Natüralizm öncüsü Emile Zola
Natüralist akımın evrensel temsilcisi, dünya edebiyatının önemli kilometre taşlarından biri olan romancı Emile Zola, 29 Eylül 1902'de hayata gözlerini yumdu. Zola insan iradesinin önemsizliğini, yaşamı asıl belirleyenin doğa ve toplumsal çevre olduğunu tüm yapıtlarında kanıtlamaya çalıştı. Yazar, sömürüye, adaletsizliğe, haksızlıklara karşı tutumunu edebiyatına yansıtmakla kalmadı, döneminin gelişmeleri karşısındaki açık politik tutumuyla da öne çıktı. Dünya edebiyatının en önemli isimlerinden olan Zola'nın hayatına birlikte bakalım…
"Adalet ancak gerçekten saadet ancak adaletten doğabilir."
▪▪▪
🔹Paris'teki Lycee Saint Louis'de eğitimine devam etmek isteyen Zola imhitanlarda başarılı olamayınca iş hayatına atıldı. İki senelik işsizlikten sonra bir yayınevinde memur olan Zola 1866 senesinde hayatını yazarlığa adayıp bir daha başka bir işte çalışmadı.
🔹İlk romanı Claude'nin İtirafı'nı 1865 senesinde yayınladı. İlk önemli başarısını ise "Therese Raquin" romanıyla yakaladı. Bu eserin ikinci cildindeki önsözünde "natüralist" kelimesini ilk kez kullandı. En tanınmış eseleri olan "Nana", " Germinal", " Meyhane" romanlarında 1851 Devlet Darbesiyle başlayıp 1870 senesindeki Sedan bozgununa kadar süren İkinci İmparatorluk Dönmei Fransız toplumunun bir tablosunu yansıtmaya çalıştı.
"Gerçeği yerin aItına gömseniz biIe, o bir gün büyüyerek patIayacak ve her şeyi yok edecektir."
▪▪▪
🔹Fransız-Alman Savaşı sırasında Fransız hükümeti ve ordusunun izlediği politikaları " Çöküş" romanıyla eleştiren Zola, savaş sırasında suçsuz yere mahkum edilen bir Yahudi askeri savunarak halk arasında kahraman oldu. Tarihe "Dreyfus Olayı" diye geçen bu süreçten sonra son romanını yazan Zola, romandaki hikâyeyi "Dreyfus Olayı'ndan esinlenerek oluşturdu.