Necip Fazıl Kısakürek şiirleri
Edebiyatımızda düşünceleri, kaleme aldığı şiirleri ile anılan büyük üstad Necip Fazıl Kısakürek, yaşamı boyunca çok sayıda esere imza attı. Hayatın her alanından duygu dünyamıza dokunan usta şair, "Beklenen", "Kaldırımlar", "Canım İstanbul" gibi şiirleri ile hafızalara kazındı. Sizin için Kısakürek'in unutulmaz şiirlerini derledik.
Giriş Tarihi: 25.04.2023
16:43
Güncelleme Tarihi: 25.04.2023
16:52
🔸 1961 yılında kaleme aldığı orta dönem başyapıtlarından olan "Zindandan Mehmed'e Mektup" şiiri ile ilgili Sadri şu ifadeleri kullandı: "Görüşlerinden, hayata bakışından dolayı cezaevinde yattığı dönemde karşılaştığı, etkilendiği durumlardan, gördüğü ortamdan yola çıkarak kaleme aldığı bir şiirdir. Cezaevi şiirleri müktesebatımızın ilk hatırlanacak şiirlerinden biridir. "
ZİNDANDAN MEHMED'E MEKTUP
Zindan iki hece, Mehmed'im lafta! Baba katiliyle baban bir safta! Bir de, geri adam, boynunda yafta... Halimi düşünüp yanma Mehmed'im! Kavuşmak mı? Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli, Kırmızı tuğlalar altı köşeli. Bu yol da tutuktur hapse düşeli... Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak.
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri
🔸 Necip Fazıl Kısakürek'in 1928 yılında kaleme aldığı, pek çok kişinin ilk edebi hatıralarını oluşturan şiiri "Kaldırımlar" a dair Sadri şöyle konuştu: "Necip Fazıl Kısakürek'in edebiyat dünyasında neşet etmesine, tanınmasına, dikkate alınmasına vesile olan şiirdir."
KALDIRIMLAR
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında; Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum. Yolumun karanlığa saplanan noktasında, Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık; Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar. İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık; Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.
Necip Fazıl Kısakürek
🔸 Üstad Necip Fazıl'ın 1963 yılında çok sevdiği İstanbul'a övgü mahiyetinde yazdığı "Canım İstanbul" isimli müstesna bir şiiri bulunur.
🔸 İbrahim Sadri, "Cumhuriyet Dönemi'nde İstanbul için yazılmış en güzel şiirlerden biri olarak da kabul edebiliriz. 1960'lı yılların, o dönemin "modern İstanbul'u" ile yakın ve uzak geçmişindeki yani Dersaadet'i bir anlamda birlikte işlediği, karşılaştırmalarla karşımıza getirdiği bir şiirdir. Aynı zamanda İstanbul tarihçesi gibi de bakabileceğimiz şiirdir Canım İstanbul" sözleri ile üstadın şiirde öne çıkarmaya çalıştığı hususlara dikkat çekti.
CANIM İSTANBUL
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar; Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar. İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim; O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim. Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur; Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur. Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale, Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.
İstanbul benim canım; Vatanım da vatanım... İstanbul, İstanbul...
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek'in en sevilen 10 şiiri
🔸 Kısakürek'in vefatından kısa bir süre önce 1980'li yıllarda kaleme aldığı eserleri "Affet", "O Var" ve "Geliyorum" şairin son şiirlerindendir.
🔸 İbrahim Sadri, Kısakürek'in son dönem şiirlerine dair şöyle konuştu:
"Üstat Necip Fazıl Kısakürek, muhtemeldir ki yavaş yavaş Rabbine gitmekte olduğunu hissettiği o çağlarda kaleme aldığı, artık oturmuş, demlenmiş bir şiir dili ile kaleme aldığı üç şiirdir."
AFFET
Bende sıklet, sende letafet... Allah'ım affet!
Lâtiften af bekler kesafet... Allah'ım affet!
Etten ve kemikten kıyafet... Allah'ım affet!
Şanındır fakire ziyafet... Allah'ım affet!
Necip Fazıl Kısakürek
O VAR!
Her defa haberi taze bir müjde; Her defasında, geç, gafletten vecde; Ne sen varsın, ne ben, ne yâr, ne kimse; Bütün sevdiklerin elden gittiyse; O var!
Kalacak kim var ki dost tomarında? Sana daha yakın şah damarından; Arama, bir ilaç yok ezzahanede! Gayede, sebepte ve bahanede; O var!
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl şiir yazmaya nasıl başladı?