Sosyal medya ahlakı
İnsanı en çok da insandan korumak gerekiyor. İçinizde Allah korkusu bulunmuyorsa, bu ancak kanunla mümkün olabiliyor. Yasaların işlemediği, otoritenin kalmadığı coğrafyalarda nelerin yaşandığını yıllardır görüyoruz. Aynı sokakta hayat süren insanların karşılıklı kıyımlarına üzülerek şahitlik ediyoruz.
'Sanal dünya' dediğimiz sosyal medya, hayatın bir gerçeğine dönüştü. Hiçbir kuralın, kanunun olmadığı bir yerde neler yaşanıyorsa, orada ona maruz kalabiliyoruz.
Bazı kimseler, karşısındaki insanın da bir hayatı ve haysiyeti olduğunu unutabiliyor.
Sosyal medya vesilesiyle kötülük yapmak kolay ve bedelsiz hale geldi. Sahte isimle bir hesap açıyor ve dilediğinizi yazıyorsunuz. Oysa dilediğimizi yapamadığımız zaman insan olmuş oluyoruz. Günlük hayatta yaptıklarımızdan ve kâğıt üzerine yazdıklarımızdan sorumlu tutuluyoruz da sosyal medyadaki faaliyetlerimizden neden sorumlu tutulmuyoruz?
Memleketimizin hakkını, milletimizin hukukunu korumayı amaçlayan sosyal medya yasası gündeme gelir gelmez, birileri hemen "sansür" kelimesini yüksek sesle dillendirmeye başladı.
Haksızlığın, hakaretin ve zulmün özgürlüğü olamaz. Özgürlük adı altında bir başkasına eziyet etmek, iftira atmak, itibar suikastı yapmak insanî midir?
Eleştiri, bilgiyle beraber ahlak ve adalet ister. Ahlaksız ve adaletsiz eleştiriye "düşmanlık" diyoruz. Bunu aynı kişi ve kurumlarla ilgili hiç durmadan tekrar etmek ise "husumet" bahsine giriyor.
Eski devirleri anlatan bir söz vardır. Hikâyesi de etkileyicidir. "Mağlupların vay haline!" Günümüzde ise öne çıkanın, iyi iş yapanın, şahsiyetli duruş sergileyenin vay haline! Özellikle sosyal medyada.
İsimsiz bir hesabın ismiyle ortada olan bir insana saldırması adalet değildir. Kavga etmeleri bile adil olmaz. Biri zarar görebilir, diğeri hiç görmez. Çünkü öyle biri yok.
Sosyal medyanın faydalı tarafları elbette var. İnsana ses oluyor. 15 Temmuz gecesinde vatan evlatlarının hızlı hareket etmesinde sosyal medyanın payı büyüktü. Bunu kabul edelim.
Yazımızın başlığına 'sosyal medya ahlakı' dedik ama orası için ayrı kurallar gerekmiyor. İyi bir insan olmak adına ne yapmamız icap ediyorsa, onları orada da sürdürmemiz yeterlidir. Özetle: Büyüklerin izzetini korumak, yalana hem tenezzül hem itibar etmemek, iftira atmamak, hile yapmamak, nezaket göstermek, hukukumuzun olmadığı insanlarla aramızdaki takip mesafesini korumak, seviyeye dikkat etmek, türlü kılıklara girmemek, milletin ve memleketin faydasını gözetmek…
Görüldüğü üzere, o kadar da zor değilmiş.
İbrahim Tenekeci
🔸"İnsanı en çok da insandan korumak gerekiyor. İçinizde Allah korkusu bulunmuyorsa, bu ancak kanunla mümkün olabiliyor."
— Fikriyat (@fikriyatcom) February 20, 2021
🔸"... Bazı kimseler, karşısındaki insanın da bir hayatı ve haysiyeti olduğunu unutabiliyor."@ibrahimtenekeci'nin kaleminden...👇https://t.co/1tqJPiQaxi
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.