Arama

Aklın ibadeti: Tefekkür

Allah Teala'nın türlü nimetleriyle vasıflandırılan insan, vahye muhatab olması ile diğer tüm canlı varlıklardan ayrılır. İnsan, hayatı boyunca düşünme faaliyeti içindedir. Akılla başlayan bu eylem, insanı hakikatin izlerini süren bir yolcu olduğu tefekkür eylemine ulaştırır. Allah Teala'nın emirleri ve Resulullah'ın (SAV) sürekli tefekkür etmesi Müslümanların tefekküre sarılmasına vesile olmuştur. Tefekkür insanoğluna bahşedilmiş yüksek bir zihinsel kabiliyettir.

◼ Akıl nimetinin ibadeti, tefekkür kavramıdır. Hakikati idrak edebilmek, anlamını içinde taşıyan tefekkür mefhumu insanın hakikat kavramını tam anlamıyla düşünmesi ve idrakidir.

Tefekkür, insana kainattaki eşsiz denge ve emsalsiz nimetler hakkında fikir verdiği gibi yaratılış hikmetini kavratır. Tefekkür, ibret almak isteyenler bulunmaz bir nimettir.

◼ İnsan aklının ibadeti olan tefekkür üç temel aşamadan meydana gelir. Bu aşamalar hakkıyla idrak edildiğinde tefekkür eylemi tam manasıyla kavranmış olur.

◼ Bu üç merhaleden biri eksik olduğunda insanın hakikat yolundaki en önemli yardımcılarından olan tefekkür istenilen anlamda gerçekleşmiş sayılmaz.

HIZ KAVRAMININ UNUTTURDUĞU: HESAP GÜNÜ

Tezekkür

↪ Neden sorusu etrafında düşünmeyi ifade eden tezekkür kavramı, mazi üzerinden tefekkürü hedefler.

Tedebbür

↪ Tedbir almaktan gelen tedebbür kavramı, neden sorusundan elde edilen cevap hakkında hesaplamalar yaparak geleceği tefekkür etmektir.

Taakkul

↪ Elde edilen tecrübe ile gelecek arasında bağlantı kurmayı ifade eder. Tezekkür, tekebbür ve taakkul birleştiğinde ortaya tefekkür çıkar.

Allah katında canlıların en aşağı derecede olanları, sağır, dilsiz ve düşünemez olanlarıdır.

Enfâl Suresi 22. Ayet

Enfâl Suresi 22. Ayeti okumak ve dinlemek için tıklayın

Enfâl Suresi 22. Ayet Tefsiri

◼ Bedir Savaşı Allah ve resulüne itaat etmenin hayırlı sonuçlarını göstermişti. Bu vesile ile müminlere itaatin önemi hatırlatılmakta, bilindiği ve duyulduğu halde ilâhî emirlere uyulmamanın tehlikeli âkıbetine dikkat çekilmektedir. İnsan dışında, yeryüzünde hareket eden, dolaşan canlıların en aşağı derecede olanları sağır, dilsiz ve akılsız olanlarıdır. Gözlerinin gördüğü, kulaklarının işittiği gerçekler üzerinde akıl yormayan, yeterince düşünüp doğru kararlar ve davranışlar için bunlardan yararlanmayan kimselerin, özellikle müşrikler ile münafıkların durumu sağır, dilsiz ve akılsız olan hayvanların durumuna benzetilmiştir.

TEFSİRİN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

Düşünmek hayatının her döneminde Allah Resulü (SAV) için öncelikli bir eylemdi. Resulullah (SAV) nübüvvet öncesi Hira Dağı'nda ve Kabe'de tefekkür eylemini eda ederdi.

Medine yıllarında geceleri Mescid-i Nebevi avlusunda semayı seyreder, ardından saatlerce ibadet ederdi. O'nun (SAV) tefekkürü ibadete bağlanırdı.

ACZ DOLU BİR İTİRAF DUA

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN