Tapduk Emre kimdir? Tapduk Emre’den insanlığa ışık tutan sözler…
Aşk ve gönül dilimiz olan Yunus'u (Emre) Yunus yapan Tapduk Emre, Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli, Ahi Evran gibi Allah dostlarıyla aynı döneme denk gelmiştir. Anadolu Selçuklu Devleti'nin dağılmaya ve Osmanlı Beyliği'nin kurulmaya başladığı dönemde yaşamıştır. Sadece bir sıfat değil, bir anlayışın ve bir geleneğin anahtar kelimesi olan Tapduk Emre hakkında bilgileri derledik.
Önceki Resimler için Tıklayınız
"Bu yola akılla çıkılır sonra akıldan çıkılır, gönülle devam edilir. Bu yol sırattan ince kılıçtan keskince…"
Bir ustaya kapılanmak dediğimiz olay söz konusu olunca, Tapduk Emre'nin faaliyetleri başlar. Yunus, Tapduk Emre'ye kapılanır ve Tapduk Emre öğrencilerini belli bir yola sokmak için uğraşır. O yol ise seyr-ü sülûk yoludur… Müslümanlar için seyr-ü sülûk, çok özel bir terimdir. Dinin genel kurallarının yanı sıra daha iyi bir ahlak kazanmak üzere özel bir yola girenlerin yolculuğunu anlatmak üzere kullanılır.
"Mademki en kıymetli nesne aşk. En çetin sınavsa onun ile olsa gerek."
Tapduk Emre isminden de anlaşılacağı üzere hak aşığıdır. Tapduk sadece bir sıfat değil, bir anlayışın ve bir geleneğin anahtar kelimesidir. Tapduk ismi tapmak kelimesinden türemiş Öz Türkçe bir kelimedir. Emre ise İmre kelimesinden türemiş ve âşık, tutkun anlamına gelmektedir.
"Bu yol aşk yolu, rüya sahipleri bu yola gelemez. Benliği terk etmeden melamet ehli olup kınanmaktan korkmayan, peygamberin avlusunda yaşayan, malsız mülksüz ashab-ı suffa misali yalınca olup dünyadan yüz çevirmeden, dervişe dönülmez."
Tapduk Emre'nin ölüm tarihi ve mezarının bulunduğu yer konusu da ihtilâflıdır. Âşıkpaşazâde onun Yıldırım Bayezid döneminde (1389-1402) öldüğünü söyler. Ancak Yunus Emre'nin 13. yüzyılın sonları ve 14. yüzyılın ilk çeyreğinde yaşadığı dikkate alındığında bir şiirinde öldüğünü haber verdiği mürşidinin 13. yüzyılın sonlarında vefat etmiş olması kuvvetle muhtemeldir.