Az bilinen Osmanlıca kelimeler ve anlamları
Altı asır boyunca cihana adalet ve merhametle hükmeden Osmanlılar sadece fetihlerde değil dil vadisinde de kabiliyetliydiler. Asırların getirdiği birikimle hareket ederek daha önce görülmemiş nezakette bir Türkçe kullanan Osmanlılar, Arap alfabesini kullandılar. Türk milletinin hakim olduğu noktalarda yazı dili olarak kullanılan Türkçe, Osmanlı Türkçesi olarak adlandırılmıştır. Arapça, Farsça, Türkçe sözcüklerden oluşan bu "yazı dili" yüzyıllar içinde daha da zenginleşir. İşte, az bilinen Osmanlıca kelimeler ve anlamları...
💠 Sâkit
Ses çıkarmayan, konuşmayan, susan, sessiz...
↪ O keder-nâk o sâkitâne duruş / Böyleyim ben… dokundu rikkatime
Recâîzâde Mahmut Ekrem
💠 Müteessir
Üzüntülü, kederli, üzgün...
↪ Vâlide daha ziyâde müteessir görünerek beni kucakladı.
Muallim Nâci
💠 Müstağni
Kanaatkâr, tok gözlü; ihtiyacı olmadığını belli eden...
↪ Ölülerin müstağni sükûneti Nâciye'ye ölmeden evvel çöktü.
Reşat Nuri Güntekin
💠 Müteyakkız
Uyanık, dikkatli, tetikte olan...
↪ Bütün maâsî-i hayâtiyye karşısında bir vicdân-ı müteyakkız ve bir de hâkim-i âdil var idi.
Hüseyin Cahit Yalçın
💠 Teessür
Üzülme, kederlenme, üzüntü, keder...
↪ Benimle hastahâneye ilk defa gelen arkadaşım hayretten ve teessürden katılmış bir halde idi.
Peyâmi Safâ
OSMANLICA ÖĞRENİRKEN KARŞILAŞACAĞINIZ AZ BİLİNEN KELİMELER