Teravih ilahileri
Teravih namazına gider misiniz? Gidiyorsanız kılacağınız teravihe ve kıldıran hocaya dikkat eder misiniz? Evinize en yakın camiye gidenlerden misiniz yoksa daha zevk ve coşku ile kılacağınız bir cami arayanlardan mısınız?
Hatimle namaz kılınan camiler var. Burada namaz biraz uzun sürüyor. Hafız hocalar tarafından kıldırılan namaz en az bir saat sürüyor. Bu namazın da takipçileri var. Hatimle teravih namazı kılınan yeri bulmak her şehirde mümkün sanırım.
Bunların aksine bir de namazı yirmi dakikada kıldıran jet imamlarımız da var. Özellikle gençlerin ve kimi keyif erbabının takip ettiği bu teravihin kendine has özel cemaati var. İmam-cemaat arasındaki muhabbet ise kıskandıracak düzeyde.
Son yıllarda Enderun usulü teravih namazını öğrendik. Her yerde kılınması mümkün olmadığı için bir grup tarafından münavebeli olarak muhtelif camilerde kılınıyor. Her şehirde var mıdır bilmiyorum, ama İstanbul'da bulmak mümkün.
Bu üç tip cemaat ve caminin dışındakiler ise büyük çoğunluğu oluşturuyor. Dört rekâtta bir verilen selamla namaz kılınıyor.
Hafız Yaşar'ın ilahileri
Devrinin bilinmiş hafızlarından, Sâdî Dergahı'nda doğup yetişen ve Mızıka-i Hümâyun'da görevli olduğu için Mızikalı Hafız olarak şöhret bulan, Sultan Reşad'a başmüezzini Yaşar Okur (1886-1966) teravihte okunacak ilahilerin yer aldığı küçük bir kitap yayınlar: Ramazan-ı Şerif'e Mahsus Elli Yıllık Ünlü İlahiler. (İstanbul: Sabah Yayınları, 1963)
Hafız, hânende, mevlidhan Yaşar Okur, ilk dini musiki tahsilini yetiştiği tekkenin zakirbaşından öğrenir. Mevlid, tevşih, ilahi, durak gibi dini musiki formlarını öğrenen Hafız Yaşar klasik Türk musikisini de çok iyi bilirdi. Plaklara 1000'i aşkın şarkı ve gazel okuyan Hafız Yaşar devrinin çok dinlenen hanendelerindendi. Aynı zamanda bestekar da olan Hafız Yaşar, İstanbul'un büyük camilerinde teravih namazlarında bir zamanlar okunan ilahileri derler ve yukarıda künyesini verdiğim kitap olarak yayınlar. Kitabı hazırlamasının sebebi ise unutulmuş ve terk edilmiş bir geleneği canlandırmaktır.
Kitabının önsözünde her gece beş ilahi olmak üzere otuz gecede 150 ilahiyi beste sahipleri ile birlikte derlediğini ifade etmektedir.
Kitapta 30 gecede okunacak ilahiler gün gün sıralanıyor. Mesela ilk gece okunan beş ilahi şunlar:
Uşşak Düyek Tülu' etti dile şems-i hakikat (Cami-i Cedit Hatibi)
Rast Düyek Durmaz yanar vücudum ah etmeyip nideyim (Zekâyî Dede)
Hicaz Düyek Mevlam senin âşıkların devran iderer hû ile (Mustafa İzzet)
Eviç Düyek Tehi sanma bu meydânı Kâbe-i âşıkândır bu (Hafız Yaşar)
Acemaşiran Düyek Ey şehr-i nüzul-ı Sûre (Abdülkadir Töre)
Dikkat ettiyseniz her ilahinin makamları farklı. Bunun nedeni kılınan teravih namazında tilavet edilen Kuran'ın okunduğu makamda olması gerektiğidir. Dolayısıyla beş ana makamın her birinde otuz ilahi olmak zorunda. Muhtemelen eksik ilahileri kendi besteleyerek tamamladı.
Kadir gecesinde konusu Kadir gecesi olan ilahiler göreceğimi düşünürken farklı ilahilerle karşılaştım:
Evsat Uşşak Ey beni aşk ateşine yandıran (Çalak Şeyhi Ahmed)
Müsemmen Saba Zemzeme Çün görüp derbişi oldum pirim Abdülkadir'in )Hacı Faik Bey)
Evsat Hüzzam Menba-ı ilm-i Hüdâ'sın yâ Muhammed Mustafa (Hacı Faik Bey)
Evc Düyek Taştı rahmet deryası (Şefik Dede)
Acemaşiran Düyek Bu korku düştü canıma acep nola hâlim benim (Serhanende Hakkı Bey)
Otuzuncu ve son gece ise sadece ilk ilahi elveda ilahisi.
Uşşak Evsat Müştak olup özlediğim şehr-i ramazan elvada (Rıfat Bey)
Nihavend Evsat Bahr-i aşkta bî-kararım yâ Resulullah meded (Hacı Faik Bey)
Hüseyni Düyek Çün sana gönlüm müptela düştü (Hafız Post)
Mahur Evsat Şah-ı iklim-i risâlettir Muhammed Mustafa (Turşucuzade Hafız Mehmet)
Acemaşiran Düyek N'oldu bu gönlüm derd-i gamınla doldu bu gönlüm (Hakkı Bey)
Burada da sadece bir elvada ilahisi ile karşılaşmak şaşırttı beni. Biraz düşününce elvedayı birle sınırlamasında bir sebep olacağını düşündüm. Ramazanın gidişine seviniyor görünmek veya abartılı üzülmek görüntüsü vermemek olabileceği aklıma geldi.
Bu küçük ama çok değerli kitap bir hazine mesabesinde. Günümüzün büyük hanende hafızlarından kendi listelerini yayınlamalarını görmek isteriz. Aradan geçen altmış sene içinde birçok ilahi bestelendi ve bunların bir kısmı gerçekten teravihlerde okunacak derecede güzel.
Bu arada belki aklınıza "Teravih için hangi camiyi tercih ediyorsun?" sorusu gelmiş olabilir. Benim önceliğim hoca efendinin tilavetinin düzgün olması. İkinci olarak müezzinin aralarda okuduğu salavat ve ilahiler. Bir de caminin küçük, sevimli, tezyinatı abartısız, içinin ucuz Çin işi cihazlarla doldurulmadığı cami olursa nurun alâ nur olur. Ancak bu üçünü bir arada bulmak her zaman mümkün olmuyor.
Unutmayın teravih rahatlamak demek. Hangi camide rahatlıyorsanız orada kılın.
Prof. Dr. İsmail Güleç
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Eski İstanbul Ramazanlarından bir hatıra (23.03.2023)
- Yurtdışındaki Türk çocuklarına Türkçe öğretmek (21.03.2023)
- Aşçı mektebi (17.03.2023)
- İstiklal Marşı sadece bir marş değildir (12.03.2023)
- Çocuklara dini şiir ile öğretmek (09.03.2023)
- Naz Makamı (05.03.2023)
- Tedebbür ve Ahlak (01.03.2023)
- Sansür ve Engizisyon (25.02.2023)