Afrin’de bozulan yanlış hesaplar
ABD'ye göre Türkiye'nin Suriye'de IŞİD'e odaklanması gerekirken Afrin operasyonu nedeniyle taşeron örgüt PKK, yavrusu PYD veya paravan örgüt SDG bu operasyona odaklanmak zorunda kalmıştır! İşte bu kontra gelişme ABD'nin hesaplarının bozulduğunun resmidir. Şimdi ABD yana yakıla bu durumdan şikayet ediyor. CHP nasıl bakarsa baksın Türkiye'nin dışında, Suriye'de faaliyet gösteren bütün aktörler terör hareketleriyle birlikte, ilintili çalışıyor ve ortak durumdadır. Suriye rejimi terörün bel kemiğini oluşturuyor, temelini temsil ediyor. İsrail PKK işbirliği, onlarca yıl geriye Barzani-İsrail ittifakına kadar geriye gidiyor. Rusya da en son Mihraç Uran denilen Esat palyaçosunu ya da Banyas-Reyhanlı kasabını Soçi'de ağırladı. ABD'nin PKK/YPG'nin terörist örgüt olduğunu bilmemesi gibi Rusya da sahte kimlikle Soçi'ye damlayan Mihraç Ural'ı tanıyamamış! Terör körlüğü çekmiş olmalı! Mihraç Ural bin bir surat gibi her türlü kılığa bürünebiliyor, şekle girebiliyor. Hem bin bir surat hem de dokuz canlı! Kötüler ölmez! Demek ki Rusya'yı aldatan ve iğfal eden, Mihraç Ural'ın sahte ya da çifte kimliği olmuş! Türkiye'de Mihraç Ural olarak bilinen terörist Soçi'ye başka bir kılıkla gelmiş, muhtemelen Ali Kiyali ismini kullanmış olmalıdır. Belki bir üçüncü kimliği de olabilir. Lakin Soçi'de Muhaberat dehlizlerinde üretilmiş yandaş muhalefetin önde gelen ismi Kadri Cemil ile samimi pozlar vermesi bu rivayetleri yalanlıyor. Kadri Cemil'in tanıdığını davetçi tarafın yani Rusların bilmemesi akla ziyan bir durum! Moskova göstere göstere Mihraç Ural'ı davet etti bize de 'nanik' yaptı. İran'ın tarzı da budur. Murat Karayılan'ı yakaladıklarını söyledikten saatler sonra Alaeddin Burucerdi ekranların karşısına veya Türk muhataplarının karşısına çıkarak yakalanın Murat'lardan bir murat olduğunu isminin tamamında Yılan takısının bulunmadığını söylemiştir. Kaide ve PKK ile terör ortağı olan ran'a biz de inandık!
Bu üslup Erzurumlu rahmetli Naim Gölleroğlu hocanın üslubunu hatırlattı. Erzurum camilerinden birisinde bir halkada ders yaparken arkada bir adam gölge gibi onları izlemektedir. Dersi göz ucuyla daha doğrusu kulağıyla takip etmektedir. Gölge adam takıldıkları yerde de yardımlarına koşuyor ve zorlandıkları ibareleri düzeltiyormuş. Naim Hoca dayanamamış gölge gibi kendilerini izleyen muhatabına merakından 'sen kimsen? diye sormuş. Muhatap zat uzatmadan 'Ömer' diye karşılık verir. Bunun üzerine hem muzip hem de hazır cevap olan Naim Hoca gerisini getirivermiş;" Nasuhi'si de var mı?' İranlılar da Murat var ama Karayılan yok demişlerdi! Olay yerinde olmadığımızdan hangi İranlının doğrusunu söylediğini kestiremezdik. Murat'lardan bir Murat mıydı yoksa Karayılan'ı da var mıydı bir Allah bir de onlar biliyor. Rusların yalanı ise kılıfsız bir biçimde göstere göstere olmuştur. Kaypaklıkta İranlılar kadar kıvrak değiller besbelli. Ya da eşkıya üzerinden marifetlerini illa da Türk tarafına göstermek istediler!
Demem o ki Suriye'de Türkiye'nin dışındaki bütün aktörler terör ile içli dışı. Hepsinin bagajında terör var. Bir taraftan terörle mücadele ediyoruz derken diğer taraftan da terörün elini tutuyorlar. Lakin Türkiye ezberlerini ve oyunlarını bozmuştur. Amerikan Dışişleri Sözcüsü Heather Nauert'in yaptığı gibi kediye kedi deme durumunda kalmışlardır. PYD yerine PKK deme durumuna gelmişlerdir. Rusya'nın 'Mihraç Ural'ı tanımıyorduk' yalanı nasıl çuvala sığmıyorsa keza Amerikalıların 'PYD'nin PKK irtibatını bilmiyorduk' yalanları da artık miadını doldurmuş yalanlar cümlesindendir.
Türkiye'ye karşı PKK eşkıyası ile birlikte poz vererek adalelerini gösteren Korgeneral Funk'ın dikkat çeken bir sözü de CNN International muhabirinin "en çok neden endişe ediyorsunuz" sorusuna verdiği cevapta gizlidir. ABD'li general bu soruya "Yanlış hesap" cevabını veriyor. Bu söz Türkiye'ye "Yanlış hesap yapmayın, karşınızda YPG değil biz varız" mesajı içeriyor.
Ama Afrin Harekatı'yla birlikte ok yaydan çıkmış ve ABD'nin YPG üzerine kurduğu yanlış hesaplar tuz buz olmuş, bozulmuştur Savunma Bakanı James Mattis'in ifadesiyle PKK'nin türevleri PYD-SDG leşgerinin yarısına yakını Afrin meselesine saplanıp kalmıştır. Bunlardan mühim bir kısmı da kahraman silahlı kuvvetlerimiz tarafından saf dışı bırakılmıştır. Bu da gösteriyor ki Afrin, PKK'nın mezarı olmuştur.
ABD Savunma Bakanı James Mattis, Afrin harekatının hesaplarını altüst ettiğini itiraf etmiştir.
Serdar Turgut'un aktardığına göre, Türkiye'yi izleme görevini yürüten Dışişleri Bakanlığı'nın Yakın Doğu İşleri bölümünden Karen Decker da konuyla ilgili CSIS panelinde mühim bir konuşma yapmıştır. Şöyle ki, "Çok önemli NATO müttefikimiz Türkiye, bize çok kızgın. Çok haksız da değil bu kızgınlığında" diye söze başladı Bayan Decker ve şöyle devam etti: "PKK terörüne 40 bin vatandaşını kaybetmiş bir NATO üyesinden bahsediyoruz burada. Ve onlar haklı olarak bizim kendilerini anlamadığımızı düşünüyorlar. Bizler ne yazık ki bu konuda Türkiye'yle empati kuramadık."
Afrin operasyonu Mattis'in de zımni itirafıyla Rakka'daki işleri ve hesapları karıştırmıştır. Melissa Dalton da bunu ikrar etmektedir.
İtirafların gerisini Serdar Turgut'un kaleminden ve "Amerika'dan 'Türkiye'yle empati kuramadık' itirafı" yazısı üzerinden takıp edelim: "Panele konuşmacı olarak katılan CSIS'in International Security Programı'nda uzman Melissa Dalton Türkiye'nin Afrin operasyonunun Rakka'da bölgesel Arap ve Türkmen nüfus ile Kürtler arasında gerginlik oluşturmaya başladığına dikkat çekti. Bu durumun şu aşamada Rakka başta olmak üzere bölgede bir stabilizasyon süreci başlatmak isteyen Amerika'nın tüm programını bozduğu da söylendi. Anladığım kadarıyla Rakka'daki bazı YPG güçleri, YPG'ye yardım için Afrin'e geçme arzusunu açıklayınca Arap ve Türkmen çevreler buna tepki vermişler ve şehirde gerginlik yaşanmış..."
ABD'nin hesaplarını bozan, Türkiye'yi daha fazla oyalayacaklarını sanmaları ve müdahalenin hiç gelmeyeceğini ummalarıdır. Tersi olunca da Funk gibiler şapa oturmuştur.
PKK'nın Mardin hesapları da bu şekilde bozulmuştu. Açılım sürecini istismar eden eşkıya örgüt Mardinli Kürdü, Arabı, Türkü haraca bağlamıştı. Mafya örgütü şehirde tıkır tıkır haraç tahsilatı yapıyordu. Türkiye açılım sürecini askıya alınca önce Araplar ardından da ötekiler aynen Rakka'daki gibi örgüte kazan kaldırdılar ve suyunu yani haracını kestiler. Şimdi de Amerikalı yetkililerin itirafıyla Rakka'da Mardin sendromu yaşanıyor.
Afrin içeride de onların sözlerini dinleyenlerin hesaplarını bozmuştur. 'Afrin'e girme' diye dış güçlerle birlikte tempo tutan CHP'nin de süngüsü de düşmüş, hesapları da bozulmuştur.
Mustafa Özcan
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.