Müslümanların birliğini gaye edinen gazete "Tercüman-ı Hakikat" hakkında bilgiler
Basın tarihimiz açısından mektep vazifesi gören Tercüman-ı Hakikat, 34 yıl kesintisiz yayımlanarak en uzun ömürlü günlük gazetelerden biri oldu. Ahmet Mithat Efendi'nin ölümünden sonra da çıkmaya devam eden gazete, halka okuma alışkanlığı kazandırma gibi önemli bir misyonun yanında, dönemin siyasi olaylarına hızlı bir şekilde yer vermeyi ve yabancı ülkelerle olan ilişkilerden haberdar etmeyi de kendisine vazife edindi.
Sultan Abdülhamid'in Osmanlı kimliğini yeniden şekillendirdiği dönemde önemli bir yeri olan Tercüman-ı Hakikat , hilafet kurumuna canlılık kazandırarak, imparatorluk sınırları dışındaki Müslümanlara da ulaşımı sağladı. Abdülhamid Han devrinin en önemli gazetesi olan Tercüman-ı Hakikat'e dair bilgileri derledik.
Giriş Tarihi: 16.01.2020
16:10
Güncelleme Tarihi: 27.06.2021
12:05
Tercüman-ı Hakikat ne zaman çıkarıldı?
Tercüman-ı Hakikat, Ahmet Mithat Efendi tarafından 27 Haziran 1878 yılında İstanbul'da yayın hayatına giren, Türk basınının en uzun ömürlü günlük gazetelerindendir. İlk nüshası 1878'de yayımlanan gazete, daha sonraki yıllarda Kurtuluş Savaşı'nı da destekledi. Otuz dört yıl kesintisiz yayımlanan gazete, Mithat Efendi'nin ölümünden sonra da çıkmaya devam etti.
II. Abdülhamid devrinde yayınlanan en önemli gazete olan Tercüman-i Hakikat, roman yazarı Ahmet Mithat Efendi tarafından kuruldu. Başlangıçta yazıların çoğunu Ahmet Mithat Efendi kaleme alıyordu. Kuruluş sürecinde yazı heyetinde Vahid, İbrahim, Manas ve Mehmed Ali Bey gibi isimler yer aldı. Henüz gelişme döneminde bulunan Türk basını için bir mektep vazifesi gören gazete halka okuma alışkanlığı kazandırma, bilgiyi halka ulaştırma, kültürü tabana yayma gibi bir misyon üstlendi.
Osmanlı'nın ilim yuvası Darülfünun'un iz bırakan hocaları
Gazetenin kadrosunda yer alan yazarlar
Ahmet Mithat'tan sonra gazetenin başyazarı Ahmet Ağaoğlu oldu. Bir süre edebiyat sayfasını yöneten isim Muallim Naci ; yazı hayatına bu gazetede başlayan yazarlar ise Ahmet Rasim, Ahmet Cevdet ve Hüseyin Rahmi Gürpınar'dı.
Gazetede yazıları yayımlanan isimler ise Nigar Hanım, Halide Edip, Veled Çelebi, Ahmed İhsan Tokgöz ve Hüseyin Cahit'tir. Gazetenin son dönemindeki yazarları; Peyami Safa, İbnülemin Mahmud Kemal ve İbrahim Hakkı'dır. İlk şiirlerini bu gazetede yayımlayan şair ise İsmail Safa'dır.
Bir kütüphane hikâyesi: Ahmet Mithat Efendi'nin kitaplarının hazin sonu!
Ahmet Mithat, yenilikçi bakış açısı ile romantizm, natüralizm, realizm gibi sanat akımlarından okuyucularını haberdar etmeye çalıştı. Böylece haber vermenin yanında halkın bilgi ve görgüsünü de arttırmayı hedefledi.
1878-1882 yılları arasında Ahmed Mithat, çevresince kendisine yakıştırılan "yazı makinesi" unvanına denk düşen bir enerjiyle çalışarak telif, tefrika, çeviri, uyarlama yazılarıyla gazeteyi şekillendirdi. Ahmed Mithat, kaleme aldığı popüler romanların yanı sıra keşif ve icatlardan haber veren yazılarıyla da genç kuşaklara okuma-yazma ilmi aşılar, diğer yandan onlara yayınları izleme alışkanlığı kazandırırdı.
Tercüman-ı Hakikat ne zaman kapandı?
Gazetenin ikinci döneminde, eski-yeni tartışmalarını alevlendiren polemikçi anlayış hakim oldu. Bu durum üzerinde Ahmet Mithat'ın damadı Muallim Naci'nin etkisi vardı. Zaman içinde bu anlayış, gazeteyi gölgelemeye başlayınca Ahmet Mithat edebiyat sayfasını kaldırdı. Muallim Naci, bu konuda Ahmet Mithat'tan ihtar alınca gazeteden ayrıldı.
Gazete zamanla İttihat ve Terakki karşıtı bir politika izledi ve bu partinin yandaşlarıyla şiddetli tartışmalara girdi. Ahmet Mithat'ın ölümünü takip eden yıllarda gazete el değiştirip Ahmet Ağaoğlu'nun başyazarlığında yoluna devam etti. Eski seviyesini hiçbir zaman yakalayamayan gazete, Cumhuriyet'in ilanından sonra bir süre daha çıkarak 1924 yılı Ocak ayında kapandı.
Türkçede yayınlanan ilk çeviri polisiye
Tercüman-ı Hakikat gazetesinde başta Ahmet Mithat Efendi'nin romanları olmak üzere çok sayıda roman tefrika edildi. Emile Gaboriau'nun "Orcival Cinayeti" adlı romanı Ahmet Mithat'ın çevirisiyle önce Tercüman-ı Hakikat'te tefrika edilip sonra bastırılmak suretiyle Türkçeye kazandırıldı. Bu roman, Türkçede yayınlanan ilk çeviri polisiye romanlardan birisi oldu.
Ahmet Mithat'ın kaleme aldığı ve Türk edebiyatının ilk telif polisiye romanı olan "Esrar-ı Cinayat", 1893'te tefrika edildi. Hüseyin Rahmi'nin "Şık" adlı ilk büyük romanı 1886'da tefrika edildi ve ardından romancı maaşlı olarak gazetede çalışmaya başladı.
Türk edebiyatının bilinen ilk yazılı eserleri