Avrupalı müzisyenlerin Osmanlı'yı anlattığı operalar
Osmanlı kültürü, Avrupa sanatı için her zaman ilgi çekici oldu. Bilhassa 18. yüzyılın Avrupasında, Osmanlı'daki gündelik yaşam, insanların giyim tarzı ve yaşam biçimi, Avrupalı sanatçılara ilham kaynağı olma noktasında en ön sıralardaydı. Bu ilham, Avrupalı opera sanatçılarının eserlerine de yansıdı. Peki, bu operalar masum bir şekilde Osmanlı kültüründen ilham alınarak oluşturulan sanat eserleri miydi? Arka plandaki "dünya görüşü, düşünüş biçimi ve temsiliyet rolü" nelerdi?
Osmanlı etkisiyle ortaya konan operalarda kişilerin incelenmesi de tam anlamıyla oryantalist bir bakış açısıyla oluşturulmuştur. Şark'ın Oryantalleştirilmesinde Müziğin Araçsallığı isimli çalışmada opera kadrosunun, aydınlanmış Avrupalı kadın, bilge Selim Paşa, güç ve cehaletin Osman biçiminde resmedilen karakterler oluşturduğunu ifade eder. Şark için yakıştırılan acımasızlık, tahammülsüzlük, bağımlılık ve aynı zamanda bağışlayıcılık temaları hikayelerin ana örgüsünü oluşturur.
Bu operaların neler olduğuna bir göz gezdirelim…
Tamerlona olarak adlandırılan eser, George Frideric Handel tarafından bestelenmiş üç perdelik opera eseridir. 1724'de bestelenen opera, Timurlenk ile Osmanlı Sultanı Yıldırım Bayezid arasındaki rekabetin hikayesini konu alır.
İlk kez 1724 yılında Londra'da sahnelenen Timur Operası önemli karakterleri, Timur Devleti Hükümdarı Timurlenk, Osmanlı tarihinin önemli isimlerinden Yıldırım Beyazıt ve Timurlenk'in çaresizce âşık olduğu Beyazıt'ın kızı Asteria'dır. Aşk ve savaşın bir arada yer aldığı bu opera Avrupa'nın birçok kentinde oynanmıştır.
İngiltere'de Timur'un hayatı ve Osmanlı Devleti ile savaşı 16. yüzyıldan itibaren okurların ve tiyatro seyircilerinin ilgisini çekmiştir. Timur ve Beyazid ile ilgili tiyatro eserleri de gayet popüler seyirci toplamıştır. Bunlar arasında en önemli olanı 1587/88 'de Christopher Marlowe tarafından yazılmış Timur'un hayatını ele alan iki tiyatro oyunu 'Temburlaine'dir. 1701'de İngiliz tiyatro yazarı Nicolas Rowe "Tamerlane" adlı bir piyes yazmış ve bu eser her yıl Kasım ayı başında Londra tiyatrolarında temsil edilmiştir.
Türkiye'de eseri sahneye koyan Mehmet Ergüven eser hakkında şu sözleri sarf eder:
"'Handel'in 39 operası var. Timurlenk, yaratıcılığının doruk döneminde yazdığı önemli eserlerinden hatta 2-3 başyapıtından biri. Diğerleri Jul Sezer ve Sense operaları. Dünya operasının repertuvarına bakıldığında Handel'in ağırlıklı bir yeri var. Bugün Avrupa'da hangi kente giderseniz gidin mutlaka bir Handel Operası izleyebilirsiniz. "
II Timurlenko veya II Bajazet adıyla anılan, 1735 yılında Antonio Vivaldi tarafından Verona karnavalı için bestelenmiş operadır. Bahsedildiği gibi Avrupa'da Timur ve Bayezid arasındaki mücadelenin konu edinildiği operalardan biridir. Yıldırım Beyazıt Avrupa sanat sahnesi için o oldukça ilgi çekici olan Yıldırım Bayezid, Handel'den 11 yıl sonra Vivaldi'nin Beyazıt Operası da izleyici ile buluşur.