki, günümüzde artık hemen herkesin kullandığı saat dijital saattir. Hem çok ucuz hem de çok dakiktir. Kaliteli bir kuartz saat yılda ancak birkaç saniye hata yapmaktadır.
Doğa kesinlikle çöp üretmez. Ne kirazın sapı, ne patatesin ne de portakalın kabuğu bir çöp değildir. "Bitkisel Sağlık Rehberi" adlı kitabımda, patatesin kabuklarının veya kirazın saplarının birer çöp olmadığını anlattım. Günlük hayatımızda patatesin kabukları soyulup çöpe atılır. Yediğimiz kirazın sapları çöpe atılır. Soyduğumuz portakalın kabukları, aynı şekilde çöpe atılır. Patatesin kabukları, patatesle beraber kullanıldığında bağırsak kanserinin tedavisinde güçlü bir yardımcıdır. Aynı zamanda da bağırsak kanserine karşı önleyicidir. Bağırsak kanserine yakalanma riski yüksek olanların yılda birkaç kez kabuklarıyla beraber uygulayacakları patates kürü mükemmel bir önleyicidir.
Kurutulmuş kiraz sapları, âdet dönemlerinde vücutları su toplayan veya yüzlerinde şişkinlik oluşan bayanların imdadına yetişir. Öylesine yardımcıdır ki, kürü uygulandığında alınacak sonuç şaşırtacak kadar mükemmeldir.
Portakalın kabuklarından reçel yapabilirsiniz. Hiçbir şey yapamazsanız, bu kış meyvesinin kabuklarını çöpe atmadan önce, evinizdeki sobanızın üzerine koyarsanız, bir anda tüm evinizi hoş bir kokunun sardığını hayretle hissedebilirsiniz.
Allah'ın biz insanlara sunduğu hiçbir nimetin hiçbir bölümü çöp değildir. Eğer, doğal bir ürünün belli bir kısmını çöpe atıyorsak, biliniz ki, onun hakkında bilgi sahibi olmadığımızdandır. Yıllar önce elma üzerinde çalışmaya başlamıştım. Taze elma genelde soymadan kabuklarıyla beraber yenilir. Taze elmanın da kabuklarını soyup çöpe atan insanlar çoğunluktadır. Buzhanede bekletilmiş elmanın kabukları soyulup çöpe atılır. Çünkü soğuk hava deposundan çıkan elmaların kabukları biraz acımtırak olabilir. Bu nedenle ısırarak tüketilmez. Bunun yerine kabukları soyulup çöpe atılır. Hâlbuki ister taze ister soğuk hava deposunda bekletilmiş olsun, elmanın kabukları çöpe atılmayı hak etmiyor. Yukarıda ilk paragrafta anlattığım gibi, amacım elma kabuklarının insan sağlığı üzerindeki etkilerinin neler olabileceğini araştırmaktı. Elma kabuğu üzerine yapmış olduğum araştırmaların sonucunda hiç beklemediğim bir sonuçla karşılaştım. Cildi mükemmel bir şekilde besleyecek, tazelik ve parlaklık kazandıracak etkin maddelere sahip olduğunu gördüm. Peki, bu etkin maddelerden nasıl faydalanabilirdik? Elma kabuklarını bu amaçla tek başına kullanmak yeterli değildi. İçerdiği bu faydalı etkin maddelerin cildimize uygulandığında etkili olabilmeleri için, ikinci bir promotora ihtiyaç vardı. Yaptığım çalışma sonucunda, en uygun promotorun kayısı olduğunu gördüm.
Değerli okuyucu, kozmetikle ilgili çalışmalar benim pek fazla üzerinde durmadığım ve zaman ayırmadığım konulardır. Bir deri hastalığı üzerine kırmızı elma kabuklarının etkili olabileceğini araştırmaya başlamıştım. Çünkü elmanın içerisinde bulunan bazı etkin madde gruplarının, örneğin digalactosyl-diglycerid'in bir deri hastalığına karşı etkili olduğunu biliyordum. Bazı meyve kabuklarında kimyasal adı farnesen olan bir etken madde vardır. Farnesen maddesinin çok iyi tanımlanmış alpha-farnesen ve beta-farnesen olmak üzere iki adet izomeri bulunur. Koklandığında, özellikle yeşil elmaya has kokuyu veren bu etken maddedir. Kabuğunda farnesen bulunan meyvelerin kabukları zarar gördüğünde, açığa çıkan farnesen havanın oksijeniyle temas ederek zarar gören bölgenin kararmasına (koyu kahverengi) neden olur. Sonuçta meyve zedelendiği bölgeden çürümeye başlar. Farnesen maddesi, bulunduğu meyvenin kabuğunu (cildini) dirençli kılan bir maddedir.
Araştırmalarımın sonunda kırmızı elma kabuklarının içeriğindeki etkin madde gruplarının tek başına etkili olamayacağını gördüm. Etkili olabilmesi için beraberinde farklı bir promotorla (işlev artırıcı) kullanılması gerekiyordu. Bu yolda araştırmaya devam ederken sırada kayısı vardı. Kırmızı elma kabuklarıyla kalın doğranmış kayısı karışımının cilde tazelik, canlılık kazandıran mükemmel bir maske oluşturduğunu buldum. Kırmızı elma kabuklarıyla beraber kayısı uygulaması, araştırdığım deri hastalığına çözüm getirmemişti ama yan sonuç olarak cilt tazeliği, canlılığı ve cildin güzel görünümü için uygulanabilecek başarılı bir yüz maskesi ortaya çıkmıştı. Ancak, halen kırmızı elma kabuklarına uygun promotoru araştırmaya devam ediyorum. İnşallah, araştırmalarım sonuçlandığında açıklayacağım.
KIRMIZI ELMA – KAYISI YÜZ MASKESI KÜRÜ
Bu maske için kullanacağınız malzemeler: bir adet sert ekşi olmayan orta boy kırmızı elma ve dört adet sert kayısıdır. Bir adet orta boy kırmızı elmanın kabuğu ince olarak soyulur. Maske için kullanılacak olan, kırmızı elmanın ince soyulmuş kabuklarıdır. Dört adet sert kayısı her biri yaklaşık 1,5 cm kalınlığında doğranır. Kayısının (kabuklarıyla beraber) çekirdeğinin etrafında bulunan yumuşak plasenta kısmı kullanılmamalıdır. İnce olarak soyulmuş kırmızı elma kabuğuyla kalın etli (1,5 cm) doğranmış dört adet kayısı beraberce küçük bir kapta ve çok az su ilave ederek kısık ateşte beş dakika pişirilerek lapa haline getirilir. Lapanın çok cıvık olmamasına özen gösteriniz. Beş dakikalık pişirme süresinde az az su ilave ederek çok cıvık olmayan kıvamı koruyunuz, çatal veya kaşık yardımıyla iyice ezerek homojen hale getiriniz. Beş dakika tamamlanınca ılınmasını bekleyiniz. Ilıyınca iki parmak yardımıyla alnınıza, burun ve yüzünüze çok hafif bir şekilde, fazla bastırmadan yedirerek sürünüz. En az yirmi, en fazla otuz dakika bekletiniz. Daha sonra sadece suyla yıkayınız ve havluyla kurulayınız. Bu işlem haftada bir kez uygulanır. Ayda üç defadan fazla uygulamayınız.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.