Üç ayların girizgahı Regaip Kandili'nin önemi
Mağfiret ve bereket iklimi Üç ayların ilk Cuma gecesi olan mübarek Regaip Kandili, Müslümanların Allah Teala'ya yönelerek günahlarından tevbe ettikleri mukaddes bir vakit dilimidir. Hasretle beklediğimiz Üç aylar, içinde Ramazan-ı Şerif'i barındıran, rahmet pınarlarının coştuğu, mağfiret deryasının taştığı bir mevsimdir. Bu mukaddes iklimin girizgahı olan Regaip Kandili, hayatımızdaki arzu ve isteklerimizin Allah Teala'nın rızasına uygun olması gerektiğini bizlere hatırlatır. İşte, Üç ayların girizgahı Regaip Kandili'nin önemi...
◾ İslam tarihinde öne çıkan bir gelenek olan kandil geceleri karanlık geceleri aydınlatan değil aynı zamanda feyiz ve bereketi ile Müslümanları ferahlatan rahmet dilimleridir.
◾ 2 Ocak Perşembe gecesi idrak edeceğimiz Regaip kandili, mukaddes Üç ayların girizgahı olduğu gibi aynı zamanda bolca ibadet edilen bir vakittir.
◾ Üç ayların girizgahı ve müminlerin on bir ay hasretini çektiği, Hak aşıklarının iklimi mübarek Ramazan-ı Şerif'in müjdecisi olan Regaip Kandili ibadethanelerde idrak edilir.
◾ Bu hususta Hazreti Peygamberimiz (SAV) şöyle buyurmuştur: "Allah'ım! Recep ve Şaban ayını bizim için mübarek eyle ve bizi Ramazan ayına kavuştur"
(Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1, 259)
◾ Regaib gecesi bizleri manevi yönden kuşattığı gibi gönüllerimiz rahatlatan, Rabbimize yönelmemizi artıran mukaddes Üç ayların girizgahıdır.
◾ Türkçe arzu ve istek gibi anlamlara gelen rağbet kelimesinin çoğul hali olan "regaib" isteklerimizi gözden geçirmemizi sağlayan, arzularımızı İslam'a yönelten bir gecedir.
◾ Mübarek gün ve geceler kendimizi hizaya çekmemiz için bir vesile, doğru adımlar atarak tevbe-istiğfar gerçekleştirmemiz için bulunmaz bir fırsattır.
◾ Bu açıdan bakarak insanoğlunun bitmek bilmeyen arzu ve isteklerine karşı Regaip Kandili'ni gerçek manasıyla idrak etmesi gerekir. Bu gece bunun en güzel karşılığıdır.
◾ Her geçen gün daha da teknolojikleşen çağımızda insanoğlunun en büyük problemlerinden birisi hiçbir arzusuna gem vuramaması, önlem alamamasıdır.
◾ İsteklerini dizginleyemeyen, tutkularını kontrol altında tutunamayan insanın Rabbinin önünde diz çökmesi, ellerini açarak tevbe etmesi oldukça zordur.