Peygamber Efendimiz (SAV) ve Ramazan-ı Şerif
Allah Resulü'nün yaşamında Ramazan-ı Şerif'in müstesna bir yeri vardı. Çünkü Ramazan ayı içinde Kur'an-ı Kerim nazil olmaya başlamış, Cebrail (AS) ile bu mübarek iklimde muhatap olmaya başlamıştı. Hak Teala'nın kelamı olan Kur'an-ı Kerim bu sebeple en çok Ramazan ayında okunmakta. Resulullah (SAV), yalnızca Hak Teala için tutulan oruç ibadetinin hikmetlerinden birinin de takvalı müminler yetiştirmek olduğunu dile getirmişti. Allah Resulü (SAV) bu ay içinde ibadetlere sıkı sıkıya sarılır ve müminlere de bunu tavsiye ederdi.
◾ Bu hadis-i şerif, Resul-i Ekrem'in (SAV) en yakınlarını gece namazına davet etmesine güzel bir örnek olduğu gibi bu cümle sonrasında Abdullah ibni Ömer (RA) vefatına dek teheccüd namazı kılmaktan geri kalmamıştı.
◾ Ramazan-ı Şerif Müslümanları ruhi olgunluğa taşıdığı gibi aynı zamanda ibadet hayatının düzenlenmesi içinde rahmani bir fırsat. Tarih boyunca Müslümanlar bu günlerin bereketiyle ibadet hayatlarını da bir düzene oturtmuş oldular.
Resulullah (SAV) buyurdu:
Sahur yapınız, zira sahurda bereket vardır.
(Buhari, Savm 20 - Müslim, Sıyam 45)
◾ Allah Resulü (SAV) sahur yemeği yer, sahur yemeği yemeyi Ashab-ı Kiram'a tavsiye ederdi. Sahur, Asr-ı Saadet döneminde üzerine titrenen bir Ramazan vasfı idi.
İftar davetleri
◾ Ramazan-ı Şerif'in en güzel yanlarından birisi de sosyal hayatın merkezi olan iftar sofraları. Binbir emek ve sevgi ile kurulan bu sofralar Resulullah'ın (SAV) uğrak noktasıydı.
◾ Peygamber Efendimiz (SAV) Ashab-ı Kiram'ın isteklerini kırmaz ve Ramazan ayının en güzel temsillerinden olan iftar sofralarına misafir olurdu.
İFTAR VE İMSAK ARASINDA VARLIĞI TANIMAK: EL-FÂTIR VE EL-MÂSİK
İtikaf
◾ Resulullah'ın (SAV) Ramazan ayına has ibadetlerinden biri itikaftı. İbadet maksadıyla camide kalmak manasına gelen itikaf, Bakara Suresi 187. ayette geçtiği gibi Hz. Peygamber'in (SAV) sünnetinde de sabitti.
Hz. Aişe annemiz (RA):
"Resûl-i Ekrem ramazanın son on gününde i'tikâfa girerdi. O bu âdetine vefatına kadar devam etmiştir. Sonra onun ardından hanımları i'tikâfa girmiştir" diyerek itikafın Allah Resulü'nün (SAV) hayatındaki yerini göstermişti.
(Buhari, "İtikaf" 1 - Müslim, "İtikaf" 5)
◾ Hz. İbrahim'den (AS) bu yana bilinen bir ibadet olan itikaf, kişinin Ramazan ayının son on gününde camide kalması ve kendisini ibadete adaması olarak kabul edildi.
◾ Ramazan-ı Şerif'in son on günü ibadetlerini daha da artıran Resulullah (SAV), vaktinin neredeyse tamamını mescitte geçirirdi. O'nun (SAV) ibadet ve Ramazan-ı Şerif'te ibadet noktasında gösterdiği hassasiyet tüm Müslümanlar için eşsiz bir örnekti.