Doğu’nun kadim öyküsü: Hüsrev ve Şirin
İran ve Türk edebiyatlarına has klasik mesnevi konusu Hüsrev ve Şirin, yüzyıllar boyunca pek çok şairin kaleminde hayat buldu. Edebiyatımızda daha ziyade Ferhat ile Şirin ismiyle karşılanan bu kadim öykü, günümüz sanatına da etki etti. Hatta öyle ki sosyal yaşantımızda da büyük bir yere sahip olan Hüsrev ile Şirin, aşk öyküsü denildiğinde Leyla ile Mecnun ile birlikte temsil konumundaydı. Peki, Hüsrev ve Şirin hikayesinin genel çerçevesi ve tarihi süreci nasıldı? Hangi temalarıyla günümüz edebiyat ve sinemasına ilham oldu?
Giriş Tarihi: 05.10.2020
10:26
Güncelleme Tarihi: 22.01.2022
13:33
Sesli dinlemek için tıklayınız.
TÜRK EDEBİYATINDA HÜSREV VE ŞİRİN
📌Türk edebiyatında ise Hüsrev ve Şirin, 15. yüzyıldan sonra Ferhat ile Şirin'e dönüşmüştür. 15. yüzyıl ortalarından başlayarak Türk edebiyatında da Hüsrev ve Şirin konusunu işleyen mesneviler yazılmaya başlanmıştır. Eserin Ferhat ile Şirin'e dönüşmesinde bilhassa Ali Şir Nevai'de felsefi bir düşünce vardır.
📌Türk edebiyatında yazılmış bilinen yirmi iki mesneviden bir kısmı doğrudan doğruya tercüme şeklinde, geri kalanların çoğunluğu ise hikâyenin aslında olmayan fakat yerli unsurlarla bezenmiş özgün bir hikaye durumundadır.
Fuzuli'nin Leyla ile Mecnun'undan 25 alıntı
Hikâye, Türk edebiyatına ilk önce Altın Orda şairi Kutb'un Nizâmî'den tercüme ettiği Hüsrev ü Şîrîn ile girmiştir.
📌Anadolu sahasında ilk Hüsrev ü Şirin"i Aydınoğlu Îsâ Bey adına 1367'de Fahrî kaleme almıştır. Nizâmî'nin eserini tercüme eden Fahrî ayrıca Şâhnâme'den de faydalanmış ve mesnevinin konusunda bazı değişiklikler yapmıştır.
📚Ondan sonra Şeyhî, II. Murad adına kaleme aldığı mesneviyle Türkçe'de yazılan en güzel ve en başarılı Hüsrev ü Şîrîn'i 15. yüzyılda meydana getirmiştir.
Şeyhi kimdir?
15. yüzyılın büyük divan şâiridir. Klasik Türk edebiyatının kurucularından biri de sayılır. Kaynaklarda "Hüsrev-i şuarâ, pîşterîn-i şuarâ-yı Rûm, şeyhü'ş-şuarâ, emlahu'ş-şuarâ" gibi sıfatlarla anılan Şeyhî ününü daha çok mesnevi alanında kazanmıştır. Eski edebiyatın kurucularından biri olduğu kabul edilen şair, Hüsrev ü Şîrîn ve Harnâme adlı eserleriyle Türk edebiyatında mesnevi sahasının önemli simaları arasında yer almıştır.
TÜRK EDEBİYATINDAKİ EN GÜZEL ÖRNEK: ŞEYHİ'NİN HÜSREV VE ŞİRİN'İ
Şeyhi 6944 beyitlik II. Murad'a ithaf ettiği eserini onun tahta çıktığı sırada yazmaya başlamış, fakat tamamlayamadan vefat etmiştir.
Eserin teknik özellikleri
📌Bu mesnevide Medâin Hükümdarı Hürmüz'ün oğlu Hüsrev ile Ermen melikesi Mihîn Bânû'nun yeğeni Şîrin arasındaki aşk anlatılmaktadır.
📌Hüsrev ü Şirin'in baş kısmında tevhid, münâcât, na't, yaratılış ve yaratıcıya ait hikmet bahsi, kitabın yazılış sebebi, II. Murad için yazılan methiyeler ve padişaha nasihat şeklinde kaleme alınmış bir manzume olmak üzere mesnevi ve kaside tarzında on üç parça manzume yer alır.
📌On bir bölümden oluşan hikayede her bölümün başında şair, o bölümde anlatılan olaylarla ilgili olarak kendine ya da kalemine hitap eden bir girişle konuya girmektedir.
📌Eserde ayrıca Hüsrev, Şîrin ve Ferhad dilinden söylenmiş yirmi altı gazel , Şîrin ağzından söylenmiş kaside biçiminde bir münâcât ile Ferhad ağzından söylenmiş yedi bentlik bir terciibend bulunmaktadır.
Divan edebiyatı şairlerinin birbirinden farklı meslekleri
Şeyhi'nin Hüsrev ve Şirin'inin edebiyat tarihimiz açısından önemi nedir?
📌Şeyhî, Hüsrev ü Şîrîn'in konusunu Nizâmî'den almakla birlikte esere birçok yenilikler eklemiştir. Âşık Çelebi, Kınalızâde Hasan Çelebi ve Latîfî gibi tezkire yazarları onun bu özellikleri üzerinde durarak takdirlerini ifade etmişlerdir.
📌Fakat Divan edebiyatının henüz yeni gelişim gösterdiği bir dönemde yazılması nedeniyle, nazım dili, üslûp, edebî sanatlar ve hayal gücü bakımından Nizâmî'nin eseriyle kıyaslanamasa da aynı konuyu işleyen Türkçe emsalleri arasında seçkin bir yere sahiptir.
NEVAİ İLE HÜSREV VE ŞİRİNE FARKLI BİR PENCERE
📌Çağatay edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan Ali Şir Nevai de Hüsrev ve Şirin mesnevisi yazan şairlerden biridir. Fakat Nevai'nin diğer şairlerden ayrılan bir yönü vardır.
Çağatay edebiyatı sahasında konuyu ilk defa Ferhâd ü Şîrîn adıyla 1484 yılında Nevâî kaleme almıştır. Daha önce yazılmış olan "Hüsrev ü Şirin"leri incelemekle işe başlayan Nevâî, konunun özünde bir değişiklik yaparak Hüsrev yerine Ferhad'ı merkeze alır.
📌Ona göre Platonik aşkı ve bu aşkın en son noktaya erişinceye kadar geçirdiği bütün safhaları sembolik bir anlatımla vermeye çalışan Nevâî, hikâyenin çatısında köklü değişiklikler yapar ve bu yönüyle orijinal bir eser meydana getirir. Ferhâd ü Şîrîn, gerek Nizâmî gerek Hüsrev-i Dihlevî gerekse diğer benzerlerinden farklı bir yapıda yepyeni bir mesnevi olarak ortaya çıkar. Nevâî, Ferhad'ı Çin hakanının (Çin Türkistanı) ikbal yolları kapanmış bir şehzadesi olarak gösterip o dönem Türk coğrafyasındaki milliyetçi duyguları da eserine sindirmiştir.
Ali Şir Nevai kimdir?
Klasik Çağatay edebiyatının tesirleri Osmanlı edebiyatı sahasında da devam etmiş en büyük şairi; devlet adamıdır. Ali Şîr Nevâî manzum ve mensur eserleriyle sadece Çağatay edebiyatının değil bütün Türk edebiyatının önde gelen simalarındandır. Nevâî'nin Orta Asya Türk dili ve edebiyatının gelişmesinde büyük tesiri olmuştur. Bundan dolayı Çağatayca'ya "Nevâî dili" denmiştir.