Arama

Ünlü yazarların kaleminden Ramazan

Ramazan, halk arasında on bir ayın sultanı" olarak adlandırılan ve arka planında büyük bir kültür oluşturan mübarek bir aydır. Toplumsal hayatın rengini değiştiren ve günlük hayatı doğrudan etkileyen müstesna bir dönem olan Ramazan, dini atmosferin toplumsal düzeyde en fazla varlığını hissettirdiği aydır aynı zamanda. Hal böyle iken bu mübarek ay ünlü edebiyatçılarımızın kalemine de yansımıştır. Peki, ünlü edebiyatçılarımızın orucun hikmetini idrak ettirebilecek ve eski İstanbul'un Ramazanlarına doğru yolculuğa çıkartabilecek bu kitapları ve yazıları hangileridir?

  • 1
  • 14
SEZAİ KARAKOÇ- SAMANYOLUNDA ZİYAFET
SEZAİ KARAKOÇ- SAMANYOLUNDA ZİYAFET

Şiirleri ve yazılarıyla birkaç kuşağı beslemiş olan düşünce hayatımızın yaşayan en büyük ismi Sezai Karakoç'un Ramazan ayıyla ilgili görüşleri oldukça mühimdir. Samanyolunda Ziyafet üstadın çeşitli dergi ve gazetelerde oruçla ilgili yazılarından oluşan kitabıdır. Ramazan ayı Sezai Karakoç için her zaman önemlidir. Nitekim o bütün fikriyatının temel taşı olan Diriliş'in ilk sayısı 1960 yılının Ramazan'ında okurla buluşmuştur. Sezai Karakoç, Ramazan ayına ve oruç ibadetine verdiği önemi kaleme aldığı yazılarla defalarca göstermiş bir düşünür.

Karakoç, gazetelerde ve dergilerde Ramazan ayı ile ilgili yayımladığı yazıları kronolojik bir sıra ile tanzim etmiştir. Yeni İstiklal
dergisinde 1962 yılında yayımladığı "Betonları Kıran Oruç" ile başlayan yazılar, 1990 yılında Diriliş'te çıkan "Kara Bayramı Aka Çevirmek"e kadar sürer. Karakoç, kitabın sonuna "Ramazanın Aynasında Hayat" başlığını taşıyan ve 2004 yılında kaleme aldığı bir metni de ilave eder. Çocukluğunun ve gençliğinin Ramazanlarını tasvir eden Karakoç, 1960'lı yıllardan 1990'lı yıllara yaklaşık otuz yıllık süreçte Ramazan ayının birey ve toplum nezdinde nasıl yaşandığına ışık tutmaktadır.

Sezai Karakoç'un kaleminden 20 alıntı ile oruç

Ünlü yazarların kaleminden Ramazan

Sezai Karakoç'un 1960'lı yıllarda kaleme aldığı oruç yazılarından oluşan bu 140 sayfalık dev eser, yalnız orucun hissiyatını değil Ramazan ayının maneviyatını da bünyesinde barındırmaktadır. Henüz açılış sayfasıyla kula kim olduğunu ve izlemesi gereken yolun nerede bulunduğunu işaret eden Samanyolunda Ziyafet, üzerinden yıllar geçse de baş ucu kitabı yapılacak bir eserdir. "Betonları Kıran Oruç" başlıklı yazısına şöyle başlıyor büyük şairimiz Sezai Karakoç: "Bir ev nasıl yılda bir defa temizlenir, örümcek ağlarından kurtarılır, kiremitleri aktarılır, sıvanır, yıkanır, onarılır ve badana edilir, yani yeni yapılmış bir hâle getirilirse, bir ruh da yılda bir kere, böyle bir genel temizlik ve revizyon ister. Bir şehrin temizlenmesi, onarılması, yeniden yapılması, sıva, boya ve badanaların tazelenmesi ile Müslüman bir şehrin oruç boyunca ruhî canlılık ve hareketi, yükselme ve ilerlemesi birbirini çok andırır. Oruç, demek ki, bir noktadan bakılınca, ruhun ve vücudun dezenfekte edilmesi oluyor."

Samanyolunda Ziyafet kitabından oruç hakkında 20 alıntı

Karakoç, kitabında orucu kimi zaman bir diriliş saatine veya ruh şölenine, kimi zaman samanyolunda adeta bir ziyafete, kimi zaman betonları kıran bir silaha benzeterek kimi zamanda bir misafir ve yolcu ile sembolleştirerek şair kimliğini satır aralarına sızdırmayı başarabilmiştir. Ramazan ayını Karakoç, diğer yazarlardan farklı olarak yorumlamıştır. Diğer yazarlarda görmediğimiz kadar İslâmî terminolojiyi kullanan Karakoç; çocukluğunun ve gençliğinin Ramazan hatıralarını anlatırken orucun ve bayramın ötesinde kadir gecesi, hicret, miraç, irşat, Hz. Peygamber'in mucizeleri, iftar ve sahur gibi pek çok konuya temas eder.

Karakoç kitabında aynı zamanda kendi kişisel hayat serüveninden, oruca, Ramazan sohbetlerine, çocukluk hatıralarındaki Ramazan'a, memuriyetlik yıllarına, parasız günlerine, mahkemelerdeki yargılamalarına, Diriliş dergisine ve partisine ilişkin bilgileri aktarırken adeta Türkiye'nin siyasi ve düşünce hayatına ilişkin kesitleri de okuyucularına aktarmaktadır.

Kitapta, "Çocukluğumuzun ramazanları, bize cennetten fragmanlardı sanki." cümlesini kurar. Orucun Allah'ı, nimeti, şükrü, açlığı, yardımı nasıl öğrettiğini görürüz. Oruç çocuk için bir okul olur. "Çocuğun içinden taşıp gelen ve ilk andaki çıkış çılgınlığını yaşayan içgüdüleri, oruç gibi mistik bir öğretmenin uslandırması, onu, komplekslere saplanmaktan, geleceğini tam şartlandıran ve telafi edilemez gençliğin çılgın davranışlarından korur. Tabiatın önünde baş eğmemesi, melankoli krizlerine daha dayanıklı çıkmasını sağlar çocuğun."

"Ey oruç, diriltici rüzgâr, İslam baharı
Es, insan ruhuna inip yüce ilham dağından
Kevser içir, âb-ı hayat boşalt, kristal bardağından
Susamış ufuklara insan kalbinin ufuklarına."

Edebiyatımızda Ramazan ayını konu edinen 10 şiir

  • 5
  • 14
CENAB ŞAHABEDDİN- İSTANBUL'DA BİR RAMAZAN
CENAB ŞAHABEDDİN- İSTANBUL’DA BİR RAMAZAN

İstanbul'da Bir Ramazan kitabı, 1920 ile 1922 yılları arasında Alemdar ve Peyâm-Sabah gazetelerinde Cenap Şahabeddin imzasıyla çıkan yazılardan müteşekkildir. Abdullah Uçman tarafından bir araya getirilen bu yazılar ilk olarak 1994 yılında
İstanbul'da Bir Ramazan adıyla yayımlanmıştır. Uçman, kitabın birinci bölümündeki yazıların – ki bu bölüme "Ramazan Hasbihalleri" adı verilmiştir- "20 Mayıs ile 18 Haziran 1920 tarihleri arasında, Anadolu'nun önemli bir kısmı ile İstanbul'un işgal altında bulunduğu bir sırada kaleme alınmış olup Ramazan ayı boyunca Alemdar gazetesinde" yayımlandığını belirtir. İstanbul'da Bir Ramazan, 1920'lerde İstanbul'da ve Anadolu'da Ramazan ayının birey ve toplum nazarında nasıl algıladığına dair ipuçları vermektedir. Cenap Şahabeddin'in hatıralarında daha çok İstanbul'dan söz edilir.

Ramazan hakkında sıkça sorulan 20 soru

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN