Bir dünya tarihi niteliği taşıyan eser: Mukaddime
İbn Haldun, İslam medeniyetinin en parlak döneminin sonlarında yaşamış bir alimdi. Yaşadığı bölgeden Haçlı istilası nedeniyle göç etmek zorunda kalmış; bu coğrafyaların istilalardan ne şekilde etkilendiğini inceleyerek araştırmalarına başlamıştı. Tarih araştırmalarında çığır açan İbn Haldun, "geçmişin yardımıyla bugünü anlamak" kaygısıyla tarihe yönelmişti. İbn Haldun, Batı dünyası için "Tunuslu büyük bilge" Cemil Meriç'e göreyse "kendi semasında tek yıldız"dı. İbn Haldun'un kaleme aldığı, dünyada tarih felsefesinin el kitabı olarak tanınan Mukaddime adlı esere dair bilinmeyenleri derledik.
Önceki Resimler için Tıklayınız
İbn Haldun'un bir dünya tarihi niteliği taşıyan bu eseri, önsöz ve giriş mahiyetinde kaleme aldığı ve "Mukaddime" adını verdiği bölümle üç kitaptan oluşan yedi ciltten meydana gelir.
İbn Haldun, girişte tarih ilminin önemine, tarih yazımında takip edilen usullerin araştırılmasına, tarihçilerin düştükleri hatalara, sahip oldukları asılsız kanaatlere ve bunların sebeplerine temas etmiş, tarih ilminin kapsamlı bir tarifini yaparak kendi tarih anlayışını ortaya koymuştur.
"Beşerî umran ilmi" adını verdiği yeni ve özgün bir ilim dalı kurduğunu, kendisinden önce bu alanda hiç kimsenin araştırma yapmadığını ve bu ilmi kurarken kimseden faydalanmadığını belirten İbn Haldun, güttüğü amaç ve buna ulaşmak için izlediği yöntem hakkında da sağlıklı bilgiler verir.
Bu sebeple araştırmacılar bu girişe ayrı bir değer vermişlerdir. İbn Haldun'un Mukaddime olarak bilinen meşhur eseri El ʿİber'in birinci kitabıyla bu önsöz ve girişten meydana gelir.
İbn Haldun'a haklı bir şöhret kazandıran, İslam ve hatta dünya düşünce tarihinin en özgün eserlerinden biri olan Mukaddime'ye bu adı, İbn Haldun vermemiştir.
El ʿİber'in altı ana bölüme ayrılan ilk cildi zamanla Mukaddime diye anılır olmuştur. Bu birinci kitap çok defa diğer kitaplardan ayrı olarak istinsah edilmiştir.
Mukaddime ilk olarak Nasr el-Hûrînî tarafından basılmış, Etienne-Marc Quatremère de üç cilt halinde tenkitli neşrini yapmıştır. Eserin daha sonra da birçok baskısı yapılmış ve çeşitli dillere tercüme edilmiştir.
İbn Haldûn'un Mukaddime'de söz konusu ettiği tarih ve toplumla ilgili görüşlerinin oluşum biçimini ve niteliğini anlamaya yardımcı olması bakımından önem taşır.
İbn Haldun, Mukaddime'yi yazdıktan sonra üzerinde defalarca değişiklikler yapmış, bazı bölümleri çıkarıp bazı bölümler eklemiş ve yeniden düzenlemiştir.