Barış Manço’nun şarkı sözlerindeki gizli hazineler 🎵
Barış Manço, 7'den 77'ye herkesin gönlünde taht kurdu. İstanbul'da büyüyen, uzun yıllar Avrupa'da yaşayan ve yaşadığı dönemde "dünyada en fazla ülkeyi dolaşan Türk vatandaşı" olan Manço, ayakları Anadolu kültürüne basan biriydi. Türkçe şarkılar söyledi; şarkılarının 3 yaşından 93 yaşına kadar herkes tarafından dinlenmesini istedi. Sözlerinin pek çoğunda unutulan değerleri hatırlattı; toplumsal konulara, dine, ailenin önemine ve kültürel zenginliğimize vurgu yaptı. İşte, Barış Manço'nun şarkı sözlerindeki gizli hazineler…
İnsanların, diğer insanların hallerine duyarsız olduklarını söyleyerek; ırkçılık yapanları ve savaşa sürükleyenleri şu sözlerle eleştirmişti: "Kardeşlik ve eşitlik üstüne uzun uzun nutuklar çekip / Niye senin derin benden daha koyu diyen çok / Kaşının altında gözün var diye silahlanıp ölüme koşarken / Kalan dul ve yetim ne yer, ne içer soran yok."
Şarkısında rızık kavramına dikkat çekmiş ve Kul Ahmet'in nasibini aradığını şu sözlerle ifade etmişti: "Tanrı bütün kullara rızkını dağıtırken / Kimi sırtüstü yatar, kimi boşta gezerken / Kul Ahmet erken kalkar, haydi ya nasip derdi / Kimseler anlamazdı, ya nasip ne demekti."
Şarkısında insanın hayat yolunu yalnız yürüdüğünü söyleyerek, herkesten helallik istemiş; ayrıca dünya hayatının bitse bile ölümden sonra yaşamın devam edeceğini söylemişti: "Uçsuz bucaksız bir yolda / Yürüyorum tek başıma / Herkes hakkını helal etsin / Kalmasın tek bir lokma / Bu yolda ölmek var / Belki de dönmemek / Ömür bitse bile / Yol bitmeyecek."
📌 Kehf suresi 46. ayette şöyle buyurur: Servet ve oğullar, dünya hayatının süsüdür; kalıcı olan iyi davranışlar ise rabbinin nezdinde hem sevapça daha hayırlı hem de ümit bağlamaya daha lâyıktır.