Reşat Nuri Güntekin'in okunması gereken kitapları
Hayatımızı değiştiren klasikler… Bakış açımızı değiştiren roman kahramanları… Ufkumuza yön veren Reşat Nuri Güntekin'in kitapları yazıldığı dönemden bugüne bir asır geçmesine rağmen etkisini bir an bile olsun kaybetmedi. Usta kalemin kitapları basılmakla kalmayıp beyazperdeye ve dizilere uyarlandı. Sizlere vefatının 62'inci yıl dönümünde Reşat Nuri Güntekin'in mutlaka okumanız gereken 10 kitabını derledik.
Giriş Tarihi: 24.11.2019
17:40
Güncelleme Tarihi: 24.11.2019
17:45
"Dördüncü sınıftayım. Yaşım on iki kadar olmalıydı. Fransızca muallimimiz Sör Aleksi bir gün bize yazı vazifesi vermişti. "Hayattaki ilk hatıralarınızı yazmaya çalışın. Bakalım neler bulacaksınız? Sizin için güzel bir hayat temrini olur" demişti.
Hiç unutmam; yaramazlığımdan, gevezeliğimden bıkan sörler o sınıfta beni arkadaşlarımdan ayırmışlar, bir köşede tek kişilik bir küçük sıraya oturtmuşlardı."
Türk edebiyatının en çok tanınan ve sevilen eserlerinden biri olan Çalıkuşu, ilk kez 1922 yılında Vakit gazetesinde tefrika edildi ve aynı yıl kitap olarak basıldı. Beşinci baskısından sonra eser, 1939 yılında bizzat Reşat Nuri Güntekin tarafından sonra tekrar yayımlandı. Edebiyatın klasikleri arasında yerini alan Çalıkuşu, genel olarak Anadolu'da geçer ve arka planda Osmanlı'nın son yıllarını anlatır. Defalarca beyaz perdeye aktarılıp dizisi de yapılan bu eser, Feride'nin hatıra defteri olarak yazıldı.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Reşat Nuri Güntekin 'in 1925'te yazdığı bir roman olan Dudaktan Kalbe, aşk acısı çeken ve tekrar âşık olmayacağını, aşkın bir daha dudaktan kalbe inmeyeceğini felsefe edinmiş bir gencin öyküsünü dile getirir.
Bu yapıt, özellikle örf tanıtımı ve kişilik canlandırımında başarılı, duygusal ve sevgi dolu bir roman. Açık, yalın ve gösterişsiz bir anlatışla ve temiz bir İstanbul Türkçesiyle geniş kitlelere seslenebilen yazarın, ilk ve en ünlü romanı Çalıkuşu düzeyinde bir kitap. Şarkılara, filmlere, nostaljik romantizmimize bolca konu olmuş aşkların unutulmaz romanlarından biri.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Reşat Nuri Güntekin 1928 yılında yayınlanan bu eserinde; çalışkan başarılı fakat zaaf gösterenlere karşı acımasız olan Zehra Öğretmen ile babası Mürşit'in bakış açılarından dramatik yaşam öykülerini anlatıyor.
Yazar, cumhuriyet öncesinde yeni mezun, idealist genç bir mülkiyelinin iş ve sosyal yaşamdaki çatışmalarını ve uyumsuz ilişkilerini anlatırken, dönemin memuriyet yaşamına, köhne yapısına ait önemli ipuçları da veriyor. Şehirden kasabalara sürüklenirken, ardında birer birer ilkelerini de bırakan genç adam hatalı bir evlilikle korkunç bir sona doğru sürükleniyor.
Acı ve sefaletle dolu ortamdan tesadüfle sadece kızı Zehra'yı kurtarabiliyor. Acımak; aile içi ilişkileri ve sorumluluklarını, adeta ders verir gibi gözler önüne seriyor.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Yazar, Milli Eğitim Bakanlığı Müfettişliği sırasında, uzun yıllar boyu Anadolu'da yaptığı gezilerin sağladığı gözlemlerinden bir bölümü bu kitapta topladı. Özellikle Anadolu'da sık sık rastlanan tuluat tiyatrolarına da değinilen kitap, yazarın çeşitli yazılarından oluşuyor.
Yazarın Milli Eğitim Bakanlığı müfettişliği yıllarında Anadolu'ya yaptığı gezileri içeren ve kısa notlar halinde tutulmuş yazıların, daha sonra kitap haline getirilmesiyle oluşan bu kitap iki ciltten oluşur.
Reşat Nuri Güntekin, Anadolu'nun sosyal ve kültürel hayatıyla ilgili çeşitli gözlemlerine yer verdiği, aydınlar ve genellikle İstanbullular tarafından bilinmeyen hor görülen, ondan sürekli kaçılan, gidilmek istenmeyen Anadolu'yu anlattığı bu kitapta, Anadolu'nun 1930'lu yıllarındaki gerçek durumuna ayna tutmaya çalıştı.
Reşat Nuri'nin Anadolu Notları adlı eseri, Anadolu'yu her yönüyle tanıtan, anlatan ve eleştiren gezi yazısı türünde yazılmış önemli bir yapıttır.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
"Bir ışık olmalı ki, gönüllerin içinde gizlenen güzellikleri aydınlatsın, tıpkı güzel bir manzarayı biran da aydınlatan güneş ışığı gibi. Hâlbuki böyle bir ışık daha keşfedilmedi."
'Harabelerin Çiçeği', Reşat Nuri Güntekin'in 'Cemil Nimet' takma adıyla yazdığı, 1918'de tefrika edilen ilk romanı. Yoksul insanların sımsıcak, içten gülümseyişlerinden ışıyan bir güzelliğin çerçevesi. Çelişkiler, düşler, özleyişler ve acımasız bir hayatın zorlukları. Acılar ve sevinç. Umut ve sevgi. İnsanca yaşamanın anlamını resmeden bir eser.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…