Kimler kurban kesmekle yükümlüdür? Kurban kesmek kimlere farzdır? Kurbanı kimler kesemez diyanet
2019 Kurban Bayramı'nın yaklaşması ile birlikte kurbanlıklara dair sorular arttı. Kurban kesmekle yükümlü olan kişiler bu ibadeti geçerli olarak yerine getirmiş sayılabilmesi için bazı şartlar var. Kimler kurban kesmekle yükümlüdür? Kurban kesmek kimlere vaciptir? Kimler kurban kesmek zorunda?
Önceki Resimler için Tıklayınız
"Zengin olmaktan kasıt sadakayı fıtır verecek kadar bir zenginliktir. Yani 20 miskal (96 gr) altın veya 200 dirhem (640 gr) gümüşe malik olanlar, kurban kesmek zorundadırlar. Bu nisabın üzerinden bir sene geçmesi şart değildir. Kurbanın vacip oluşunda erkek olmak şart değildir. Nisap miktarı mala sahip olan hür kadına da, kendi parasıyla kurban kesmek vaciptir." (Sünen-i Ebu Davud)
"Kurban kesmede nisap, fıtır sadakasıyla mükellef olmaktır. Bu durumdaki Müslümana kurban kesmek vaciptir.
Nisabı eksilten borç, kurban kesme günlerinde kurbanlığın kaybolması kurbanın vacibiyyetini düşürmez. Kişi vaktin başlangıcında fakir, sonunda zenginleşirse kurban kesmesi gerekir.
Kurban kesmekle mükellef olan aldığı kurbanlığı kaybeder ve mal varlığı nisabın altına düşerse kurban kesme günlerinde fakir olduğundan yeni bir kurban almaya gerek yoktur. Zengin olduğu halde yerine yenisini alıp keser ve diğerini de bulursa bunu kesmesi gerekmez." (Kâsânî)
Kurban kesme mükellefiyeti için bir diğer şart malî imkânın bulunmasıdır. İslâm'da zekât, fitre (sadaka-i fıtr) ve kurban gibi malî yönü bulunan ibadetlerle yükümlülük belli bir asgari zenginlik ölçüsüne ulaşmış olmaya bağlanmıştır.
Dinen asgari zenginlik ölçüsü olarak belirlenen bu miktara "nisab" denir.
Dinen yolcu hükmünde olan kimse kurban kesmekle yükümlü değildir. Ancak yolcu hükmünde bulunan kimsenin tek başına veya mukimlerle birlikte kurban kesmesine bir engel de yoktur. Diğer mezheplere göre kurban mükellefiyeti açısından yolcu olanla mukim olan arasında, kurban kesmenin onlara göre sünnet olması sebebiyle, zaten bir farklılık yoktur. Hanefîler'in yolcu için böyle bir ruhsattan söz etmeleri, ibadetlerde külfeti kaldırmaya ve kurbandan gözetilen hikmetlerin gerçekleşmesine öncelik vermeleri sebebiyledir.
Şöyle ki; yolculuk halinde bulunan kimse gerek kurbanlık temin etme ve kurbanı kesme, gerekse kesilen kurbanın etini değerlendirme ve dağıtma açısından o bölge halkının (mukim kimseler) sahip olduğu bilgi ve imkâna sahip değildir. Ayrıca yolculuk hali zengin olan yolcunun bile elindeki parayı daha tedbirli harcamasını gerektirir.
Böyle olunca kurban bayramı süresince iş ve görev gereği yolda olan veya bulunduğu bölgede yolcu konumunda olan kimselerin bu ruhsattan yararlanması mâkuldür. İsterlerse kurban kesmeyebilirler.