Edebiyatın karanlık tarafından okumanız gereken 15 kitap
Nobel Ödül'lü Albert Camus'nün ''Yabancı'' adlı eserini, kendi depresyon terapisi için yazdığını biliyor muydunuz? Ya da Anthony Burgess'in Otomatik Portakal'ı kanser olduğunu öğrendiğinde, karısının geçimini sağlaması için yazdığını? Mutlu olmak için kimimiz neşeli kitaplara ilgi duyarken kimimiz de insan psikolojisinin en derinlerine inerek duygularımıza ışık tutan romanları seçer. İşte edebiyatın karanlık tarafından sizin için seçtiğimiz 15 kitabı derledik.
Albert Camus'nün en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş ve hala en çok satan kitaplar arasında yer alan "Yabancı", aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtıdır. Ölümün egemen olduğu bir varlığın en anlamsız olgularını saçma bir düzensizlik içinde yaşayan bu romanın kahramanı "Meursault", bir simge kahraman değildir. Adı olmayan bir "Yabancı"dır; bu eksik kimlik, gerçeklikten algıladığı şeyi yapılandıramayan, yeniden örgütleyemeyen, ama gerçekliğin yankılarını yakalamaya çalışan bir boş bilincin imgesidir.
Onun kayıtsızlığı ve edilgenliği, işte bu boş bilincin ürünüdür. Yabancı, büyüleyici gücünü, içinde barındırdığı trajedi duygusuna borçludur. Bir türlü ele geçirilemeyen anlamın sürekli aranması, bilinç ile toplumsal dünya arasındaki çatışmasıdır. Camus'yle buluşanların hiçbiri, onunla karşılaşınca hayal kırıklığına uğramadı. "Mutluluk, bir yerde ve her yerde hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir," der Camus. Giderek daha çok sevilen bir yazar olması, onun bu sevgisinin yansımasından başka bir şey değil.
Oscar Wilde'ın yayımlanmış tek romanı olan Dorian Gray'in Portresi, dünya edebiyatının en sarsıcı eserlerinden biridir. Yazıldığı dönemde çok ses getirdi ve büyük tepki çekti. Wilde'ın pek çok kuruma, soyluluğa, toplumsal adaletsizliğe ve ahlaki değerlere yönelik eleştirilerinin yanı sıra karakterlerinin derinliğiyle de yoğun bir anlatım sunduğu eseridir.
Dorian Gray'in Portresi, genç ve yakışıklı bir adam olan Dorian Gray'in öyküsünü anlatır. Güzelliği ressam Basil Hallward'a ilham verir. Onun arkadaşı Lord Henry ile tanıştıktan sonra, hayattaki en önemli şeylerin gençlik, güzellik ve haz olduğuna inanmaya başlar. Öyle ki kendi güzelliğini kaybetmek istemez ve sonsuz gençlik karşılığında ruhundan vazgeçer.
"Şu günlerde insanlar her şeyin fiyatını biliyorlar; fakat hiçbir şeyin değerini bilmiyorlar," diyen Oscar Wilde'ın insana dair gözlemleri okuyucuya çarpıcı bir bakış açısı sunar.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Burgess şöyle der: "İngiliz argosunda bir deyiş vardır: Uqueer as a clockwork orange." Bu deyiş, olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi anlamına gelir. Otomatik Portakal'ın adı gerçekte buradan gelir. Eser, Alex isimli şiddet taraftarı bir gencin öyküsü etrafında gelişiyor. "iyilik ve kötülük" kavramlarını, "şiddet, suç ve ceza" tabanına koyup inceleyen bir eserdir. Kendine has bir atmosfere sahip olan eser, kin ve nefret dolu anlatımla bu türde öne çıkar. Eser suç işleyen bireyleri devletin istediği şekilde tek tipleştirilip, birer otomatik makine haline getirilmesini betimliyor. Yazar okuyucuya, insan iyiliğini, iradesini, adaletini sorgulatıyor.
"Bilim kurgu"nun en önemli iki ödülü olan Hugo ve Nebula'yı kazanarak kısa zamanda türünün klasikleri arasına giren Karanlığın Sol Eli, dünyamıza çok benzeyen Kış adlı bir gezegende geçer. Bu gezegende, yılın en sıcak zamanlarında bile yarı kutup iklimi yaşanmaktadır. "Arkadaşlık" ve "sevgililik" arasındaki "boşluk" anlamsızlaşmış; insan düşüncesini belirleyen düalizm eğilimi azalmış; insanlığın güçlü/zayıf, koruyucu/korunan, hükmeden/hükmedilen, sahip olan/sahip olunan gibi ikiliklerini oluşturan temeller zayıflamıştır. Cehaletin, şimdinin, mevcudiyetin ilerlemeden daha gözde olduğu bir gezegendir. Birgün Kış'a uzaydan bir erkek elçi gelir ve onların da katılmasını istediği bir gezegenler birliğinden söz eder.
Homeros'un, hayatı hakkında kesin bir bilgi olmamakla birlikte MÖ IX. yüzyılda Sakız Adası'nda yaşadığı sanılmaktadır. Eserleri Antik Yunan devletlerinde her tür bilginin kaynağı sayılan Homeros, İlyada ve Odysseia destanlarıyla edebiyatın hemen her türünü günümüze dek etkilemeyi basardı. En ünlü Antik Yunan destanı olan İlyada'da dokuz yıldır süren Troya Savaşı'nın elli bir günlük bir kısmı anlatılır. İlyada dünya edebiyatının temel taslarından biri olduğu kadar, konu ettiği döneme ışık tutan en gerçekçi eserdir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…