En çok merak edilen dini sorular
İslam'ın iki temel kaynağı olan Kur'an-ı Kerim ve onun hayata uygulanmış şekli olan Peygamber Efendimizin hadisleri ideal mümini oluşturur. Bu nedenle Müslümanlar, yüce kitabımızın emirleri ve Allah Resulü'nün sünnetleri ışığında hareket eder. Peki, Kur'an-ı Kerim hatim duası var mıdır? Neden ezan imsakten bir saat sonra okunur? Kur'an ahlakı nedir?
Önceki Resimler için Tıklayınız
Kur'an-ı Kerim'in ister tamamı ister de bir aşr-ı şerif okunduğu zaman sonunda el- Fatiha, lillahil fatiha, el fatiha maassalavat denilir. Bu Fatiha okuyun anlamına gelir. Burada amaç, kişinin Kur'an-ı Kerim okunduktan sonra tekrar Mushaf'ı okumaya niyet ettiğini göstermektir.
Mecburi değil fakat güzel bir gelenektir.
Kur'an-ı Kerim'i tekrar tekrar okumaya teşvik manası taşır. O bakımdan bu geleneği devam ettirmekte fayda vardır. Bidat değildir.
Namazların vakitlerini bizzat Cebrail (as) Peygamber Efendimize (sav) bildirmiş, Allah Resulü de müminlere bildirmiştir. Sabah namazı da bu şekilde tespit edilmiştir.
Bütün namazların bir başlangıç ve çıkış vakti vardır. Sabah namazı için de aynı şey söz konusudur.
Sabah namazının vakti, takvimde imsak yazdığı vakitte girmiş olur. Yani, güneşin doğduğu istikamette doğu ufkunda enlemesine bir beyazlık oluşur ki buna da fecri sadık denilir. Sabah namazı imsak vaktinin belirlemesiyle başlar ve güneşin doğumuna kadar devam eder.
İmsak neyse ezan da o vakitte okunur. Fakat bazı mevsimlerde, ezanın imsaktan bir süre sonra, genellikle yarım saat sonra, okunduğu görülür. Bunun nedeni insanların iş ve istirahatiyle ilgilidir.
İşe giden insanların ilk vakitte namazı kılmaları takdirde yarım saat-kırk beş dakika daha önceden uyanması ve erkenden gitmesi gerekir. Bundan dolayı Diyanet'in ayarlamasıyla bazı mevsimlerde namaza bir süre sonra başlanılabilir. İmsakla güneşin doğumuna kadar herhangi bir vakitte kılındığında namaz vecibesi yerine gelmiş olur. Bu cemaatin hazırlanıp camilere gidebilmesinin teminidir.
Fikriyat podcast uygulamasında yer alan "Günlük Hayatta İslam" programını dinlemek için tıklayın
Hatim, bir şeyi tamamlamak sona erdirmek demektir. Yani Kur'an-ı Kerim'i baştan sonra bitirmeye denir. Bu mukabele olarak da adlandırılır. Ramazanda cami ve evlerde Kur'an-ı Kerim baştan sona okunur. Bu, Peygamber Efendimizden (sav) bize ulaşan güzel bir gelenektir.
Peygamber Efendimiz (sav), her Ramazan o zamana kadar indirilmiş Kur'an-ı Kerim'i Cebrail'in önünde okurdu. Vefatından önceki son Ramazan'da iki kere hatmetti. Bu mukabele ve hatim geleneği oradan gelmektedir.
Hatmederken dikkat edilecek bazı hususlar bulunur. Kur'an-ı Kerim'i baştan sona okumak önemlidir ama anlayarak okumak daha mühimdir. Onun için de 3 günden daha evvel Kur'an-ı Kerim'i bitirmemek lazımdır. Daha kısa sürede okumak düşünmeden, süratle okumaktan ibaret olur. Bundan dolayı da düşünerek, tefekkürde bulunarak okumak daha faziletlidir.
Sahabeler de Kur'an-ı Kerim bitirildiği zaman evlerde hatim duası yapardı. Bu gelenek günümüze intikal etmiştir. Hatta hatim yapılırken Duha suresinden aşağısı okunur ve ondan sonra her surenin bitiminde "Allahu ekber" denir. Bizde de gelenek olarak 3 İhlas, Felak, Nas, Fatiha sureleri ve elif lam mim okunduktan sonra hatim duası yapılır.
Duanın mutlaka Kur'an bitiminde yapılması gerekmez. Böyle bir nimete nail olunduğu için dua edip şükretmek uygundur. Yapılan hatim duasında başta Peygamber Efendimiz (sav) olmak üzere tüm geçmişimize okunan Kur'an'ın sevabı bağışlanır.