Dünyaya objektifiyle bakan bir göz
Henri Cartier-Bresson fotoğraf tarihinin şüphesiz en büyük ustalarından biri. Fotoğraf çekmek onun için göz kırpmak gibi bir şey. Zaten o da fotoğraf makinesini gözünün bir uzantısı olarak görüyor ve bizi bu görsel dünyanın içine sürüklüyor.
"Duyguyu yalnızca siyah beyazda buluyorum.Renkli bakış aslında eksik bir bakıştır, renkli fotoğraf yalnızca tüccarları ve dergileri mutlu eder"
Henri Cartier-Bresson 22 Ağustos 1908 tarihinde Fransa'nın Seine et Marne bölgesinde, Chantaeloup'de bir tekstil fabrikatörünün oğlu olarak dünyaya geldi. Bresson özellikle resim konusunda akademik eğitim öncesi, birlikte çalışma fırsatı bulduğu dönemin kübik ressamlarında Andre Lhote'den etkilendi.
Resim sanatına karşı ilgisi vardır ve yaşamının ilk yıllarında bu konuda eğitim alır. Kübizme ilgi duyar. 1928-29 yıllarında Cambridge'de İngilizce, sanat ve edebiyat eğitimi alır. 22 yaşında ise genç bir adam olarak Joseph Conrad'ın "Karanlığın Yüreği" adlı romanını okuduktan sonra o zamanlar Fransız sömürgesi olan Fildişi Sahili'ne gider. Burada avcılıkla ilgili pek çok teknik öğrenip ileride bunları fotoğrafçılığında da kullanır. Tifoya yakalandığı için Fransa'ya geri döner.