Bitmez tükenmez hazine: Kanaat
Müslümanlık bir denge dinidir. Dünya ve ahiret işleri arasındaki denge bizim huzura, rahmete açılan penceremizin vazgeçilmez noktasıdır. Bunun yollarından birisi de kişinin var olanla yetinmesi, Rabbine isyan etmemesi ve nefsinin arzularından vazgeçmesini ifade eden kanaat kavramıdır. Muttakilerden olabilmenin gereklerinden olan kanaat, Müslüman hayatının vazgeçilmez parçalarından birisidir.
◾ Aç gözlü olmamak, hırs ve mal sevgisinden uzak durmak olarak da tanımlanabilen kanaat, kişinin ahiret hayatına giden yolda en büyük yardımcılarından birisidir.
◾ İnsanın gözünün yükseklerden kalbine indirmesini sağlayabilecek kontrol mekanizmalarından birisi kanaatkar olmak, az ile yetinerek çok olanı gönlünden çıkarmaktır.
◾ Kanaatten uzak bir hayat sürmek kişinin hem dünya hayatını he de ahiret hayatını tehlikeye sürer. İnsanın her istediğine dur deme eylemi olan kanaat kulu huzura kavuşturur.
◾ Ayrıca kişi kanaatkar olmadığı müddetçe dünya ve nimetlerinin durmaksızın koşar. Bu da ibadetlerin yerine getirilmemesi ve ahiret hayatının tehlikeye girmesine sebep olabilir.
◾ Kanaat hazinesinden uzak kalmak bir zaman sonra insana elindekini sorgulama imkanı vermez. Öyle ki kanaatsizlik helal-haram sorgusunu insana unutturur.
◾ Anlık hazların ve zevklerin bizi yönlendirmemesi için kanaatkar olmak, olanla yetinmek asırlardır toplumsal düzeni korumak açısından çok önemlidir.
◾ İnsanın elindeki cüzi iradeyi kullanarak gayret sarf etmesi ve netice olarak külli iradenin yegane sahibi Allah Teala'ya tevekkül etmesi kanaat kavramının özüdür.
◾ Kanaat buradan hareketle az olana talip olma yahut tembellik etme değil gayret edip olana rıza göstermek, Hak Teala'ya isyan etmemektir.