Arama

Deprem sonrasında gelecek kaygısı ile nasıl mücadele edilir?

Ülkemizde yaşanan depremler, milletimizi büyük bir üzüntüye ve yasa gark etti. Birçok kişi depremlerde yuvasını, yakınlarını yitirdi. Bu yıkım, depremzedelerin yalnızca bedenlerinde değil, ruhlarında da derin yaralar açarak insanları deprem korkusu ve bu korkunun oluşturduğu gelecek kaygısı ile mücadele etmek zorunda bıraktı. Peki, deprem sonrasında gelecek kaygısı ile nasıl mücadele edilir?

🔶 Vücudumuzun kaygıya karşı verdiği tepkiler normaldir. Depremi yaşamasak dahi depremi hayal ettiğimizde fiziksel olarak tepkiler veririz. Çünkü sadece depremle ilgili görsellere maruz kalmaktan bile sinir sistemimiz etkilenir. Bu yüzden biz uzakta olmamıza rağmen kaygıyı hissederiz.

🔶 Depremde, bir yandan insanlara yardım etmeye çalışırken aynı zamanda suçluluk, çaresizlik duygularını ve gelecek kaygısını yaşıyoruz.

🔶 "Depremzedelerin 6 aylık bir yas dönemi var. Bu yas dönemini yaşamaları gerekiyor. Sonrasında psikolojik terapilerin verilmesi gerekir." sözleriyle meseleye farklı bir bakış açısı getiren Klinik Psikolog Özge Dayıoğlu depremzedelerin yas dönemleri hakkında şu sözleri sarf etti:

"Depremden sonra travma sonrası stres bozukluğu yaşanması ön görülüyor. Özellikle 10 yaş altı çocuklar bu dönemde televizyona, internete, ailenin olumsuz yönergelerine maruz kaldıklarında aynı kaygıyı onlarda yaşayacaklar. Deprem bölgesinde olmasalar da TSSB'yi yaşamış olacaklar."

Deprem sonrası psikolojik travmalar

Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) nedir?

🔶 Bireyin ani bir olayla karşılaşmasından sonra oluşan bir sendromdur. Kişi bu olay ya da durum karşısında kaygı, korku ve çaresizlik yaşar. Olayı sürekli olarak yeniden yaşar ve travmayı anımsamaya karşı direnç gösterir.

🔶Travma sonrası stres bozukluğu yaşayan bireylerde hafıza, uyku, öfke problemlerine ve duygusal donukluk, hissizlik hâllerine sık rastlanır. Günlük yaşama adapte olamama, sürekli olayla ilgili sahneleri zihinde döndürme gibi durumlar yaşama söz konusudur.

🔶 Belirtiler en az bir ay devam ederek günlük yaşantıyı olumsuz yönde etkilerse bu duruma "travma sonrası stres bozukluğu" (TSSB) teşhisi konulur.

🔶 "Psikolojik desteğe velilerden başlayın. Velinin rehberliğinde zaten çocuk o yola girecektir. Bahsettikleri konu ne olursa olsun, trajik konular çocukların yanında konuşulmamalı! Çocuk anlar, ama sizin anladığınız gibi değil." sözleri ile meselenin önemini vurgulayan Konuk:

"Bu yüzden ebeveynlerin kesinlikle rutinlerine devam etmeleri gerekir. Sabah uyandıklarında doğrudan televizyonu açmamalılar. Kaygı bulaşıcı bir şeydir, tıpkı grip gibi. Ben ne kadar kaygılanırsam o kadar çocuğa yansır. Ben kendimi özge olarak olayların içinde nasıl var edebiliyorsam, çocuğumun yanında da olayların dışında bırakmam gerekiyor, onun kaygı düzeyini arttırmamak için." sözleriyle afetler karşısında çocukların travmatize olmalarını engellemek için ebeveynlere düşen görevleri açıkladı.

Deprem sonrasında psikolojik destek nasıl sağlanır?

  • 10
  • 11

🔶 Yaşadığınız veya bir şekilde haberdar olduğunuz afet karşısında duygusal olarak bir hezeyan, boşluk içinde olabilirsiniz. Fakat her an "benim bir çocuğum var" şeklinde teyakkuzda olmalısınız.

🔶 Çocuk ebeveynin duygusunun tamamını üzerine giyer. Bu durum anne karnında başlar. Travma oluşturabilecek bir olayı ebeveynin sürekli anlatması, çocuğa zarar vererek yaşayacağı travmanın süresini uzatır.

Depremin açtığı yara: İkincil Travma

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN