Bize Kudüs'ü hatırlatacak 14 kitap
"Kudüs" bir şehrin adı olmaktan çok daha öte bir anlam ve değer taşır. Yüce Allah, etrafıyla birlikte kutsal kıldığı kutlu bir şehirdir. Her adımında, peygamberlerin izlerini taşır. Fakat Müslümanların ilk kıblesi, Miraç'ın basamaklarından biri olan Kudüs'ün yetmiş yıldır boynu bükük. Sizler için Kudüs'ü hatırlatacak 14 kitabı derledik.
Yüce bir davanın, Kutsal bir mücadelenin ve insanlık tarihi kadar eski bir şehrin hikâyesi... Buralar, Hz. Âdem ve çocuklarının yurt edindiği, Hz. İsa'nın dünyaya geldiği, Hz. İbrahim'in yıllarını geçirip ruhunu teslim ettiği; Hz. Yakup'tan Hz. Yusuf'a, Hz. Musa'dan Hz. Süleyman'a yüzlerce peygamberin doğduğu, yaşadığı, vefat ettiği topraklar... Kâbe'den önceki ilk kıblemiz, Peygamber Efendimizin (a.s.m.) Miraç'a yükseldiği yer... Önce Hz. Ömer, sonra Selahaddin-i Eyyübi ve en son Yavuz Sultan Selim tarafından fethedilen ve 400 yıl Osmanlı hâkimiyetinde huzur bulan şehir...
Bugün ise, Yahudi işgaline direnen, bir insanın evden çıktığında geri dönüp dönemeyeceğini bilemediği topraklar...
Kudüs, biz Müslümanlar için neden önemli? Tarihinde neler yaşanmış? Bugün neden işgal altında? Yahudiler neden zulmediyor, neden öldürüyor, etrafı neden duvarlar örüyorlar?
İslam şehirleri dizisinin ilkini oluşturan kitap, şehrin camileri, türbeleri, tarihi eserlerini anlatmanın yanı sıra bu sorulara da cevap veriyor.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Filistin sorunu, İslâm dünyasının ve aslında "insan dünyası"nın kanayan bir yarasıdır. Yarım asrı aşkın bir süredir kan ve gözyaşının döküldüğü bu coğrafyada, Kudüs bu yaranın sembol şehridir. Bu albümde Hasan Aycın konuya ilişkin çizgileriyle, İbrahim Demirci ise şiirleriyle bir araya geldi.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Şehir tarihi, dinler tarihi, kültür tarihi… Hiç şüphe yok ki dünyada Kudüs'ten başka, tüm bu konulara tek başına cevap verebilecek bir şehir yok. Kudüs bir şehirden çok daha ötesi olduğu gibi çağlar öncesini ve sonrasını kendinde buluşturan başlı başına bir medeniyettir.
Kudüs… Ey Kudüs, 1948 Arap-İsrail Savaşı sırasında iki kesim tarafından parçalanan Kutsal Kent'in, Kudüs'ün dramatik ve olağanüstü öyküsünü anlatıyor. Larry Collins ve Dominique Lapierre, titiz ve sıkı bir araştırma süreci elde ettiği bilgileri etkileyici bir üslupla okuyucuya aktarıyorlar. Filistin'i bölmek için Birleşmiş Milletler'deki oylama ve oylamanın Yahudiler arasında yarattığı sevinç ve Araplar arasında yaşanan keder, Tel-Aviv – Kudüs karayolu boyunca yaşanan savaşlar, 1948 yılı Mart ayı sonlarında Kudüs'ün neredeyse aç bırakılması, Hurva'nın tahrip edilmesi ve Eski Şehir'in yıkılmasına neden olan saldırılar, İsrail Devleti'nin ilan edilişi, Arap Lejyonu'nun Kudüs'e girişi, Deir Yassin ve Hadassah Hastanesi katliamları gibi dramatik, önemli ve günümüze dek yankıları devam eden olayları Arap ve Yahudi aktörler üzerinden tüm ayrıntılarıyla anlatıyorlar.
Usta çizer Guy Delisle, bu kez en güçlü işlerinden biriyle karşımızda. Pek az insanın gidebildiği ülkelere dair gezi günlükleriyle adından söz ettiren Guy Delisle, günümüz Kudüs'üne dair kültürel bir yol haritasını ustaca göz önüne seriyor.
Pyongyang, Shenzhen ve Burma Günlükleri'nde yaptığı gibi, dışa kapalı ülkelerde gündelik hayatın neye benzediğini, tipik bir yabancının bakış açısından yola çıkarak anlatıyor.
"Kudüs, sen diğer yerlerden benim daha sevdiğim bir yersin. Mümin kullarımdan sevdiklerimi sana gönderirim. Kudüs sen benim nurumla nurlanmışsın. Seni ziyaret eden kişi ne mutludur, sonra cennet sendedir, azabım sendedir."
Muhammed el- Yemenî'nin bu kitabında yer alan ifade, Muaz tarafından Rasulullah'tan rivayet edildiği ve kutsi hadis olduğu kabul edilir. Üç şehrin faziletlerini bir arada anlatan kitap sizleri bekliyor.