Ömer Muhtar kimdir? Ömer Muhtar’ın Libya’nın bağımsızlığındaki rolü…
Libya'da İtalyanlara karşı direnişin önderi Ömer Muhtar, gösterdiği destansı mücadeleyle tarihe adını altın harflerle yazdırmış bir isim. Uyguladığı stratejik savaş taktikleri ile Libya topraklarını işgal eden İtalyanları büyük hezimete uğratmış; savaşlardaki başarılarıyla "Çöl Aslanı" lakabı ile anılmıştı. 22 yıl süren mücadelesi boyunca pek çok İtalyan komutanı mağlubiyetle ülkesine göndermişti. Pusuya düşürülerek İtalyan güçleri tarafından yakalanan Ömer Muhtar, 1931 yılında idam edildi. Peki, Ömer Muhtar kimdir? Ömer Muhtar'ın Libya'nın bağımsızlığındaki rolü nedir?
Önceki Resimler için Tıklayınız
Zenzûr'da zaviyedeki eğitiminden sonra, Senûsiyye'nin kurucusu Muhammed bin Ali es-Senûsî'nin 1859'da vefatından kısa bir süre önce yerleşip merkez zâviyesini faaliyete geçirdiği Cağbûb kasabasına gitti.
Burada hareketin ikinci önderi Mehdî Muhammed bin Muhammed es-Senûsî'nin yanında öğrenimini tamamladı. Sekiz yıl kaldığı bu zaviyede İslami eğitimi Şeyh ez-Zirvâlî el-Mağribî el-Cevvânî'den, dinî ilimleri ise Fâlih bin Muhammed ez-Zâhirî'den aldı.
Eğitim yıllarında Mehdî es-Senûsî'nin dikkatini çekti. Mehdî es-Senûsî, 1895'te Cağbûb'dan ayrılarak Kufra'da yeni kurulan Tâc köyüne gidip burasını merkez zaviye yapmak istediğinde Ömer el-Muhtâr'ı da beraberinde götürdü.
Burada öğrenimini tamamlayanlar Trablusgarp vilâyetinde açılan zaviyelerden birine şeyh olarak gönderildiğinden Ömer el-Muhtâr da 1897'de, Cebelülahdar'daki kabilelerden Osmanlı Devleti'ne genelde tam itaat göstermeyen Merc kasabası yakınındaki Ubeyd kabilesine ait Kasûr Zâviyesi'ne şeyh tayin edildi.
Bu kabileyi kısa zamanda Osmanlı idaresine yaklaştırdı ve buradaki diğer Arap kabileleri arasında devam eden kavgaları da sona erdirdi. Özellikle Ubeyd kabilesini cihat hareketinin öncü kuvveti olacak şekilde eğitti.
Bu zaviyede iken çocuklara İslami eğitim vermesi, yolculara ve çevredeki fakirlere ikramda bulunması, müntesiplerinin günlük işlerine yardımcı olması gibi faaliyetleriyle şöhreti arttı.
Mehdî es-Senûsî, 1899'da Kufra'daki zaviyesini Çad sınırları içinde Borku bölgesindeki Garû'ya taşıyınca onunla birlikte gidenler arasında Ömer Muhtar da vardı. Çad'ın güneyindeki Vedây Sultanlığı topraklarının Fransızlar tarafından işgalini önlemek için bölgede yapılan seferlere katıldı.
Bir müddet sonra Ayn Galaka'da açılan zâviyeye şeyh tayin edildi. Ancak Mehdî es-Senûsî'nin 1902'de Garû'da ölmesi üzerine buradaki faaliyetler yavaşladı. Ömer el-Muhtâr, Ayn Galaka'da bulunduğu süre içinde eğitim ve tebliğle meşgul olduktan sonra 1903 yılında Kasûr Zâviyesi'ne döndü.
Mehdî es-Senûsî'nin ölümünün ardından oğlu İdrîs'in henüz on üç yaşında olması sebebiyle geçici olarak hareketin başına getirilen yeğeni Ahmed Şerîf es-Senûsî'nin, 27 Eylül 1911'de İtalya'nın Osmanlı Devleti idaresindeki Trablusgarp vilâyetine çıkarma yapması üzerine nasıl bir tavır takınılacağını kararlaştırmak için Kufra'da yaptığı toplantıya katıldı.
Ardından Cebelülahdar'a döndü ve Ubeyd kabilesini cihada hazırlayıp onlardan 1000 kişilik bir mücahit birliği kurdu.