Osman Hamdi Bey’in en ünlü tabloları
Osman Hamdi Bey, "Kaplumbağa Terbiyecisi" tablosuyla tanınan arkeolog, müzeci ve meşhur ressamdır. En önemli özelliği sanat ve arkeoloji alanındaki pek çok yeniliğe imza atmasıdır. Peki, figürlü kompozisyon kullanan ilk ressam olarak tarihe geçen Osman Hamdi Bey'in en ünlü tablolarını ve hikayelerini biliyor musunuz?
Cami Kapısı Önünde Konuşan Hocalar eseri tarihsizdir. Osman Hamdi Bey bitmediğini düşündüğü yapıtları imzalamazdı.
Bir yapının dış cephesi önünde tartışmakta olan üç erkek figürü resmin konusunu oluşturmaktadır. Burada görülen yapı, Karaman Hatuniye Medresesi'nin kışlık dershanesidir. Resimde görülen kapı kanadı ve tepede asılı kandil ise başka yerlerden gelen ve bugün Türk İslam Eserleri Müzesi'nde bulunan eserlerdir.
Ön düzlemde, sağda sol elinde kitap, sağ elini karşısındaki figürlere doğru yukarıya kaldırmış sarıklı bir figür, onun karşısında biri profilden verilmiş oturan, diğeri yüzü seyirciye dönük iki figür yer almaktadır.
Osman Hamdi Bey'in figürleri teatral pozlarda resmedilmiş, dimdik duran, kendinden emin insanları betimleyen figürlerdir. Osmanlı insanının aydın, kendinden emin, onurlu imgesini belleklere yerleştirmek amacıyla figürleri bu şekilde resmettiği söylenir.
Osman Hamdi Bey eseri, Mekteb-i Sanayi-i Nefise-i Şahane'yi bugünkü adıyla Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'ni kurduğu yıl da yani 1882'de tamamlar.
Cami Önü adlı eserinde Osmanlı mimarisinin ince işçiliği ve süslemelerdeki detaycılığını tuvale yerleştirdiği 16 insan figürü ile zenginleştiren Osman Hamdi Bey, eski Osmanlı günlük yaşamının ruhunu etkileyici bir kompozisyonla anlatır.
Bursa Yeşil Cami'nin taç kapısını ve önünü tasvir etmiştir. Benzer eserlerinde olduğu gibi bu tuvalde de Osman Hamdi Bey caminin önüne gerçekte bulunmayan basamakları ustalıkla koyarak figürlerine hareketli bir sahne oluşturmuştur.
Osman Hamdi Bey'in yağlı boya tablosudur.
Cami önünde duran arzuhalciye arzuhal yazdıran feraceli iki kadın tasvir edilir. Bu tabloda, insanların hemen yanında iki sokak köpeği resmedilmiştir. Eserde resmedilmiş biri mavi, diğeri siyah feraceli kadınlar, diğer tüm renkli sahnelerin arasında en halk tipi olanıdır.
Osman Hamdi çeşitli ferace tiplerini sınıf farklılıklarını belirtmek için kullanmıştır.
Bu tabloda görülen, ama bugün yerinde olmayan çini pano, Léon Parvillée'nin Architecture et decoration turques au XVe siècle adlı eserinde (1874) yayınlanmıştır. Anılan pano, Bursa'da Muradiye Külliyesi'nde Şehzade Mustafa Türbesi dış pencere alınlığındaki parçadır.
Osman Hamdi Bey'in 1887 tarihli tablosudur.
Eserde 9 kadın bir cami avlusunun dış tarafında iki ayrı grup hâlinde gezinti yapmaktadır. Giysileri, dönemin Avrupa'sının giyim modasını andırır. Kadınlar, güneşten korunmak amacıyla şemsiye kullanır. Bu durum, yaz mevsimi olduğunun göstergesidir.
Kadınlar bu eserde hem neşeli hem de adeta ressama poz verir gibi bakarlar. Bu yönüyle Osman Hamdi Bey'in, o dönem Paris'te yaşadığı için Fransız ve İngiliz ressamlardan etkilendiğinin göstergesidir.
Bu tabloda mekanın ayrıntıları ve giysilerin sergilenmesiyle konu önemli görülmektedir. Çini kaplı bir duvar önünde biri tabure üstüne oturmuş seyirciye bakan, diğeri ayakta, ikisi ise yerde oturmakta olan giyimli dört kadın figürü betimlenmiştir.
Duvarın sol tarafında asılı olan, 19. yüzyıl tasvir sanatı özellikleri taşıyan bir duvar halısı, yerde seramik ibrik ve leğen ile pirinç bir su tası ve tablonun sağ tarafında, duvarda asılı peştamaller dikkati çeken unsurlardır.
Mekan ön plandadır ve figürlere baskındır. Bütün bu unsurlar Türk sanatının ve günlük yaşamının belgelenmesine yöneliktir.