Niçin yalan söylüyor?
Sayın Binali Yıldırım Sayın Ekrem İmamoğlu ile arasındaki tartışma programında kendisinin gözlerinin içine bakarak defalarca sık yalan söylediğini, hatta "yalan söylemeyi alışkanlık haline getirdiğini" yüzüne vurdu.
Bu şahıs ne yaptı peki? Söz gelimi devletin Ordu valisine, tanıklar ifade ettiği ve kameralar gösterdiği halde aksine hakaret etmediğini ifade etti.
Sadece bu hususta değil hemen her konuda, sanki doğru şeyler söylüyormuş gibi, hiç çekinmeden ve gayet rahat bir şekilde yalana başvurduğu görüldü.
Sadece bu programda, sayanların belirttiğine göre; CHP adayının 9 ayrı yalanının yakalandığı açıklandı.
Yalan söyleme huyuna mitomani denmektedir. Acaba mitomani nedir? Bundan söz etmek istiyorum.
Mitomani yalan söylemeyi alışkanlık haline getirmeye, mitoman ise yalancılara verilen addır.
Aslında mitomanlara toplumda çok rastlanır. İşin vahim şekli ise giderek daha çok rastlandığı, adeta bir salgın halini aldığı görülmektedir. Ancak İstanbul gibi dev bir metropolün belediye başkanlığına aday olan birinin bu kadar rahat yalana başvurması üzücü olduğu kadar şaşırtıcıdır da…
Hekimlik pratiğimde ve günlük hayatta o kadar sık bu tiplerle karşılaşıyorum ki şaşırmamak elde değil. Üstelik mitomanların sayısı giderek de sayıları artıyor. Maalesef günümüz toplumları mitomanlara hoşgörülü davranıyor, müeyyide uygulamıyor. Bu yüzden de mitomanlar yüzleri kızarmadan rahatça at koşturuyorlar.
Düşünün bir başkan adayı devamlı tutarsız ve çelişkili konuşuyor, bir dediği diğerini tutmuyor, dün dediğinin bugün zıddını söylüyor ancak yine aynı tarz siyasete devam ediyor.
Geçenlerde TBMM'de grubu olan bir parti lideri Türkiye'nin S-400'leri Külliyeyi korumak için alınmak istendiğini söyleyebildi.
Sadece siyasetçilerden değil köşe yazarlarından da bazıları böyle. Yazısını okutmak, dikkat çekmek veya toplumda odak noktası olabilmek için sık yalan şeyler yazıyor, bir de yalan yanlış olduğunu bile bile yapıyor bunu. Yalanı yüzüne vuruluyor, belgelerle saçmaladığı gösteriliyor. Utanma göstermeden köşesinde ahkâm kesmeyi sürdürüyor, üstelik başka yalanlarla.
Niçin yalana başvururlar?
Bu kişiler önceleri zor durumda olduklarında bu halin meydana getirdiği sıkıntıdan kurtulmak için veya yaptığı yanlışın cezalandırılmasından korkarak ya da dikkat çekmek için yalana başvururlar. Sonra ise giderek yalanı alışkanlık haline getirirler. Yalan artık hayatlarının bir parçası haline gelmiştir.
Mitomanlar insanları bu şekilde yalanlarla gerçek dışı fikirlerle yönlendirirler. Bundan da haz duyarlar.
Kimler mitomaniye başvurur?
- Çocukluk yıllarında ezilerek veya ihmal edilerek büyümüş kişiler. Sanki insanlardan o yılların intikamını alıyormuş gibidirler. Aşağılık veya yetersizlik komplekslerini böyle gidermeye çalışabilirler.
- Her yaptığı eleştirilmiş, beğenilmemiş çocuklar da eleştiriden kurtulmak için yalana alışabilir ve mitoman adayı olarak karşımıza gelirler.
- Ayrıca çocuklukta üzerine aşırı düşülmüş, her dediği yapılmış, yanlış yaptığında hoşgörü ile karşılanmış çocuklarda da yalan söyleme davranışı sık gelişir.
- Çocuk taklit yolu ile öğreneceğinden anne-baba yalan söyleyen kişilerse çocuk bundan olumsuz yönde etkilenir. Çünkü çocuk sürekli ebeveynlerini izler, onların davranışlarını doğru veya yanlış ayırt edemeden kendine model olarak alır. Bu da çocuğu mitoman yapabilir.
- Narsist yani kendine hayran kişilik bozukluğu olanlar. Kendilerini üstün, hatasız olduklarını gösterebilmek için yalana kolayca başvururlar.
- Yine histerik kişiliğe sahip olanlar dikkatleri üzerlerine çekmekten ve odak noktası olabilmek, beğeni toplamak için yalan söylerler. Bunlar yavaş yavaş gerçekleşince kişi, yalan söylemeyi abartır ve bambaşka bir âlemde yaşamaya, olayları inanılmayacak derecede büyütmeye, abartmaya, dramatize etmeye başlar. Bunu sağlamak için de haliyle hep yalan söyler. Bundan da suçluluk hissi duymaz, vicdan azabı çekmezler.
- Antisosyal yani psikopat olanlar. Standartları, ölçüleri olmadığı, vicdani değerleri zayıf olduğu için rahat yalan söylerler.
Mitomani nasıl anlaşılır?
- Bu kişiler yalanı sıradan görürler. Yalan onların hayatlarının olağan bir parçası haline gelmiştir.
- Yalan söylemekten vazgeçmezler, ısrarcıdırlar. Kendileri ile çelişkiye düşseler de yalanlarını sürdürürler.
- Bu kişiler olaya, zamana ve hitap ettikleri kişi veya kişilere karşı değişik yalanlar söyleyebilirler.
- Yalanlarından ötürü suçluluk duymaz, pişmanlık hissetmezler.
- Yalanları belgelerle, tanıklarla yüzüne vurulduğunda yalan söylediğini itiraf etmek, özür dilemek yerine agresif ve alıngan davranışlarla konuyu örtbas etmeye uğraşırlar.
- Giderek yalanlarına kendileri de inanırlar.
- Yalanları arasında kurgusal bütünlük bulunmaz.
- O kadar rahat yalan söylerler ki onları tanımayanlar söylediklerinin yalan olduğunu tahmin edemezler. Yalan söylerken renk vermez, yalan ifadesi takınmazlar.
- Bu yüzden yalan makineleri bile onlar karşısında çaresiz kalır.
Mitomanlara ne yapılabilir?
Mitomani yani yalan söyleme huyu bir hastalık değil kişilik veya karakter bozukluğudur. Bu yüzden maalesef tedavide yapılabilecek şeyler sınırlıdır.
Terapide önce karakter bozukluğunun altında nelerin yattığı, yalan söyleme ihtiyacının neden doğduğu anlamaya çalışılır.
Zaten bu kişiler de genelde kendilerinde bir problem olduğunu kabul etmezler ve tedavi arayışı içinde olmazlar. Ancak onların yalanlarından çok rahatsız olan yakınları tarafından tedavi için zoraki getirilirler. Bu yüzden de muhakkak ki uzun sürecek terapi seanslarına rağmen başarı oranı düşüktür.
Sefa Saygılı
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Gribe karşı en doğal savaşçı: Ihlamur (13.06.2019)
- Dut (08.06.2019)
- Dondurma zamanı (01.06.2019)
- Meyve değil adeta ilaç: Kayısı (29.05.2019)
- Güçlü antioksidan kaynağı kirazın faydaları (22.05.2019)
- Doğal multivitamin deposu: Fındık (17.05.2019)
- Kahvenin sağlığa faydaları (13.05.2019)
- Orucu kimler tutamaz? (11.05.2019)