Edebiyatta bir çığır: Bilinç akışı
Psikoloji bilimindeki psikanaliz yönteminden edebiyata bir anlatım tekniği olarak geçen bilinç akışı, roman ve hikayelerde okur ile kahramanı birbirine bir adım daha yaklaştırarak aralarındaki samimiyeti arttırmıştır. Artık okur, kahramanın aklından geçenleri, hırslarını ve arzularını bilmekte; onun ne şekilde hareket edebileceğini kestirmektedir.
Önceki Resimler için Tıklayınız
BİLİNÇ AKIŞI TEKNİĞİNİ KULLANAN BAZI YAZARLAR VE ROMANLARI
➡ James Joyce - Ulysses
➡ Virginia Woolf - Deniz Feneri, Dalgalar ve Mrs. Dalloway
➡ Oğuz Atay - Tutunamayanlar ve Tehlikeli Oyunlar
➡ William Faulkner - Ses ve Öfke, Döşeğimde Ölürken
➡ Orhan Pamuk - Sessiz Ev
➡ Yusuf Atılgan - Anayurt Oteli ve Aylak Adam
➡ Recaizade Mahmut Ekrem - Araba Sevdası
➡ Leyla Erbil - Cüce
➡ Dostoyevski - Yer Altından Notlar
BİLİNÇ AKIŞI TEKNİĞİNİ YANSITAN ÖRNEKLER:
"Canım Selim; hep oynayabilseydik bu oyunları. Biraz olsun dinleseydin arada. Durmak bilmeyen kafanı rahat bırakıp kuvvet toplasaydın biraz. Kim dayanabilmiş ki sürekli? Bu sayfalarda yaşadığını görüp, öldüğüne nasıl katlanabileceğim? Bu acıya dayanmak için bir yol göster bana."
Tutunamayanlar - Oğuz Atay
"Stephen öne eğilerek ona tutulan, kavisli bir çatlakla ikiye ayrılmış aynaya dikkatle baktı, tüyleri diken diken oldu.O da, başkaları da böyle görüyor beni. Kim seçti bu yüzü bana? Bu kurtulunası tiksinç çömez. O da sormakta bana."
James Joyce - Ulysses
Suç ve Ceza'dan insana dair alıntılar
"Sırtını kapıya dayayıp çevresine baktı. Kadının bıraktığı gibi duruyordu her şey: yatağın ayakucuna doğru atılmış yorgan,
kırışık yatak çarşafı, terlikler, sandalye, süzgü, çay bardağı, kaşık, küçük bir tabakta beş altı şeker (altı şeker koymuştu o gece
bir çay içebilir miyim acaba demişti odaya girince üçlük çaydanlıkta demlemişti çayı bir elinde tepsi kapıyı vurmuştu girin yatağın kıyısında oturuyordu paltosunu çıkarmış kara kazağı iri yuvarlaklı gümüş kolyesi bakmıştı zahmet oldu size sonra
o köye nasıl gidileceğini sormuştu öyleyse saat sekizde uyandırın beni lütfen olağan bir şeymiş gibi nüfus kağıdım yok demişti…"
Yusuf Atılgan - Anayurt Oteli
"Kolları ıtrışahilerle dolu olan Mrs. Dalloway vitrine yaklaştı, dışarıya baktı, ufak pembe suratı meraktan kırışmıştı.
Herkes otomobile baktı. Erkek çocuklar bisikletlerinden aşağıya atladılar. Trafik sıkıştı. Otomobil orda duruyordu,
üzerinde tuhaf bir motif olan storları inikti, ağaca benziyor diye düşündü Septimus…"
Virginia Woolf - Mrs. Dalloway
*Itrışahi nedir?
Sultanlara özgü güzel koku.