7 Ekim'den beri Gazze'de yıkılan ibadethaneler
Gazze'de 7 Ekim'den beri süren İsrail saldırıları, 15 Ocak 2025 akşamı sağlanan ateşkes ile nihayet son buldu. Geriye aylardır yüreğimizi dağlayan acı kayıplar kaldı. Hayatlar yok oldu, evler yıkıldı. Bununla birlikte birçok ibadethanemizi yitirdik. Hepsinin tarihi önemi ve manevi değeri vardı. İslam'ın nişanesi olan 900'e yakın cami artık yok. İşte, 7 Ekim'den beri Gazze'de yıkılan ibadethaneler...
🔸 Gazze'de sıcak gelişmeler yaşanıyor. 2025 yılı 15 Ocak akşamı bir ateşkes sağlandı. Bu ateşkes 7 Ekim'den beri bekleniyordu. Çünkü aylarca süren bir katliam vardı Gazze'de.
🔸 Oradaki canlar, eli kanlı siyonistler tarafından canice yok ediliyor bizlerde dünyanın farklı yerlerinden yardım edemediğimiz için insanlığımızdan utanıyorduk.
🔸 Bu süre zarfında binlerce hayatla bilikte evler, okullar, hastanelerde yok edildi. Yok edilen bir insanlıktı, tarihti, bir milletti. Aynı zamanda savaş açılan ve yok edilmek istenen İslam'dı.
🔸 İslam'ın izlerini dünya üzerinden silip, Müslüman kardeşlerimizin aldığı direnç kaynağını da yok etmek istedi siyonist zihniyet. Bu emel ile birlikte ibadethaneleri hedef aldılar.
🔸 7 Ekim'den beri Gazze'de süren insanlık katliamı, camilere de yapıldı. Oradaki halk ibadetlerini yapmaya, Allah'tan yardım istemeye gidemesinler diyeydi her şey.
🔸 Halbuki bir Müslüman Rabbi ile ile her an konuşurdu; dua ederek, namaz kılarak ve onu zikrederek. İşte, bizim dehşete düştüğümüz anlarda onların tebessümü bu yüzdendi.
🔸 Bu yüzdendir ki siyonist zihniyet katliamını sürdürdükçe kardeşlerimiz her defasında Müslüman olmanın verdiği güç ile direnç gösterdiler. Çünkü onlar için ne topraklarını terk etmek vardı ne de ölmekten korkmak.
🔸 Biliyorlardı onlar şehittiler ve yine biliyorlardı ki bizde onların şahidi...
🔸 İsmail Haniye ve Yahya Sinvar'ın şehadeti dünyaya bu direnişin kırılamayacağını göstermişti. Ne büyük bir mertebe! Gazze 7 Ekim 2023'ten bu yana tüm insanlığa, Müslüman olmayı öğretti.
🔸 Bir ders vardı, çıkarabilene. Gazze'den anbean gelen görüntüler ve haberler bize orada on binlerce Heniye'nin ve Sinvar'ın olduğunu anlatıyordu.
